Atatürk Üniversitesi kuruluş kararının, 1937’de Atatürk’ün TBMM açılış konuşmasıyla alındığını açıklayan Basın camiasının duayeni ve Kızılay Başkanı Mithat Turgutcan:
"ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ, ADINA LAYIKTIR"
Atatürk Üniversitesi 46. Eğitim dönemini tamamlayarak 47. dönemine girdi. Başta Erzurum olmak üzere Doğu Anadolu Bölgesi’nin yüz akı olan devasa eğitim kuruluşu, ilmi çalışmaları, bilimsel araştırma kapasitesi ve öğrenci hacmiyle Türkiye’nin ilk beş büyük üniversitesi arasında yer alıyor.
Doğu Anadolu Bölgesinde eğitim, sağlık hizmetlerindeki büyük tesiri yanında, halkın bilinçlenmesine de katkı sağlayan, Bölgenin ekonomik sorunlardan kurtulup gelişme ve kalkınma seyrine girmesi amacına yönelik bütün faaliyetlere kaynaklık eden Atatürk Üniversitesi’nin 47 eğitim dönemine girmesi sebebiyle, Erzurum basın camiasının duayeni ve ilin yaşayan tarihi Mithat Turgutcan’la konuştuk.
BASIN DUAYENİ TURGUTCAN ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ’NİN
KURULUŞ DÖNEMİNİ ANLATTI
Yüksek görgü ve bilgisi, Erzurum tarihine vukufiyetiyle bilinen sayın Turgutcan yoğun mesaisinden vakit ayırarak Atatürk Üniversitesi’nin 47 yıllık serüvenine değgin açıklamalarda bulundu.
Açıklamalarında; 1997 yılında, Üniversite’nin 40. kuruluş yıldönümünde, yaptığı Üniversitenin kuruluş dönemindeki çalışmalarla ilgili konuşmasına da atıf yapan Turgutcan, Atatürk Üniversitesi’nin, ismini taşıdığı önderin eseri olduğunu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1937’de bu üniversitenin kurulması talimatını verdiğini belirtti.
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ İÇİN ÜÇ İL YARIŞTI, ERZURUM KAZANDI
Turgutcan şöyle dedi: ” Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 1937 yılı açış konuşmasında, Atatürk; Doğu illerimizde modern bir üniversite kurulması yolunda şimdiden faaliyete geçilmelidir diyordu. Atatürk'ün meclisteki bu konuşması 14 yıl sonra hayatiyet kazandı. 1951 tarihinde zamanın Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın direktifleri ile kurulan 15 kişilik bir heyet, Van, Elazığ ve Erzurum'da tetkiklere başladı. Erzurum’da; dönemin Valisi başkanlığında kurulan komiteler e çalışmalar yürüttü. Şartları ve özellikleri ne olursa olsun, kurulacak üniversiteyi kendi illerine çekme çalışmaları, üç ilimizde yarışırcasına büyük bir gayret ve hızla devam edildi. İllerimizde bu faaliyetler sürerken, heyetin kararı açıklandı. Heyet üniversitenin Van'da kurulmasına karar vermişti. Bu rapor Erzurum'da ciddiye alınmadı. Hatanın düzeltilmesi için ısrarla ve azimle mücadele sürdürüldü.”
ÜNİVERSİTENİN VAN’DA KURULMA KARARI ÜZERİNE HAREKETE GEÇTİK
Heyet çalışmaları sonucunda Atatürk’ün emrine yönelik olarak kurulacak Üniversite için Van’ın seçilmesi üzerine Erzurum’da basın, esnaf, tüccar, siyasi kuruluşlar ve derneklerin bir araya gelerek, ortak bir çalışma yürüttüğünü, üniversitenin Erzurum’da kurulması için olağanüstü bir gayret sarf edildiğini anlatan Turgutcan, bu çalışmaları şöyle aktardı:” Doğu'da bir üniversite kurulacaksa bunun yeri Erzurum'dur diyorduk. Basını, esnafı, Tüccarı, bütün siyası kuruluş ve dernekler milli mücadele ruhu ile yek vücut oldu. Maddi destek sağlandı kurulacak üniversiteye verilecek arazi tesbit edildi. Verilen kararın düzeltilmesi için her türlü çareye başvuruldu. haklılığımızın tescil edileceğine inancımız tamdı. Biz diyorduk ki; Cumhuriyet Erzurum'un bağrından çıkmıştır.Biz diyorduk ki; 12 Mart kurtuluşu ile vatan kurtulmuştur.Biz diyorduk ki; Tarihi Erzurum kongresi ile devlet kurulduğu için üniversite Erzurum'da kurulmalıdır.
Biz diyorduk ki; Yüzyıllarca sınırı beklediği için üniversitede Erzurum'da kurulmalıdır.
Hasankaleli koca Nef'i büyük Türk velisi İbrahim Hakkı'yı, şair Emrah'ı, Sümmani'yi ve daha nicelerini yetiştiren bu topraklar gökyüzüne tırmanan Çifte minare, Yakutiye, Hatuniye gibi zamanın ilim merkezleri davamızın ispatıdır, diyorduk.”
ERZURUM ORTAK BİR BİLİNÇ VE RUHLA HAREKET ETTİ
Ortak bir Erzurumluluk ruhuyla verilen haklı mücadelenin sonunda kabul gördüğünü ve Üniversite’nin Erzurum’da açılmasının sağlandığını kaydeden Turgutcan, kuruluş çalışmalarını şu ifadelerle anlattı:” İzaha çalıştığım nedenler bizi bu mutlu sona götürdü. Zamanın hükümet başkanı rahmetli sayın Adnan Menderes ve kabinenin Milli Eğitim Bakanı saygı değer hemşehrimiz Prof.Dr. Salim Burçak'ın azimli çalışma ve girişimleri sonunda ikinci bir heyet (Nebraska Heyeti) araştırmalar sonunda müspet raporunu verdi. Ve o gün geldi üniversite Atatürk Üniversitesi adıyla Erzurum'da kurulacaktı.”
HALA O GÜNLERİN HEYECANI VARDI
Kuruluş dönemi heyecanını hala yaşayan Mithat Turgutcan; 1957 yılında Atatürk Üniversitesi’nin Erzurum'da mütevazi ve tarihi bir okul binasında 70 öğrencisi ile tedrisata başladığını; açılış törenine devlet ve hükümet başkanlarının, Ankara'dan devlet protokolüne dahil zevat ile civar illerden heyetler katıldığını;Erzurum için tarihi bir dönemeç olan Üniversite açılışının top yekün çoşku içinde kutlandığını anlattı.
ULUSAL VE YEREL BASINDA ÜNİVERSİTENİN ERZURUM’DA
AÇILMASI NASIL KARŞILANDI?
Atatürk Üniversitesi’nin Erzurum’da açılmasının ülkede geniş yankılar uyandırdığını, dönemin basın kuruluşlarında yer alan haber ve köşe yazılarında değerlendirmeler yapıldığını, birtakım yazarların Üniversitenin kuruluşuna olumsuz tepki verdiğini kaydeden Mithat Turgutcan,
Erzurum’da yaşanan görkemli açılış döneminde ülke basınının tepkilerini şöyle açıkladı:
Van'dan gelen (Ses Gazetesi)
“Allah, memlekete ve Türk gençliğine uğurlu etsin.”
Yenigün gazetesi (Cihat Baba)
“Memleket kültürüne Doğu üniversitesi bir irfan güneşi halinde faydalı olmasını canı gönülden temenni ederim.”
Kars'ta (Ekinci):
“Erzurum'da sayısız tahtlar yapıldı. Sarıkamış ormanı Erzurum'u süslemek için düşüncesizce katledilerek trenlerle sevk edildi. Ankara'dan iki tren dolusu davetli yola çıktı. Bir otelin yıllığı söylendiğine göre 150 bin liraya üniversite için kiralandı. Hepsi bir hayli noksanlarla aceleye getirilen bir merasim için.”
Malatya (Ufuk):
“Kahramanlar diyarında nura bir pencere açıldı. Dün moskof başı ezilen o mukaddes topraklar üzerinde bundan böyle cehaletinde başı ezilecekti.”
Havadis’ten:
“Atatürk Üniversitesi açılış merasimi münasebetiyle konuşan marif vekili Trabzon'da bir teknik Üniversite kurulması yolunda çalışmalara geçildiğini müjdelemişti. Çıkmaza girmeye başlayan üniversite ihtiyacımızı yakın zamanda halledeceğimizi gösteriyor.”
Cumhuriyet (Nadir Nadi):
“Erzurum'da ki üniversite haberi karşısında ne yalan söyleyeyim, bir türlü coşup sevinemiyorum. Alkışlamak için kaldırdığım ellerim birbirine kavuşmadan iki yanıma sarkıyor. Devrimleri bunca yıldır böylesine ihmal ettikten sonra yeni üniversitelerden fazla bir şey bekleyebilir miyiz?”
Vatan (Garip Sandalcı):
“17 Kasımda öğrenime açılan Fen- Edebiyat ve Ziraat Fakülteleridir. Nerede? Muvakkat bir binada başka bi deyimle gerçek anlamda bir Atatürk Üniversitesi ortada mevcut değildir. açılan tabiri caizse bir gece kondu üniversitesidir.”
Yeni Sabah (Prof. Dr. S. E. Siyavuşgil):
“Memleketin her köşesinden ziyade ihmale uğramış bir bölgeyi manen ve maddeten kalkındıracak bir ilim ve teknik mabedi olacaktır.”
Dünya (Fahri Rıfkı Atay):
“Yeni bir bütçede Atatürk Üniversitesi için ne kadar masraf konulduğunu göreceğiz. Milli Eğitim Bakanlığı, bir üniversite açmakla hem memlekete karşı hem Atatürk 'ün hatırasına karşı üstüne büyük bir mesuliyet almıştır. Bu mesuliyetin altından şerefle kalkması lazım gelir.”
ERZURUM BASINI TEK SES, TEK VÜCUT OLDU
Atatürk Üniversitesinin açılış döneminde de Erzurum'daki basının ortak bir çalışma içinde bulunduğunu kaydeden Turgutcan şöyle dedi:”Erzurum basını tabi ki çalışmaların başından itibaren tek ses olarak mesut sonuçtan duyulan sevinç ve gururu izah etmiş, milletin refahı ve memleket kültürü yolunda atılacak her yeni adımın öncüsü olduğunu halk efkarına duyurmuştur.”
ÜNİVERSİTE CAMİASINA BAŞARILAR DİLİYORUM
Atatürk Üniversitesi’nin kuruluş döneminde sergilenen çabaların, emeklerin, bugün üniversitenin başarılı performansıyla karşılık bulduğunu söyleyen Mithat Turgutcan açıklamasının son bölümünde şu görüşlere yer verdi:“Üniversitemizin Erzurum'da kurulmasında emeği geçenlerden ebediyete intikal edenlere, başta Prof.Dr.Rıfkı Salim Burçak olmak üzere rahmet, tüm hemşehrilerimize basına ve hizmeti geçen tüm rektör ve öğretim üyelerine ve hizmeti devam ettiren rektörümüz Sayın Prof. Dr. Yaşar Sütbeyaz’a, ismini Atatürk 'ten alan üniversitede okuyan gençlere başarılar diler, teşekkür ederim.”