TÜRKİYE'DE ATLETİZM, FUTBOL’UN GERİSİNDE

TÜRKİYE'DE ATLETİZM, FUTBOL’UN GERİSİNDE Erzurum'daki Palandöken Kış Turizm Merkezi'nde 7 sporcuyla birlikte A Milli Takım kampını sürdüren Aktı, yaptığı açıklamada, Türkiye'de atletizm sporunun içinde bulunduğu durumu, atletizme olan ilgiyi ve sporcu potansiyeli ile tesis yapısı gibi konuları değerlendirdi. Atletizm A Milli Takım Antrenörü Ozan Toros Aktı, ''Futbol ve basketbol bir oyun olduğu için atletizmin bu sporların önüne geçmesi kolay değil'' dedi. Erzurum'daki Palandöken Kış Turizm Merkezi'nde 7 sporcuyla birlikte A Milli Takım kampını sürdüren Aktı, yaptığı açıklamada, Türkiye'de atletizm sporunun içinde bulunduğu durumu, atletizme olan ilgiyi ve sporcu potansiyeli ile tesis yapısı gibi konuları değerlendirdi. ATLETİZM’İN MEVSİMSEL SINIRLAMADAN DOĞAN SORUNLARI Atletizmin Türkiye'de futbol, basketbol ve voleybol gibi oyunların önüne geçemediğine dikkat çeken Aktı, şunları kaydetti: ''Futbol ve basketbolda her hafta bir heyecan var. Bir süreklilik yaşanıyor, ama atletizm sadece yazın yapılan bir spor. Örneğin beğendiğiniz ve çok takip ettiğiniz bir atleti senede en fazla 5-6 kez seyredebiliyorsunuz, ama çok beğendiğiniz bir futbolcuyu yılın 36 haftası seyredebiliyorsunuz. Atletizm spordan öte adeta bir bilim oldu. Birazcık da işin içerisinde sektör var. Futbola çok büyük paralar harcanıyor. Futbol ve basketbol bir oyun olduğu için atletizmin bu sporların önüne geçmesi kolay değil. Örneğin, İstanbul'da atletizm yapmak çok zor. Bir çocuğun İstanbul'da atletizm antrenmanına gidip gelmesinin günlük maliyeti 10 YTL. Benim çocuğum olsa atletizm pisti de evimden 20 kilometre uzakta olsa, çocuğumu gönül rahatlığıyla gönderemem.'' ATLETİZM ALT YAPISI GÜNCELLEŞTİRİLMELİ Aktı, Türkiye'de atletizmin gelişmesi için altyapının ve tesisleşmenin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, ''Türkiye'de atletler kolay yetişmiyor. Mesela Nevin Yanıt ile Esen Kızıldağ. Bu sporcularımızın yaptığı dereceleri bundan 10 yıl önce koşanlara biz uzaylı gibi bakıyorduk. Ama bu kızlarımız bunu başardılar. Fakat Yanıt'la Kızıldağ, Mersin'de çalışacak tartan pist bulamıyor'' diye konuştu. SÜREYYA AYHAN’IN ATLETİZME KATKISI Aktı, ''Süreyya Ayhan sayesinde Türkiye'de atletizme bir ilgi oluştu. Onun sayesinde birçok atletin karnı doydu'' diye konuştu. Süreyya Ayhan'ın çok az yarış koştuğu ve özel hayatı nedeniyle ağır bir şekilde tenkit edildiğini ifade Eden Aktı, şöyle devam etti: ''Süreyya Ayhan çok tenkit edildi. 2003'ten sonra sakatlıkları, cezaları gibi nedenlerle hiç koşmadı. Süreyya'yı tenkit ettik. Fakat Süreyya çıkmasaydı ne olacaktı? İyi veya kötü dışardan bir göz olarak kızı koştuğuna koşacağına pişman ettik diye düşünüyorum. Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir atletin üç tane antrenörü olmaz. Herkesin bir tane antrenörü vardır. Halterine de sprintine de dayanıklılığına da o antrenörü bakar. Ama ısrarla Süreyya'nın üç tane antrenörü olsun dendi. Böyle bir şey yok. O Yücel Kop'ta başarılı olmuştur. Antrenörü odur. Ben koştuğu dereceden bahsediyorum. Diğer problemleri beni ilgilendirmiyor.'' AYHAN, ATLETİZM’E İLGİ ÇEKTİ Aktı, Süreyya Ayhan'ın son yıllarda atletizme Türkiye'de ilgi oluşmasında büyük pay sahibi olduğunun altını çizerek, şunları söyledi: ''Süreyya Ayhan sayesinde Türkiye'de atletizme bir ilgi oluştu. Onun sayesinde birçok atletin karnı doydu. Birçok atlete ilgi oldu. O olmasa da tabiki bunlar yine yaşanırdı. Ancak süreç uzardı. Süreyya'ya yaptığı hizmetin karşılığı ne yazık ki gösterilmedi. Birazcık daha toleranslı davranılabilirdi. İşin doping kısmı veya antrenörüyle olan ilişkisinden falan bahsetmiyorum. Benim için önemli olan koştuğu derecedir. Süreyya koştuğu zaman dünyanın ilgilisini çeken bir sporcuydu. Bin 500 metre koştuğunda 'acaba şimdi ne yapacak' diyerek insanlar Süreyya'yı seyrediyordu. Çünkü insanları heyecanlandırıyordu. Süreyya'nın yarış içerisindeki dereceleri çok çılgın derecelerdi. Biraz çılgın, biraz deli olmak lazım bunları yapmak için.'' PALANDÖKEN’E ÖVGÜ Aktı, yükseklik, rakım antrenmanı için 7 sporcusuyla birlikte 21 Mart tarihine kadar Erzurum'daki Palandöken Kış Turizm Merkezi'nde kamp yapacaklarını anımsatarak, ''Palandöken tüm dünya sporcularının gelip kamp yapabileceği bir yer olabilir'' dedi. ''Böyle bir yer Avrupa'da bile yok. Palandöken çok muazzam bir yer'' diyen Aktı, şöyle devam etti: ''Bir salon, bir atletizm pisti yapılsa tüm dünyadan atletler buraya gelir. Yükseklik, rakım antrenmanı özellikle atletizm sporunda çok önemlidir. Uluslararası düzeyde sporcular senede 2-3 kez muhakkak rakım antrenmanına çıkarlar. Kar antrenmanı atlet için gereklidir. Yükseklik antrenmanında sakatlıklarınızdan arınırsınız. Sıfır rakıma indiğinizde pırıl pırıl olursunuz. Karda sporcuların bilekleri güçleniyor. Biz Erzurum'a ilk kez geldik. Hayran kaldık. Artık senede 2 kez buraya gelmeyi düşünüyoruz. '' DİMİTROV'UN PALANDÖKEN'İ KEŞFİ Aktı, Bulgaristan'ın önemli antrenörlerinden Georghi Dimitrov'un Palandöken'i kendilerinden önce keşfettiğine dikkat çekerek, ''Dimitrov, olimpiyat şampiyonları, dünya rekortmenleri yetiştirmiş bir antrenördür. Biz buraları bilmeden o Palandöken'de antrenmanlar yaptırmış bir antrenör. Onlar bizden daha iyi biliyorlar ülkemizin özelliklerini'' diye konuştu. Aktı son olarak, Bulgaristan'da Belmeken ve İtalya'da Bormio'nun sporcular tarafından yükseklik antrenmanları için tercih edilen bölgeler olduğuna ifade ederek, Palandöken'in özellikle 2011 Dünya Üniversiteler Kış Oyunları sürecinde yapılacak tanıtımla söz konusu yerleri geçebileceğine inandığını sözlerine ekledi.