GELEN YIL, GİDENİ ARATIYOR
Köksal Atalay, “Her geçen yıl bir önceki yılı mumla aratıyor. Kırtasiye satışlarında şuan beklenen ilgiyi göremedik. Satışlarımız durgun geçiyor. Eskiden satışlarda patlama yaşanırken, şimdi günümüz oturmakla geçiyor. Okulların açıldığı bu dönemde bizim işlerimizin normal şartlarda çok daha iyi olması gerekiyordu. Ama tam tersi bir durgunluk havası hakim.” dedi. Öğrenci velilerinin, ekonomik krizin de etkisiyle ekonomi yapmanın yollarını aradığını vurgulayan Atalay, geçen yıldan kalan kırtasiye malzemelerinin bile bu yıl yeniden değerlendirilmeye çalışıldığını ileri sürdü.
VELİLER İHTİYAÇLARINI PAZARDAN KARŞILIYOR
Köksal Atalay, “İnsanlarda nakit paraya duyulan ihtiyacın hat safhada olduğunu, okulların açılış haftasında iyice gözlemledik. Normal şartlarda kırtasiyecilerin en hareketli olması gereken bu dönemde, maalesef müşteriyi mumla aradık. Veliler, indirimli olmasına karşın kırtasiye ürünlerine itibar etmedi, en ucuzunu alabilmek için pazarların ve tezgahların yolunu tuttu.” diye konuştu.
Öğrencilere ücretsiz ders kitabı dağıtımının ise, faydalı ancak genel anlamda değerlendirildiğinde binlerce insanın ekmek yediği bir sektörü yok ettiğini vurgulayan Atalay, sektörün, belirli yayınevleri dışında bu işten kazanç sağlayamadığını ifade etti. Son yıllarda büyük alışveriş merkezlerinin de kırtasiye ürünlerini satma noktasında harekete geçtiğini anlatan Atalay, “Artık vatandaş gıda ürününü aldığı bir alışveriş merkezinden kırtasiye ihtiyaçlarını da giderir oldu. Bunların dışında defter, kalem ve daha bir sürü kırtasiye malzemesi, pazarlarda bile satılmaya başlandı. İnsanlarda para sıkıntısı olduğu için, alışveriş merkezleri ve semt pazarları, daha çok tercih edilir oldu. Vatandaşın kaliteliyi satın alma gibi bir lüksü hemen hemen kalmadı ki, kaliteli ürünü ucuza satıyor olmalarına rağmen artık kırtasiyecilere ve kitap saraylarına ilgi gösterilmemeye başlandı.” ifadelerini kullandı.