Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının, kene yolu ile insanlara ve hayvanlara bulaşan ve insanlarda ölümcül olabilen bir hastalık olduğunu belirten Veteriner Hekim Gamze Dardeniz insanların bilgilendirilmesi konusunda çeşitli seminerler verdiklerini söyledi.
HASTALIK 1944’DE TESPİT EDİLDİ
Veteriner Hekim Dardeniz, "KKKA hastalığı ilk kez 1944 yılında Kırım'da görülmüş ve hastalığa Kırım Kanamalı ateşi adı verilmiştir. İkinci kez görüldüğü yer ise 1956 yılında Kongo'dur. Her iki yerde görülen hastalığın aynı olduğu ise 1965 yılında anlaşılmış bu
tarihten itibaren hastalığa Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) adı verilmiştir. Dünyada ağırlıklı olarak görüldüğü bölgeler Afrika, Asya, Orta Doğu ve Doğu Avrupa'dır. Türkiye'de ilk olarak 2002 yılında Tokat'ta görülmüştür. O tarihten beri de çeşitli illerimizde görülmeye devam etmekte'' dedi.
MART-EKİM RİSKLİ ZAMAN DİLİMİ
Dardeniz, hastalığın Mart ve Ekim ayları arasında görüldüğünü, bu açıdan bulaşma yolları hakkında vatandaşların çok dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı. KKKA hastalığının hayvanlarda hafif olduğunu ancak insanlarda ölümcül olabildiğini belirten Dardeniz, "Hastalık insanlara, enfekte kenelerin yapışması-kan vermesi ile enfekte kenelerin el ile ezilmesi sonucu hastalık etkenini taşıyan taze kesilmiş hayvanların dokuları (Etleri) ve kan, v.s. vücut sıvıları ile temas sonucu, hasta insanların kan, vücut sıvıları ile temas sonucu bulaşmaktadır. Özellikle, insanların ormanlık bölgelerde, orman içi açıklıklar, parçalı arazi yapısı, tarım arazileri, yüksek otlu alanlar, çayırlar, çalılıklar, meralar, düzensiz yapılmış hayvan barınakları ve barınaklardaki yarık ve çatlaklıklarda riskli olarak bulunur. Hastalık yönünde bu bölgelerde çalışan insanlar risk altındadırlar. Bu bölgelerde çiftlik çalışanları, çobanlar, kasap, mezbaha, veteriner hekimler, hayvancılıkla uğraşanlar, sağlık personeli, hastalık ile bulaşık bölgelerde görev yapan askerler ve piknik yapan insanlar risk altındadır. Buralarda yaşayan insanların çok daha dikkatli olmaları gerekir" şeklinde konuştu.
KKKA BELİRTİLERİ
KKKA hastalığı belirtilileri hakkında bilgi veren Dardeniz, "İnsanlarda hastalık, ateş üşüme, titreme, yaygın kas hastalıkları, bulantı, kusma, yüzde kızarıklık, gibi belirtileri ile ortaya çıkar. Ateş kas ağrısı, baş ağrısı, kol ve bacak ağrısı, bel bölgesinde ağrı, karın ağrısı ani başlar. Gövde, kol ve bacaklarda cilt içi kanamalar, ayrıca burun kanaması, diş etlerinde kanama olabilir. Mümkün olduğu kadar kenelerin bulunduğu ortamlardan kaçının. Çalı-çırpı, gür ot bulunan alanlara girmeyin. Bu bölgelere girileceği zaman ise mutlaka gerekli önlemler alın. Bu bölgelere ve hayvan barınaklarına girerken, çıplak ayak ya da kısa giysiler ile girmeyin. Pantolon paçaları çorapların içine sokmak veya en iyisi çizme giymek iyi bir koruma yöntemidir. Kıyafetler kolları da örtmeli, ayakkabılar kapalı olmalıdır. Böylece kenenin vücut ile temas edeceği bölge en aza indirilmiş olur. Kırsal bölgelerde dolaşırken, açık renkli, vücudu kapatan kıyafetler giyilmeli. Açık renkli giysiler sayesinde üzerinize gelen
keneyi görebilirsiniz. Özellikle görevi nedeni ile hayvan ve insanların kan ve vücut sıvıları ile temasta olanların eldiven, önlük, gözlük giymeleri gerekir. Özellikle pikniğe gidenler tüm önlemlerin yanı sıra, yere battaniye vb. bir örtü sermeden direkt yere oturulmamalı. Hayvan barınakları kenelerin yaşamasına imkan vermeyecek hale getirilmeli. Yarık ve çatlaklıklar kapatılmalı. Duvarlar, tavan ve taban mümkünse sıvanmalı. Hayvanları keneden korumak için baş ve bacaklarına repellent (Kovucu) ilaçlar uygulanabilir ya da bu ilaçların emdiği plastik şeritler hayvanların kulak veya boynuzlarına takılabilir. İnsanların kenelerden korunması için yine repellent ilaçlardan emdirilmiş elbiseler kullanılabilir. Ya da vücudun açıkta kalan yerlerine yine kovucu özellikle böceksavar ilaçlar sürülebilir. Kene bulunan alanlara gidildiği zaman dönüşte tüm vücut kene yönünden arındırılmalıdır. Özellikle koltuk altı, kulak içi ve çevresi, göbek deliğinin içi, dizlerin arkası ve bacakların araları, bel çevresi ve saç
gibi kıllı bölgelerin içi ve çevresi kontrol edilmelidir" ifadelerini kullandı.