DİNDİ BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
Memur-Sen Erzurum İl Temsilcisi Dursun Mehmet Dindi, sendika üyeleri adına yaptığı basın açıklamasında, konfederasyonun yasa gereği konuyu Uzlaştırma Kurulu'na taşıdığını ve Uzlaştırma Kurulu'nun konfederasyonun talepleri doğrultusunda karar verdiğini hatırlatarak, "Uzlaştırma Kurulu, kamu görevlilerine refah payı ödenmesi, eşit ise eşit ücret ilkesi doğrultusunda ek ödemelerin devam ettirilmesi, 2010 yılı için yüzde 4 artı 4 maaş zammı yapılması, daha da önemlisi toplu görüşme düzeninden toplu sözleşme
düzenine geçilmesi ve grev hakkı verilmesi konularında yol haritası oluşturmuştur. Uzlaştırma Kurulu'nun bu yol haritasını hiç dikkate almayan ve yüzde 2.5 artı 2.5 teklifini dayatan Kamu İşveren Kurulu'nun kararlarına karşı konfederasyonumuz B planı olan eylemlilik surecini başlatmıştır. Bu çerçevede Genişletilmiş Başkanlar Kurulumuz ülke genelinde eş zamanlı ve geniş katılımla gerçekleştirilecek çeşitli etkinlik ve eylem kararları almıştır. Bu kararlar doğrultusunda ilk eylem geçen hafta ülke genelinde
'Başbakan'a Mektup' eylemi olarak gerçekleştirilmiş ve kamuoyunda ses getirmiştir. Emeğimizi ve ekmeğimizi korumak ve insanca bir yaşama kavuşmak, hedefimize ulaşmayı sağlamak amacıyla başlattığımız eylemin ikincisi ise bugün burada ve bütün illerde gerçekleştirdiğimiz kitlesel basın açıklamasıdır" dedi.
"VAKİT GEÇMİŞ DEĞİLDİR"
Kamu İşveren Kurulu ve Toplu Görüşmelerden Sorumlu Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'nın toplu görüşme surecinde "ambar boş" diyerek kamu görevlilerine yüzde 2.5 artı 2.5'tan fazla zam yapılamayacağını ifade ettiğini dile getiren Dindi, "Bu haftada Maliye Bakanı Sayın Mehmet Simsek, 'Biz, memuru, işçiyi enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. En az enflasyon kadar artış veriyoruz. 2010 bütçe dengeleri önemli' şeklinde açıklama yapmıştır. Ve toplu görüşmelerde verilen rakamların üstüne kuruş çıkılamayacağının
mesajını vermiştir. 'Ambar boş' ise kim ve kimler için boşaltıldı? Ambarın boş olmasına rağmen özel sektöre 54.3 milyar TL kaynak nereden bulundu? Kamu görevlilerini enflasyona ezdirmeme kriteri getirilirken, bankalar nasıl yüzde 30'ların üzerinde kar yapabiliyor? Kamu görevlileri için 1 milyar TL ilave kaynak bulunmasının bütçe dengelerini bozacağı iddia edilirken, ekonomik paket bütçe dengelerini nasıl bozmuyor, bu sorulara cevap bekliyoruz" diye konuştu.
DİLENİRSE EK KAYNAK BULUNABİLİR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın IMF toplantısında yaptığı açıklamada "kaynak yok" ifadelerini yalanladığını, "özel sektör için ilave kaynaklar aktarılabileceğini" duyurduğunu ifade eden Dindi, şunları kaydetti: "Bu farklı açıklamalar Türkiye'nin iki ambarının olduğunu gösteriyor. Biri kamu görevlilerine gösterilen boş ambar, diğeri ise bankalara ve özel sektöre arz edilen neredeyse taşmakta olduğunu düşündüğümüz dolu ambar. Dolayısıyla istenirse ilave kaynaklar bulunabiliyor ve gerekli teşvikler yapılabiliyor. Memur-Sen olarak, büyük sermaye grupları gibi IMF'den gelmesi beklenen 35 milyar TL'nin yolunu gözlemiyoruz. Protestocular gibi esnafın camını çerçevesini indirmiyoruz. Tek beklentimiz kamu görevlilerininalın terinin karşılığı olan ücret zammının yapılmasıdır. Sayın Başbakan IMF toplantısında IMF yöneticilerine yönelik olarak 'Dışarının sesine kulak verin' demişti. Biz de Sayın Başbakan'ın alanlardan yükselen Memur-Sen'in haklı sesine kulak vermesini ve Bakanlar Kurulu'nun ilk toplantısında Kamu İşveren Kurulu'nun dayatmasını bozarak Uzlaştırma Kurulu'nun kararları ışığında yeni bir değerlendirme yaparak kamu görevlilerinin yüzünü güldürmesini bekliyoruz. Memur-Sen olarak hükümete, 2010 yılı Merkezi Yönetim
Bütçe Kanunu Tasarısı'nın Bakanlar Kurulu'nca TBMM'ye sevk edileceği 17 Ekim 2009 tarihine kadar vakit geçmiş değildir diyoruz. Yanlış hesaptan dönmenin mümkün olduğunu ifade eden güzel bir atasözümüz vardır. Yanlış hesap Bağdat'tan döner. Bizde Memur-Sen olarak, Kamu İşveren Kurulu'nun yanlış hesabının Başbakan'dan döneceğine ve değiştirileceğine inanıyoruz. Bundan dolayı bugün buradan Bakanlar Kurulu'nun başı olan Sayın Başbakanımıza sesleniyor ve çağrıda bulunuyoruz. Toplu görüşmelerin tamamlanmasından bu yana gecen süreçte elektrik fiyatlarının yüzde 10, yükseköğrenim harçlarının yüzde 8, tedavi katılım payı miktarlarının yüzde 33 ila yüzde 150 oranında arttırılması dikkate alındığında taleplerimizin ne kadar makul ve karşılanabilir olduğu görülecektir."
"BAŞBAKANIMIZIN TALEPLERİMİZİ DİKKATE ALMASINI İSTİYORUZ"
"Toplu görüşme surecinde taleplerine olumsuz cevap vermeyi başarı sayan Kamu İşveren Kurulu'nun duyarsızlığı ve inisiyatif alamaması üzerine Sayın Başbakanımızın bu taleplerimizi dikkate almasını istiyoruz" diyen Dursun Mehmet Dindi, "4 artı 4 yüzdelik zam ve 30 artı 30 TL ek ödeme verilmesi hem çalışanları memnun edecek hem de piyasayı canlandıracaktır. Sizlerin de hatırlayacağı gibi; Başbakanımız, iktidarlarının 3. yılından itibaren cebimizin para göreceğini ifade etmiş, 2008 yılı toplu görüşme
sürecinde kamu görevlilerini toplu sözleşme ve grev hakkından yararlandıracakları taahhüdünde bulunmuş, bu görüşmeler sonucunda mutabakat metninde ek ödemenin her yıl artırılmak suretiyle 2012 yılının ilk yarısının sonuna kadar kademeli olarak yükseltileceğini kabul etmişti. Biz diyoruz ki, Sayın Başbakanımız taleplerimiz ve taahhütleriniz ortada. Yapmanızı beklediğimiz şey taahhütlerinizi yerine getirerek taleplerimizi karşılamanızdır" şeklinde konuştu.