EFSANE LİDER DENKTAŞ’TAN ERZURUM’A TEŞEKKÜR
KKTC 1. Cumhurbaşkanı, Türk Dünyasının yaşayan Efsane Lideri Rauf Denktaş, bölgesel Ege Haber isimli gazetede kaleme aldığı bir yazıda, Erzurum’u ve Erzurum’a bir süre önce gerçekleştirdiği ziyareti değerlendirdi.
“Erzurum'da bir gün bir gece kalabildik. Ancak Rus saldırıları, ermeni tethişi karşısında dimdik ayakta duran bu güzel beldenin kahraman insanları Kıbrıs meselesi deyince o kadar duygulu ve heyecanlılar ki "Kıbrıs nereye gidiyor" sorusunu, her fırsatta gündeme getirdiler.”
“Erzurum'u son 1995'de ziyaret etmiştim. Şimdi 2006'da daha gelişmiş, daha güzel, belediyecilik açısından tertemiz bir Erzurum gördüm - hem de kış olimpiyatları için canla başla hazırlanmakta olan güzel, dinamik bir Erzurum. “
Denktaş Erzurum ve Erzurumluları kaleme aldığı yazısında şu görüşlere yer verdi: “Erzurum'da bir gün bir gece kalabildik. Ancak Rus saldırıları, ermeni tethişi karşısında dimdik ayakta duran bu güzel beldenin kahraman insanları Kıbrıs meselesi deyince o kadar duygulu ve heyecanlılar ki "Kıbrıs nereye gidiyor" sorusunu, her fırsatta gündeme getirdiler. Anadolu'nun neresine gitsek bu yakın ve samimi ilgiyi görmekteyiz. Bu nedenledir ki, İstanbul basınının, türk halkının bu ilgisini dünyaya ve özellikle Türkiye'nin "ucu açık ab yolculuğunda" Kıbrıs'ı peşin başlangıç ödeneği olarak talep etmekte olan ab ülkelerine duyurmamaktaki inadını anlamakta güçlük çekiyoruz. Halbu ki bu yapılsa, türk ulusunun Kıbrıs konusunda hak etmediği bir muamele karşısında milli direnişe geçeceği bilinse bu konuda Türkiye'nin üzerindeki baskılar azalacaktır. Erzurum'da Atatürk üniversitesi'nin şahane salonunda Güneş Vakfı’nın organize ettiği konferansta konuştuktan sonra Kıbrıs meselesini, yemekte de tartışma imkânı bulduk. Konferansta, yemekte, yerel televizyon kanal 25’de ve gazeteciler cemiyetinde verdiğim mesajın özetini burada tekrarlamakta yarar var; menderes zamanından bu güne kadar birlikte çalıştığım tüm başbakanlar ve cumhurbaşkanları Kıbrıs meselesinin milli bir mesele olduğunu hiç şaşmadan savunmuşlardır. Türkiye Kıbrıs meselesinin barışçı yoldan halli için her fedakârlığı yapmış fakat Rum-Yunan ikilisinin kıbrıs cumhuriyetine sahip çıkma eylemi karşısında sonuç alınamamıştır. Kıbrıs jeo-politik açıdan da Anadolu'nun bir parçası, Anadolu'nun savunması açısından bir çıkış kapısıdır. "Kıbrıs Rum'a Veya Yunan'a giderse Türkiye denizlere açık bir ülke olmaktan çıkar" sözü rahmetle andığım Cumhurbaşkanı Korutürk'e aittir. Rumların Kıbrıs Türklerini idare etmek hakları yoktur; Kıbrıs'ın Tümüne sahip çıkma hakları hiç yoktur. Kıbrıs Türkleri'nin azınlık olmadıkları, iki eşit kurucu ortaktan biri oldukları ve Kıbrıs'ın her iki toplumun vatanı olduğu, garanti anlaşmalarının geçerli olacağı, Rumların Türkleri temsil etme hakları olmadığı güvenlik konseyi kararları ile de tescil edilmiştir. Erzurum'u son 1995'de ziyaret etmiştim. Şimdi 2006'da daha gelişmiş, daha güzel, belediyecilik açısından tertemiz bir Erzurum gördüm - hem de kış olimpiyatları için canla başla hazırlanmakta olan güzel, dinamik bir Erzurum. 1341 (1925) doğumlu hayırsever Kızılay Başkanı Sn. Mithat Turgut Can bey'in Erzurum'a Yaptıkları dillere destan olmuş. Ne mutluluk! Erzurum'a en son hediyesi modern, lüks otel ayarında, bir huzur evi. Emekli maaşınız karşılığı beş yıldızlı bir otelde yaşarcasına, her türlü bakımı, doktoru, lüks lokantası, eğlence yerleri, altından yanan hamamı ile mükemmel bir yuva. Kıbrıs'tan da müracaat kabul eder misiniz soruma can kardeş beklediğim cevabı verdi. Memnuniyetle! Benden duyurması.”