ERZURUM’DA DA ŞİŞMANLIK ÖNEMLİ BİR SORUN OLDU
Obezite artık ciddi bir sağlık sorunu. Erzurum’da refah düzeyinin artması, yanlış beslenme alışkanlığının benimsenmesi sebebiyle, kilo sorunlarından şikayetçi vatandaş sayısında ciddi bir artış olduğu gözleniyor. Bundan 20 yıl öncesinde Erzurum’da ağırlıklı olan zayıf veya kilosuyla boyu örtüşen insan yapısı hızlı biçimde şişman tiple yer değiştirmeye başladı. Erzurum’da Şişmanlığın kadınlardan çok erkeklerde yoğunlaşması ise dikkat çekiyor.
Erzurum’da halkta kilo sorunun artmasına etki eden faktörlerden birisi de yürüme alışkanlığının terk edilmesi. Halkın yaşama kalitesindeki hızlı değişim, Erzurumluları da araç edinmeye sürüklüyor. Özel otomobil sahipleri önemsiz işlerini yürütmek için bile otomobil kullanıyorlar. Otomobilleri olmayanlar da toplu taşıma araçlarına yoğunlaşıyorlar. Bu durum hem kent içi trafiğini olumsuz etkiliyor, hem de insan yaşamını.
Sağlık Bakanlığı, şişmanlığın birçok hastalığa zemin oluşturan, önlenmediği takdirde yaşam süresini ve kalitesini olumsuz yönde etkileyen önemli bir sağlık sorunu olduğu bildirdi. Bakanlık, şişmanlığın sağlık üzerindeki etkilerinin ciddi boyutlara ulaştığını açıkladı.
Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Türkiye'de şişmanlığın görülme sıklığının gittikçe arttığı vurgulandı. Açıklamada, şişmanlığın sağlık üzerindeki etkilerinin ciddi boyutlara ulaştığı, kan basıncını ve kolesterolü yükselttiği, kalp damar hastalıkları, felç, şeker hastalığı, bazı kanser türleri, solunum yetersizlikleri ile kemik ve eklem hastalıklarının ortaya çıkış hızını artırdığı kaydedildi.
SAĞLIKLI BESLENMEYE DİKKAT
Sağlık Bakanlığı tarafından 2004 yılında yapılan 'Sağlıklı Beslenelim, Kalbimizi Koruyalım' araştırmasına göre, erkeklerin yüzde 21.2'sinin, kadınların ise yüzde 41.5'inin obez olduğu tespit edildi. Aynı araştırmaya göre, ülkede düzenli fiziksel aktivite yapanların oranının sadece yüzde 3.5 olduğu belirlendi. Orta yaş grubundaki şişman erkeklerde kalp damar hastalıkları sonucu ölüm oranının, normal ağırlıktaki erkeklere göre 11 kat daha fazla olduğu, tip-II diyabet hastalarının yüzde 80'inin hastalığın başlangıcında şişman oldukları ifade edildi.
ŞİŞMANLIK NASIL BELİRLENİR?
Açıklamada, bir kişinin şişman olup olmadığının belirlenmesi için çeşitli yöntemler olduğu belirtilerek, bunlardan en çok kullanılanın beden kitle indeksine (BKİ) göre yapılan değerlendirme olduğu hatırlatıldı. Buna göre, bir kişinin kilosunun, boyunun kendisiyle çarpımına bölümünün beden kitle indeksini verdiği bildirildi.
ŞİŞMANLIK KRİTERİ
Beden kitle indeksi 18.5'in altının zayıf, 18.5-25 arasının normal, 25-30 arasının hafif şişman, 30 üzerinin ise şişman olarak kabul edildiği ifade edildi. Açıklamada, yaş ilerledikçe BKİ değerinin kısmen artabileceği ancak, bu değerin 29'un üzerine çıkmaması gerektiğini bildirildi.
FİZİKİ AKTİVİTELER ARTIRILMALI
Sağlık Bakanlığı, obezite riskini azaltmaya yönelik olarak, fiziksel aktivitelerin artırılması, yemek pişirilirken düşük enerjili olmasına dikkat edilmesi, etli yemeklere yağ konulmaması, yemeklerdeki yağ miktarının azaltılması, kızartma yerine haşlama, ızgara veya fırında pişirme yöntemlerinin tercih edilmesi, kullanılan yağ ve tuz miktarına dikkat edilmesi ve bol su içilmesi önerilerinde bulundu.
Bakanlık, obezite riskinin önlenmesi için şu önerilerde bulundu:
-Yiyecek alışverişi tok karnına yapılmalı,
-Yenmemesi gereken ve yüksek enerjili besinler satın alınmamalı,
-Alışverişe liste hazırlayıp çıkılmalı,
-Boş zamanlarda yiyecek atıştırmak yerine egzersiz yapılmalı,
-Öğün atlamadan sık aralıklarla azar azar yemek yenilmeli,
-Göz önünde yiyecek bulundurulmamalı,
-Yemekte küçük, salatada büyük tabak, servis yapılırken ise küçük kepçe seçilmeli,
-Tabağa yenecek kadar yemek alınmalı,
-Yemekler mümkün olduğunca yavaş ve iyi çiğnenerek yenmeli,
-Yemek yerken başka aktiviteler yapılmamalı,
-Akşam yemeğinden sonra bir şey yenmemeli.''