Erzurum için az yazı yazdığımı ileri süren okuyucularım oldu. Hem bu yakınmaları azaltmak, hem de Erzurum’un en az yakın tarihimizde ülkemizin içine atıldığı 1.Cihan savaşı ve sonrasında bir millet için oynadığı kader rolünü ortaya koymak için ardı ardına iki yazı yazacağım. Şimdi galip devletlerin hedefi olduğumuz Anadolu’nun o zor günlerine dönüyoruz.
TÜRK MİLLETİNİN ATEŞLE İMTİHANI
Tarih 3 Temmuz 1919... Atatürk artık Erzurum’ da...Amasya’dan Erzurum’a gelmiş..Bu gelişini kendisi şöyle anlatır. “Benim Erzurum’a gelişim bütün milletin ateşten bir çember içine alınmış olduğu bir zamana tesadüf etti. Bütün millet bu çemberin içerisinden nasıl çıkacağını düşünmekteydi”..
MEVLÜT AĞA
Atatürk, Ilıca’da coşkun bir kalabalık tarafından karşılanır. Paşayı bu karşılama esnasında duygulandıran önemli bir gelişme olur. Karşılayanlar arasında Çukurova’da muhacir olarak bulunup Erzurum’a dönmüş Mevlüt Ağa adında dinç ve görkemli bir ihtiyar da var; Atatürk sorar:
-Çukurova gibi verimli bir memleketten Erzurum’a niye döndün? Yoksa orada geçinemedin mi? Mevlüt ağa;
- Hayır, paşam geçimimiz rahattı. Son günlerde işittim ki İstanbul Hükümeti bizim, Erzurum’u Ermenilere verecekmiş ve burada bir Ermeni Devleti kurulacakmış.. Geldim ki göreyim bunlar kimin malını kime veriyorlar?
Atatürk, bu cevap karşısında duraksar, ihtiyarda Milletimizin asaletli duruşunu görür ve gururla;
-Bu milletle neler yapılmaz ki diye söylenir.
ERZURUMDA BİR KONGRE..
Erzurum’da bir kongrenin yapılmasına karar verilmiştir. Bu kongre milli mücadeleye bayrak olan bir kongre olacaktır. Amasya’da bir “Tamim “ yayınlanmış, fakat Milletimizin asıl amacı ve hedefleri Erzurum kongresiyle bütün dünyaya açıkça deklere edilmek istenmiştir.
Peki, bu kadar önemli olan bir kongre niçin başka bir yörede değil de Erzurum’da yapılmasına karar verilmiştir? Şimdi ona bakalım:
KONGRE NİÇİN ERZURUMDA...?
1-Erzurum asırlarca şehit kanıyla sulanmış bir diyar... Milli şuur ve uyanış burada çok daha farklıydı. Böylesine duyarlı bir il, Mondros Mütarekesine göre Ermenilere verilecek ve burada bir Ermeni Devleti kurulacaktı; Yine Mondros’a göre Karadeniz’de Doğu Karadeniz illerini kapsayan bir Pontus Rum Devleti kurulacaktı. Dolayısıyla Erzurum gibi Karadeniz de aynı probleme sahipti..Bu yüzden kongreye Karadeniz’den tam 17 delege çağrılmıştı.
2-Erzurum galip devletlerin zor yetişebileceği uzak bir yurt parçasıydı.
3-Mondros mütarekesine göre ordu terhis edilmiş... Ancak Erzurum’daki 15.kolordu hala duruyor, başında da K.Karabekir paşa bulunuyordu.
4- Silah deposu bu bölgedeydi.
DELEGE DAĞILIMI
Bu şartlar çerçevesinde yapılan kongreye;
Karadeniz’den =17, Erzurum ve çevresinden=25, Sivas ve çevresinden=14, Bitlis’ten=4, Van’dan=2 olmak üzere toplam=62 kişi katılmıştır.
Diyarbakır, Mardin ve Elazığ delegelerinin kongreye katılmaları ise, hala İstanbul hükümetine bağlı Valiler tarafından engellenmiştir.
M.KEMAL PAŞA ARTIK KONGRE ÜYESİ..
Atatürk 8 Temmuzda askerlik mesleğinden istifa eder, Erzurum Kongresine Erzurum’dan seçilmiş bir üye olarak katılmak ister. Ancak bu seçim daha evvel yapıldığı için Erzurum delegesi Kazım YURDALAN ve Cevat DURSUNOĞLU üyeliklerinden istifa edip yerlerini Atatürk’e ve Rauf Bey’e bırakırlar. Bu özveri sayesinde sorun çözülmüş olur..
Kongrenin açılışı 23 Temmuz 1919’ da Erzurum delegesi Hoca Raif Efendi tarafından yapılır ve kongre başkanlığına M. Kemal Paşa seçilir.
BU KONGRE HER ŞEYE BİR BAŞLANGIÇ SAYILIR....
Kongre, ilk defa resmi olarak İstanbul Hükümetinin fonksiyonel olarak bir etkinliğe artık sahip olamadığının bir ifadesi olmuş ve yeni bir idari güce acilen ihtiyaç duyulduğu gerçeğini ortaya koymuştur.
Kongre ilk defa, Mondros ve Sevr anlaşmalarının Milletimiz tarafından kabul edilmediğinin ilan edilmesi ve reddedilmesi ültimatomu olmuştur.
Erzurum kongresi İlk defa, Anadolu’yu işgal etmeye hala devam eden galip devletlere Kuvay-i Milliyenin meydan okuması olarak telakki edilmiştir..
Erzurum Kongresi, daha birçok husus için tam bir dönüm noktası teşkil etmiştir.. En önemlisi de Kurtuluş savaşının ve Milli Mücadelenin “ Ya istiklal Ya ölüm” şeklinde başlatılmasına yol açan bir kader kongresi olmuştur..
Erzurum Kongresiyle Milletimiz, yeniden kaderini ve yol haritasını çizmiştir.
( Devamı haftaya )