ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Yaylaözü'nde 5 ev, 2 ahır ve 2 samanlık yandı
Yaylaözü'nde 5 ev, 2 ahır ve 2 samanlık yandı
İspir'de temmuz ayında kar sürprizi
İspir'de temmuz ayında kar sürprizi
Demirci gözyaşlarıyla uğurlandı
Demirci gözyaşlarıyla uğurlandı
Aydın'dan AGİT sunumu
Aydın'dan AGİT sunumu
Çiftçi'den Oltu Taş ocakları değerlendirmesi
Çiftçi'den Oltu Taş ocakları değerlendirmesi

Vahdet Nafiz Aksu

Bir Savaş mı Bu?
12 Ağustos 2018 Pazar

Geçenlerde davetli olduğum bir düğünde etrafa bir göz gezdirince hayretler içinde kaldım. Akıllı telefonsuz bir tek Allah'ın kulu yoktu ve bu aletler asla kılıfına sokulmayan kovboy tabancaları gibi hep ellerde, masa üstündeydi. Hiç cebe girmeyen bu ultra muteber aletlere cep telefonu demek muvafık değil, "el telefonu" demeli artık.

O manzarayı zihnimde hemen her ev ortamındaki benzer tablolarla buluşurdum. Gerçek çok acıtıcıydı. Zarif hanımların, cici beylerin, yakışıklı delikanlıların akıllı telefonları  hep en son marka. Hep çok pahalı. Hep yeni nesil cihaz sürülünce piyasaya yenilenen cinsten üstelik.

On sene önce bir dostla konuşuyorduk, demiştim ki ona: "Biliyor musun biz aslında yüce devletimizin değil, falan devletin sözleşmeli işçisiyiz." Dostum "Nasıl yani? " diye şaşkınlıkla sordu. Açıkladım: "Geçen sene 36 ay vade ile falan marka bir araba aldım, her ay tıkır tıkır kesiliyor maaşımdan taksitler. Benim ve hane halkının yine taksitle edindiğimiz  telefonların üretim yeri de aynı ülke. Şimdi biz fiilen o ülke namı hesabına kendi ocağımızda ter döken küresel köleler değil miyiz?" Hak vermekle kalmadı dostum, ekledi: "Ona bakarsan durum feci. En basit aletlerden, en gelişmiş sistemlere kadar kişiler ve kurumlar olarak bir yabancı marka sevdasına tutulmuş gidiyoruz, üstelik en alâsını üretebildiğimiz halde. Yerli malı  bilincini, çoktan kaybettik. Önce dil bayrağımız indi yarıya gönderden, önce kelimelerimize ihanet ettik, tabelalardan vurulduk."

Yaa işte böyle.

Buyurun şimdi yazının başlığına dönelim. Evet, bu bir savaş. Turp beyinli Trump'ın ilan ettiği, hedefi Sayın Cumhurbaşkanımızın şahsında Türkiye Cumhuriyeti olan tarihin en şedit haçlı seferi. Silahlar güçlü ve muhtelif. En güçlü harp aletleriyse tahrip gücü atomdan daha güçlü bir bomba: Dolar.

O kanlı kovboy filmlerindeki şu sahneyi hatırlayın. Dinamitler özenle krtik hedeflere yerleştiriliyor, kablolar döşeniyor, fünyeler ateşlemeye hazır. Ve kovboy çakmağı çakıyor. Her yer yerle bir.

Bu turp beyinli kırmızı saçlı eşkıyanın

dinamiti dolar. Yerleştirmişler önceden cebimize, evimize, kasamıza. Ateşleyip atını mahmuzlayacak iblis. İşte Cumhurbaşkanımız diyor ki atın melunun dinamitlerini çöpe de kurtulun. Milli paranıza dönün. El parasıyla saadet olmaz bilin. Haklı değil mi?

Milli bir seferberlik ruhuyla, Tekâlif-i Milliye anlayışını mevcut duruma uyarlayarak israf ekonomisinin boğucu sularından uzaklaşma, yedi düvelin hain taarruzlarını bertaraf etme vaktidir. Fertler ve kurumlar olarak ciddi bir tasarrufa yönelmeliyiz. Yerli ve milli icat, mal, ürün şuuruna yapışmalıyız. Savunma sistemlerine hakim kıldığımız öze dönme iradesi dalga dalga tüm kesimlere yayılmalı.

Dün sosyal medyada paylaştığım söz yazının noktası olsun:

Tanrısı dolar olanın kravatı yular olur.

Artık tutup nereye çekerlerse oraya gitmen mukadder.

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Hızlı Tren Haritasında Büyük Bir Boşluk: Erzurum
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Ateş nereden tutuşuyor?
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Erzurum’da Tarih Yürüyüşü yahut 3 Temmuz’un Sırrı
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Yüce kitabımız Gölgesinde
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Sıkıntının Sıkıntısı
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Yapay Zeka'ya yazdırıp "Ben yazdım" demek!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva