ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Emniyet öğrencileri bilgilendirdi
Emniyet öğrencileri bilgilendirdi
Çiftçi engellilerin beklentilerini paylaştı
Çiftçi engellilerin beklentilerini paylaştı
Aziziye’de altyapı yatırımı
Aziziye’de altyapı yatırımı
Aranan 136 kişi yakalandı
Aranan 136 kişi yakalandı
Bursluluk sınavında Türkiye birincisi oldu
Bursluluk sınavında Türkiye birincisi oldu
HABERLER>GUNCEL
11 Kasım 2004 Perşembe - 00:00

HEKİM GÖZÜYLE, ERZURUM ÜSTÜNE

SSK BÖLGE HASTANESİ BAŞHEKİMİ DR. ALMACI’NIN TESPİT VE GÖZLEMLERİYLE ESKİ VE YENİ ERZURUM SUNUŞ: Onu hep hekimlik yönüyle tanıyoruz. SSK Bölge Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Recep Almacı bugüne dek hekimlik ve yöneticilik tarafıyla basında yer aldı.

HEKİM GÖZÜYLE, ERZURUM ÜSTÜNE

HEKİM GÖZÜYLE, ERZURUM ÜSTÜNE SSK BÖLGE HASTANESİ BAŞHEKİMİ DR. ALMACI’NIN TESPİT VE GÖZLEMLERİYLE ESKİ VE YENİ ERZURUM SUNUŞ: Onu hep hekimlik yönüyle tanıyoruz. SSK Bölge Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Recep Almacı bugüne dek hekimlik ve yöneticilik tarafıyla basında yer aldı. Oysa Dr. Almacı aynı zamanda Erzurum kültür ve tarihinin aşinası. Eğitimli bir folklor uzmanı. Artık sayısı gün geçtikçe azalan tanınmış barbaşılardan. Yüzde yüz tabiriyle ifade edilecek biçimde bir Erzurumlu, iyi bir Erzurumlu ve yüksek bir Erzurumlu.. Bu toprağın sesi, bu coğrafyanın kaliteli bir ifadesi Dr. Almacı. Onunla ne SSK’nın sorunlarını ne de uzmanı olduğu alanla ilgili konuları değil, Erzurum’u konuştuk. YORDAMOĞULLARI’NDAN ALMACI’YA Dr. Recep Almacı kökü Tortum’a dayanan “Yordamoğulları” sülalesinden. Soyadı kanunu çıktıktan sonra bu büyük aile; “Gürbüz, Özer ve Almacı” gibi üç değişik soy ismiyle ifade bulmuş. Aile iyilikseverlikleri, yüksek haysiyetleri, namuskarlılıklarıyla tanınıyor. Çoçukluğu Ali Paşa Mahallesinde geçmiş Dr. Almacı’nın. Gaz ve lüks lambasının ışıklarlarında Erzurum gecelerine tanıklık etmiş. İdare lambalarından süzülen ışıklarla tahsilin ilk dönemini tamamlamış. Liseyi bitirdikten sonra, o dönemde Erzurum’da parmakla gösterilen Üniversitelilerden biri olmuş. HACETTEPE TIP FAKÜLTESİNDE BAŞLAMIŞ TIP EĞİTİMİNE DR.ALMACI Hacettepe üniversitesi gibi kazanılması çok zor olan bir eğitim kurumuna, sınavlardan başarıyla geçerek girmiş. Hacettepe Üniversite Tıp Fakültesinde 2 yıllık eğitimini tamamladıktan sonra, aralarında Numune Hastanesi eski Başhekimlerinden Dr. Zafer Kurnuç’un da bulunduğu genç hekim adayları olarak Atatürk üniversitesi Tıp Fakültesinden barışla mezun olup, göreve başlamış. HAYATI, HEKİM OLARAK HALKA VE ERZURUM’A HİZMETLE SÜRÜYOR Sağlık İl Müdürlüğü, Göğüs Hastanesi Başhekimliği görevlerinden sonra SSK Bölge Hastanesi Başhekimliği görevine atanmış. İşçilerin baba olarak adlandırdıkları Dr. Almacı Halen bu kurumdaki görevini barıyla sürdürüyor. Dr. Almacı aynı zamanda sosyalitesi çok yüksek olan bir hekim. Elinden geldiğince doğana beşik, ölene mezar olmaya gayret sarfetmiş. Hastaları onu öyle anlatırlar. Gıyasettin Yüksel döneminde Erzurumspor yönetim kurulunda yer almış. Erzurum Folklor araştırma derneğinde üye olarak çalışmış. ERZURUM BİR SEVDADIR Bir Ramazan akşamı sohbet ediyoruz Doktor Almacıyla. “Erzurum bir sevdadır” diyerek başlıyor söze.Geçmiş Erzurum ile bugünkü Erzurum arasında ne fark var diyecek oluyoruz;muhabbetin olduğu bir Erzurum vardı,şimdi sorunları olan bir Erzurum var diyor.Erzurum’da ciddi bir kültür kayması olduğuna işaret eden Dr.Almacı,başlıyor anlatmaya: ”Çocukluğunda ve gençliğinde Erzurum’a hakim olan o muhabbet havası,o sevgi atmosferinden keşke bugün de var diye söz edebilsem.Erzurum bir şeylerini yitirerek geldi bugünlere. Erzurumluk olgusu ve bilinci kayboldu.Erzurum sanki içine kapandı.Paylaşma, dayanışma ve kaynaşma üslubunu yitirdik.Herkesin,zengini ve fakiriyle herkesin mutlu olduğu günlerden herkesin dertli olduğu bir zamana ulaştık.Erzurumlular arasında ciddi bir yabancılaşma var.Bu aziz çoğrafyayı paylaşan insanlar, birbirlerinden kopuk.Eskiden Erzurumluluk endişesi hakimdi herkese. İlişkilerde,davranış ve tutumlarda Erzurumluluk hassasiyetine özen gösterilirdi. “DADAŞLIK YÜKSEK BİR PAYEDİR” Hepimiz yaptığımız işlerde Dadaşlığa zarar verecek keyfilikten korkardık.Büyüklerimiz öyle öğretmişti,bizde öyle bellemiştik.Şöyle bir benzetme yapmak mümkün.Hani Avrupa’da bazı ülkelerde Lord,Kont,Baron gibi seviye isimleri vardırya;Dadaşlıkta öyle bir rumuzdu bizim için.Dadaş olmak zordu,Dadaş kalmak daha zordu.Şimdi ne sen sor, ne ben söyleyeyim.” ERZURUM’DA RAMAZAN BİR BAŞKA GÜZEL Eski ramazanlar diyoruz Dr.Almacı”ya, eski Erzurum Ramazanları… “Geçmişten bugüne beklide taşıdığımız en önemli hasletimiz Erzurum Ramazanlarıdır.Dünyanın hiçbir yerindeki bu şekilde Ramazan atmosferine rastlayamazsınız.Elbette geçmişle bugün arasında önemli farklar var; ama bugünkü ne de şükür. Ramazan bir toplumsal dayanışma ve yardımlaşma vesilesi idi eskinden.Herkes birbirinin durumun bilirdi.Şimdiki gibi apartmanlarda oturanların birbirini tanımaması gibi acayiplikler hiç yaşanmadı.Bir mahalle olgusu vardı.Her mahallenin de bir büyüğü.Ombusman deniliyor ya mahallenin büyükleri bu görevleri üstlenirdi.Mahalle büyükleri sorunları çözer,dayanışmayı artırıcı anlayışları güçlendirir ve özellikle Ramazanlarda zenginlerin yoksullara ulaşmalarına aracı olurlardı. “GARİBAN, GARİP KALMAZDI ERZURUM’DA” İftarları hiç yalnız yapmazdık.Her aile gelir durumuna göre mutlaka bir iki misafir bulundururdu sofrasında. Dedem iftar saati yaklaştığında elimden tutar Ali paşa mahallesini gezdirirdi. O arada yabancı ve garip kimi görürse o günkü iftar yemeğine davet eder;misafir sayısı fazlaysa büyük bir mutluluk içinde eve getirirdi. Bir de çocukların Ramazanı vardı ki o bambaşka bir dünya idi.Evin küçük çocukları oruç tutmaya başladıklarında,ilk önce fazla zarar görmesin diye öğle vaktine kadar aç bırakılır,sonra tekne oruç’u dediğimiz bu oruç bozdurulurdu. “TEKNE ORUÇLARININ TADI NE DE GÜZELDİ” Büyüklerimiz ilk oruç’a başladığımızda mahsus bir oda içerisine sevdiğimiz yemekleri koyar sonra çekip giderlerdi.Bizde çocuk saflığı içinde bunlardan atıştırır sonra oruç olduğumuz aklımıza geldiğimizde ağlayarak annemizin yanına giderdik.Onlarda gülerek oruçumuzun bozulmadığını söyler, bizi sevindirirlerdi.Oruç tuttuğumuzu akşama kadar babalarımız, dedelerimiz, ağabeylerimiz bizi sırtlarında taşır, hem sıkıntılarımızı azaltır hemde oruç sevabımıza ortak olmak isterlerdi.İftar sofralarının baş misafirleri çocuklardı.Horoz şekerinden kadayıf dolmasının en iyisine kadar en iyi iftarlıklar onlarındı. Bir sofra açma geleneği vardı.Misafirsiz iftar olmazdı.Gidecek evi olmayan garibanlar garip bırakılmazdı.” RAMAZAN GECELERİNDE, MİLLİ KÜLTÜR HASSASİYETİ Sonra Ramazan akşamlarını anlatıyor Dr Almacı diyorki “Ramazan geceleri bir başka alemdi. Teravih namazları kılındıktan sonra Erzincankapı,Gürcükapı ve Mahalle başında büyük kahveler vardı. Öyle kağıt oyunları falan yoktu o zamanlar. Şimdiki manzarayı gördükçe üzülüyorum. Çok özgün ve Türk kültürüne uygun bir biçimde idrak ederdik Ramazan akşamlarını.Bu semtlerdeki kahvelerde meddahlar, halk hikayecileri vardı.Sahura kadar onları dinlerdik.Gürcükapı’da birde aşıklar kahvesi vardı. Tanınmış ozanlar buraya gelir maharetlerini sergilerlerdi. DAVUL SESLERİYLE BARLAR TUTULURDU SAHUR VAKTİ Sonra bir de sahura kalkmak için davulcu geleneğimiz vardı ki bugünküyle pekte alakası yoktur.Şehrin tanınmış davulcuları sahura birkaç saat kala çalmaya başlarlar halkı sahura davet ederlerdi.Girdikleri mahallelerde gençler toplanır,bar oynarlardı.Her mahalle arasında en iyi bar’ı oynamak şeklinde bir de rekabet vardı.Mahalleliler, davulcuların en son uğrak yerlerinde onlara “zöhörlük” verirlerdi. “ARAFALIK TOPLAMAK DİLENCİLİK DEĞİLDİR, KÜLTÜRÜMÜZDÜR” Ve bayram diyoruz Dr. Almacıya.O eski bayramlar… “Erzurum’da eski bayramlar kaynaşma seramonisi şeklindeydi. Bundan evvel bir şey söyliyeyim. Şimdi arefe günü devam eden arafa toplama işi eskiden daha ciddiydi. Arafalık toplamaya dilencilik gözüyle bakılmazdı. Anneler, çocuklarına özel arafalık torbaları dikerlerdi.Çocuklar gittikleri her evde güler yüz bulurlar, sevgi ile uğurlanırlardı. Şimdi böyle mi?Apartmanlarda arafalık dağıtma işini kapıcılara devrettik.Çocuklarımızın Ramazan ve Bayram sevinçleri yok olup gitti. Bayramlarda büyükler görüldükten sonra bütün ilgiler çocuklara yöneltilirdi.Onların haz duyması sevinmesi esastı.” “ŞİMDİNİN BARBAŞILARI, O VAKİT POÇÇİKTİ” “Siz aynı zamanda iyi bir bar başıymışsınız” diyoruz Dr. Almacıya anlatıyor: “Eskiden bar’ı bilmemek çok ayıp bir şeydi hepimiz evlerimizde öğrendik bar oynamayı.Sonra derneklere gidip bunu kuvvetlendirdik.Çocukluk ve gençlik dönemlerinde Nuri Güraksın,Sedat Gezmiş ve Fikri Kükürtçü gibi tanınmış bar başları vardı. Onlar bizi denetler hatasız bar oynamamız için yardımcı olurlardı.Bar’ı onların üslubuyla öğrendim. DEMİREL’İN HUZURUNDA BAR GÖSTERİSİ Yeri gelmişken bir anımı da anlatayım:Hacettepe Tıp Fakültesinde öğrenciyken aynı zamanda üniversite folklor ekibinde yer alıyordum.Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel Ankara bulvar palasta büyükelçilere bir yemek veriyordu. Bizde çağrılmıştık. Sayın Demirel Türk Folklorunu yabancı büyükelçilere tanıtmak istiyordu. Ben o gün hem bar, hem de Antep ekibinde yer aldım.Herhalde bar oynarken olacak kuşağım çözüldü. Büyükelçiler önünde mahçup olmamak için bir elimle kuşağı zaptedip, bir yandan da oyunu tamamladım. Büyükelçinin biri sarfettiğim gayreti gözlemiş olacak ki sonradan gelip kuşağın çözüldüğünü gördüğünü, benim kuşak düşmesin diye gayret sarf ederken de oyundan taviz vermediğimi gözlemlediğini söyleyerek kutladı. BAR DADAŞLIK MESLEĞİDİR Şimdi bar artık sanki bir özel uğraş haline geldi.Bar bilenlerin sayısı azaldı.Barın çeşitli versiyonları vardı,şimdi bir’e indirildi.Tabi bar tutmak biraz Dadaş mesleğiydi ya;Dadaşlık flulaştıkça bar bilenlerde azaldı gitti.Şöyle özetleyeyim;şimdiki bar başları o zamanın poççikleri idi.” ERZURUMLULUK YÜKSEK BİR KÜYTÜRÜ İFADE EDER Dr. Almacıyla sohbet ederken zaman akıp gitmişti.Eski ve güzel Erzurum’da gezinmiştik.Zamanı fark ettiğimizde vakit sahura çatmak üzereydi. Dr.Almacı ayrılmak üzere kalktığında sohbetini şöyle noktaladı: “Erzurum bir hazinedir.Erzurumluluk yüksek bir kültürü ifade eder. Biz Dadaşlık hassasiyetinin çok yüksek olduğu bir dönemde yetiştik. Büyükler büyük, küçüklerde küçüktü. Gündelik hayata ilkelilik ve yüksek ahlak hakimdi. Şimdi ciddi bir göç sorunu var. İşsizlik sorunu büyük. Maddi endişeler artık manevi endişelerin önünde. Eskiden biz, Erzurum’u yaşardık. Şimdi Erzurum’da yaşayabilmeye çalışıyoruz. Ama Erzurum’un ufku büyük. Temelinde yüksek ahlak ve kültür olan bu kent, sorunlarını aşacak ve Erzurum büyük kent olma vasfını koruyacaktır.”

 
 
Kur’an Eğitimi ve Yaz Kur’an Kursları
YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
kaleli 31 Mayıs 2009 Pazar 13:23

hanımefendi keşke kernesle filan değilde gerçekten erzurum esnafının sorunlarını irdeleseniz ve yukarıdaki yazınızda olduğu gibi devlete yönvereceğinize erzurumun mahalli ve idari yetkililerine çözüm önerilerinizi sunsanız daha verimli olur kanaatindeyim. soyadınız ispirli siz gerçekten erzurumlumusunuz bilmiyorum ama erzurum gerçekten sosyal bir kent bu sosyallikte bize atalarımızın armağanı ne olur gerçek bir erzurumlu tanıdığınız varsa sorunki bayram ve iftar sorralarına misafirsiz (özellikle yabancı ve yolcu) sofraya otururlarmıydı biz şimdi senede bir defa yardım adına birşeyler satın almışsak çokmu değilse ne olur kayıt içi kayıt dışı falan filan gibi kelimelerle bizim zihnimizi bulandırmayın zira hayır adına zaten ciddi birşey yaptığımız muhaldir.

Yorumu oyla      7      5  
Gürhan Özorhan 30 Mayıs 2009 Cumartesi 13:52

Gamze Hanım,Erzurum Sağlık Yüksek Okulu Ebelik Bölümü,mezuniyet Balosu 30 Mayıs(bugün) saat 18.30 Aziziye Düğün Salonunda yapılacaktır.Gazetenizi, ayrıca sizi aralarında görmekten kıvanç duyacak gençlerle birlikte olmanız temennisi ile davetlisiniz.

Yorumu oyla      7      5  
Gürhan Özorhan 30 Mayıs 2009 Cumartesi 13:39

Gamze Hanım,sizin gibi düşünmek beni bahtiyar, hala kendimi genç hissetmen aktif rol oynamama da sebeb teşkil ediyor.Dinsellik ve cinsellik kavramlarının arkasına sığınarak, yapılan ticari faaliyetler vatandaşlar tarafından da ilgi ile karşılanmaktadır.Dinsellik kavramını iyi kullanmasını bilen bazı dernek ve vakıflar vergiden muaf olduklarından,bu yolla çok iyi para kazanmaktalar.Böylece vadandaşın merhamet duyguları, faiş fiyatları görmesini yardım yapıyorum diye perdelemektedir.Gönüllü olarak yaptıklarını ifade edenlerin, kılık ve kıyafetleri hiçte inandırıcı gelmiyor bana.Bu tür kermesler,kentimizin sosyal oluşundan değil,kandırılmaya alt yapısının müsaait zemin oluşudur.Alınan ürünlere verilen belge,saf ve temiz vadandaşımın sömürülen temiz pak dini duygularıdır.Sözlerim bunlarda kuyruk acısı,bende ise kandırılan insanların,merhamet duygularının tarifsiz acısını ve sancısını hatırlatıyor. Bıkmadan yorulmadan, son nefesime kadar dinimi yozlaştıranlarla kavgam devam edecektir.Slm.

Yorumu oyla      7      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Atatürk Lisesi, ÖSS başarılarının yanı sıra, adına yaraşır biçimde gerçekleştirdiği sosyal etkinlikleriyle de dikkat çekiyor
Batı standartlarında bir lise Erzurum Valisi Celalettin Güvenç, Atatürk ...
Erzurum Gazetesi Arşiv
EMNİYET'DE GÖREV DEĞİŞİKLİĞİErzurum Emniyet Müdürlüğü'nde Asayiş Şube ...
Onlar sadece bayramlaşmaya muhtaç
Her türlü ihtiyaçları karşılanan Büyükşehir Belediyesi Bakım Evin'de barınan ...
 
3'üncü dönem
geçici vergi beyannamesi ve vergi ödeme süresi uzatıldı Maliye Bakanlığı, ...
Erzurum Gazetesi Arşiv
BUGÜN 10 KASIM. GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN EBEDİYETE ...
Erzurum Gazetesi Arşiv
YAŞATMAK DA YAŞAMAK KADAR GÜZEL 6 ERZURUMLU ORGAN BAĞIŞI YAPTI Organ ...
 
Erzurum Gazetesi Arşiv
ORGENERAL TÜRKERİ, AĞIRLADIK Jandarma Genel Komutanı Orgeneral ...
Erzurum Gazetesi Arşiv
Yüz milyon çocuk eğitimsiz UNESCO uzmanlarınca hazırlanan ...
TÜRK İŞ SSK HASTANELERİNİ İŞLETMEYE TALİP
SSK Hastanelerinin Sağlık Bakanlığına devri konusunda tepki gösteren Türk-İş ...
 
ERZURUM
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Adalet Meydanından Ekran Çağına
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Yeni bir sayfa, yeni bir Türkiye
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Yolun açık olsun ASELSAN
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Zulme ortak olduğunun farkında mısın?
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Dolarla ölçülen cehennem
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Erzurumspor Elese de Elense de Kutlu ve Ekibine Minnettarız
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva