ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Sokak hayvanları mercek altında
Sokak hayvanları mercek altında
Erzurum Halk Kültürü Derneği faaliyetlerine yeniden başladı
Erzurum Halk Kültürü Derneği faaliyetlerine yeniden başladı
Sekmen'den yerel kalkınma değerlendirmesi
Sekmen'den yerel kalkınma değerlendirmesi
ATAUNİV'den spora bilimsel destek
ATAUNİV'den spora bilimsel destek
Yangınzede Sağsöz: 'Sonuna kadar bekleyeceğiz'
Yangınzede Sağsöz: 'Sonuna kadar bekleyeceğiz'

Bünyamin Aydemir

Bir Kenti Katletmek
20 Haziran 2014 Cuma

Yine kente dair yazalım. Hatta bir “kentin katli” nasıl oluru örnekleyelim.

Erzurum’a ilgi duyan kalem erbabı herkes İbrahim Hakkı Konyalı’yı tanır.  Çok sayıda kentin geçmişi onun aktarımıyla bugüne taşınmıştır.  Kendisi Konyalı’dır.  Konya’ya ait bir katliamı şöyle dile getirir:

“12. Kolordu Kumandanı Konya'da sayısız tarihi ve mimari abidelerin katili olmuştur. Birçok cami, mescit, medrese, türbe, han, mektep, çeşme ve kabristan yıktırmış, yok ettirmiştir.

Bu gibi tarihi yadigarların yalnız müsamaha edilmeyip horlandığı zamanda değil, ayrıca Türk ve İslâm tarihinin kara lekesi gibi görüldüğü bir zamanda, Fahrettin Altay elinde bastonuyla Alaaddin Tepesi'ne çıkarak gözüne kestirdiği herhangi bir mimari abideye işaretle, 'yıkın bunu!' derdi.

Kimse de itiraz edemezdi.

Bunu sözde şehri imar kastiyle yapıyordu...

Bir gün Şerefeddin Camii’nin bitişiğindeki Şerefeddin Türbesinin yıkımına başlanmıştı. Paşa'nın emir ve kumandasıyla kazmalar ve kürekler faaliyete geçmişti. Bu Selçuklu devrinin mahruti kümbetli türbesi sanki yekpareleşmiş ve kayalaşmıştı.

Ben bu eski eser cellâdının gölgesi olmuştum. Onu takip ediyordum... Korkunç yıkım işi devam ediyordu. Mahruti kubbe erimiş, ikinci ve mescit kısmı yok olmuştu. Yıkım devam ederken, Selçuklu türbe mimarisinin o vakte kadar bilinmeyen bir hususiyeti ortaya çıkmıştı.

Cenazeliğe konan cesetlerin neşredecekleri kötü kokuları dışarıya atmak için mimar, tâ bodrum kattan itibaren hamam tüfekleri tarzında hava delikleri yapmıştı. Bu delikler bütün duvar içinden kümbetin üstüne kadar devam ediyordu. Bunları gördüm ve Paşa’ya da gösterdim.

Dinamitle devam eden yıkma işi bodrum kata gelmişti. Şerefeddin'in tabutu göründü. İçinde na'şı vardı. Belediyeciler çöp arabasıyla bu büyük Selçuklu'nun na'şını alarak bir çukura götürüp attılar. Ben yıkım işi başlarken Paşa’dan rica etmiştim: Paşam, bu türbe Konya'nın en eski Selçuklu eserlerindendir. Sahibi de Camiin ilk bânisidir. Cami yıkılmayacağına göre bu türbe de yıkılmasın!

Fakat ona kimse mâni olamazdı.”

 

***
Hasta bir ruh halini anlatıyor Konyalı. O yıllarda bunlar yapılmış, yapanlar yaptıklarıyla tarihin vicdanına teslim haldeler.

Tıpkı, Şam’da Selahaddin Eyyubi’nin mezarını tekmeleyen sadist general gibi. Ne diyordu;  “Ey Selahaddin dinle, haçlı seferi şimdi bitti! Biz yine geldik.”

Paşa’nın Selçuklu Sultanı’nın kabrini hallaç pamuğu gibi atmasıyla Fransız General’in yaptığı arasında zerre fark yok.

Aynı sakat anlayışın uzantıları, benzer bir eyleme imza atıyorlar. Bu hal ve failleri isim ve resim değiştirerek günümüze kadar uzanıyorlar.

Etrafına dikkatle bakan herkes tarihe saygısız onlarca yöneticiyle burun buruna gelecektir.

Sorsanız, tıpkı o günkü Paşa’nın söylediğiyle mukabelede bulunurlar.

“Şehri imar ediyoruz”.

Oysa gerçek tam tersidir, yaptıkları bir kentin katlidir.

Önceki yazımızda,  “Kentin hal dili”ni aktarmış, makam ve mekanların önemine işaret etmiştik.

Makamdan kasıt elbet, tarihi şahsiyetlerdir.

Onlar ebedi istirahatgahlarında iken bile, kentlerine hizmet ediyorlar. İsimleriyle, mezar taşlarıyla.

Bilene, anlayana!

Erzurum bu anlamda çok zengin bir kent. Her metrekaresine mührünü vurmuş abide isimler var. Kimi bir türbede, kimi isimsiz bir mahalde yatıyor. Çoğu aşikar olsa da, yeniden yazmak hatırlatmak lazım. Kim bilir, bilmeyen bir yönetici imar edeyim derken, kentin gerçek sahiplerini rahatsız eder.

Biz, üzerimize düşeni yapma ısrarındayız.

Yazarak, tekrarlayarak.

Umalım kulak veren de olur!

KAYNAK: http://www.gazetepusula.net/yazarlar/30/bir-kenti-katletmek_1683.html

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
ferda kalaba 21 Haziran 2014 Cumartesi  09:57

Güzel bir yazı erzurumdada konyayadada aslında ülkemizin her şehri böyle. kusura bakılmasın.

Yorumu oyla      8      5  
Karacoğlan 21 Haziran 2014 Cumartesi  09:56

Sizin bu dedikleriniz için oraları bilmek lazım, paşa dediğini konyayı ne bilir hele birde aklı yüksek binalarla gelişmeye takılmışsa o mezar tanırmı?

Yorumu oyla      7      5  
ikbal kaya 21 Haziran 2014 Cumartesi  09:55

Elinize sağlık!

Yorumu oyla      8      5  
şahset yusufgil 21 Haziran 2014 Cumartesi  09:54

Bünyamin Bey geçen yıl esat paşa mezarlığı yıkılmıştıda mezardan kemikler etrafa dağılmıştı, bir sene uğraşıp zor yaptırdık siz ne diyorsnuz. Konyada değil, erzurumda hemde bugün yapılıyor.

Yorumu oyla      9      5  
zakir 21 Haziran 2014 Cumartesi  09:53

Elinize sağlık hassasiyete davet güzel ama kulak var mı/?

Yorumu oyla      8      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM
YAZARLAR
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Aydemir’den Sert Uyarı: Siyaset Sokakta Değil, Sandıkta Yapılır
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Hızlı Tren Haritasında Büyük Bir Boşluk: Erzurum
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Ateş nereden tutuşuyor?
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Erzurum’da Tarih Yürüyüşü yahut 3 Temmuz’un Sırrı
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Yüce kitabımız Gölgesinde
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Sıkıntının Sıkıntısı
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva