Huzur, birlik ve barış..

Bugünlerde en çok özlediğimiz şeyler.

Gittikçe parçalanan dünyada sadece memleketler değildir parçalanan…

Aileler,ümitler ve gelecek yarınlar da parçalanıyor.

Duygular parçalandıkça kardeşlik ve toplumsal dayanışma da yara alıyor.

Duygusal kopuşa doğru sürükleniyoruz her geçen gün.

Binlerce yıldır bu topraklarda barış ve kardeşlik içinde yaşadık.

Yine yaşamak istiyoruz.

Ama ters giden birşeyler var.

Bizi bizden koparmak isteyenler var.

Ruhumuzu kirleten içimizdeki şeytanı kovmanın zamanı gelmedi mi?

Yeni bir yıla girerken yeni umutlar,güzel şeyler ve daha az gözyaşı istiyoruz.

Bu coğrafya barışın, kardeşliğin ve güzelliklerin konuşulduğu bir yer olmayı hak ediyor.

Çünkü saygı,sevgi, gelenek,görenek ve kültürler önce bu kadim coğrafyada doğdu ve dünyaya yayıldı.

Yeni yıla girerken, ırkçılığı reddeden, ömrünce kardeşliği öne çıkaran İstiklal şairimiz Mehmet Akif’i vefatının 79. yılında rahmet ve minnetle anıyor, yeni yılın tüm dünayaya ve ülkemize barış getirmesi dileğiyle, yazımı şairin şu anlamlı mısralarıyla bitiriyorum.

Görmüyor gittiği yanlış yolu, zannım, çoğunuz,

Size rehberlik eden haydudu artık kovunuz!

Bunu benden duyunuz, ben ki evet Arnavudum…

Başka bir şey diyemem… İşte perişan yurdum!..”