Ülkü Ocakları’nda Malazgirt kutlaması

Ülkü Ocakları’nda Malazgirt kutlaması 1071 Malazgirt Zaferinin 934.cü yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Ülkü Ocakları Erzurum İl Başkanı Zekai Kaya, “Büyük Türk milletinin Dünya tarihine altın harflerle yazılmış çok büyük ve şanlı bir geçmişi vardır.” dedi. Türklerin tarih boyunca pek çok kahramanlıklar gösterip, büyük zaferler kazandığını vurgulayan Kaya, “Bu zaferler sadece Türk milletinin tarihini değil aynı zamanda dünya tarihini de etkilemiş, önemli gelişmelere yol açmıştır. Öyle zamanlar gelmiş ki çağ kapatıp çağ açmışız. Elde ettiğimiz zaferlerden biri de Büyük Türk Milletinin Anadolu’ya geçişini sağlayan Büyük Türk Milletinin onur ve övünç hareketlerinden biri olan 1071 Malazgirt Savaşı’dır. Malazgirt Meydan Savaşı, Büyük Selçuklu İmparatorluğu ile Bizans imparatorluğu arasında meydana gelmiştir. Bu meydan savaşının diğer yapılan savaşlara göre en büyük özelliği savaşa katılan her iki imparatorluğun başında İmparatorların oluşudur. Büyük Selçuklu İmparatorluğunun başında Büyük Komutan Sultan Alparslan, Bizanslıların imparatoru ise Romen Diojen vardı. Bizans imparatorunun tek amacı çok büyük güç olarak gördüğü Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. Bu nedenle Türk yurtlarını ele geçirmek amacıyla iki yüz bin kişilik büyük bir ordu ile Doğu Anadolu'ya doğru ilerledi. Bunu haber alan Büyük Selçuklu Hükümdarı Sultan Alparslan, Türk ülkelerini Bizanslıların saldırısına karşı korumak ve tarihi bir fırsat olarak gözüken Türk Milletinin Anadolu’ya Girişini sağlamak için ordusu ile birlikte Doğu Anadolu'ya hareket etti. İki ordu Malazgirt'te karşı karşıya geldi. Büyük Komutan Sultan Alparslan, kan dökülmesini önlemek için önce Bizans imparatoruna elçi göndererek Türk Milletinin barıştan yana olduğunu bildirdi.Ancak ordusunun büyüklüğüne güvenen ve Büyük Türk Ordusunun sayıca çok az olduğunu gören ve savaşı kesin kazanacağına inanan Bizans İmparator Romen Diojen, Sultan Alparslan’ının tarihi barış davetini kabul etmedi.” şeklinde konuştu. “Bizans ordusu iki yüz bin kişi, Türk ordusu ise Bizans ordusunun dörtte biri kadar olan elli dört bin kişi idi.” Diyen Kaya, “Tarih, 26 Ağustos 1071 Günlerden Büyük Türk Milletinin en kutlu günü olan Cuma günü idi. Sultan Alparslan ve ordusu hep birlikte Cuma namazını kıldılar. Cuma namazından sonra Sultan Alparslan, büyük Türk Ordusunun karşısına geçerek -«Kumandanlarım, askerlerim! Biz ne kadar az olursak olalım, onlar ne kadar çok olursa olsunlar, daha fazla bekleyemeyiz. Bütün Müslümanların minberlerde bizim için dua ettiği şu saatlerde kendimi düşman üzerine atmak istiyorum. Ya muzaffer olur gayeme ulaşırım, ya şehit olur cennete girerim.» diye tarihi konuşmayı yaptı. Büyük bir inançla söylenen bu heyecanlı sözlere karşı büyük Türk ordusu hep bir ağızdan; «Ey Yüce Sultan! Her zaman senin emrinde ve seninle olacağız, nereye gidersen oraya gideceğiz.» diye haykırdılar. Sultan Alparslan üzerine kefen olarak giydiği beyaz elbise ile Düşmana hücum etmeden önce son söz olarak askerlerine hitaben; “İşte şehitlik kefenim, savaş meydanında ölürsem beni bu elbise ile gömersiniz.” diyerek Türk Ordusu hücum emri verdi. Cuma günü öğleden sonra başlayan savaş akşam üzeri sona erdi. Tarihin en büyük meydan savaşlarından biri olan Malazgirt savaşı Türk ordusunun kesin galibiyeti ile sonuçlandı. Yüce Allah’ın Takdiri, Büyük komutan Sultan Alparslan’ ın üstün savaş taktiği ve Büyük Türk Askerinin cesaret ve kahramanlığı sayesinde elli dört bin kişilik Türk ordusu, kendisinden kat kat fazla olan Bizans ordusunu kısa zaman içerisinde ağır bir yenilgiye uğratmış ve Dünya tarihine altın harflerle yazılacak olan büyük bir zafer kazanmıştı. Bu savaşta Bizans imparatoru Romen Diojen esir alınmış, esir düşen İmparator Romen Diojen savaşın galibi Büyük Türk hakanı Sultan Alparslan'ın huzuruna çıkarılmıştı.. Sultan Alparslan esir düşen imparator Diojen’e: "Zaferi sen kazansaydın bana ne yapardın?" dediğinde imparator Diojen; Bir fırın hazırlatıp sana çok kötü davranacaktım" diye cevap verdi. Buna karşı bu büyük zaferin Muzaffer komutanı Sultan Alparslan, Diojeni affederek ve yanına muhafızlar vererek onu memleketine gönderdi. Sultan Alparslan bu emsalsiz davranışı ile insanlık âlemine çok önemli bir ahlâk dersi vermiş, Büyük Türk milletinin Yüce yaradan tarafından bahşedilen üstün vasıflarını göstermiştir. “ diye konuştu. Anadolu kapılarını Türk milletine açan Malazgirt zaferinin, dünya tarihinin en önemli olaylarından biri olduğunun altını çizen Zekai Kaya, sözlerini şöyle noktaladı:s “Bu zafer, hem Türk yurtlarını düşman tehlikesinden kurtarmış, hem de Anadolu topraklarının ebediyen Türk Milletinin Egemenliğinde bir Türk İslâm ülkesi olmasını sağlamıştır. Büyük Malazgirt Zaferinin 934.cü yıldönümünü kutlamayı bizlere nasip eden Yüce mevlaya şükürler olsun. Büyük Türk Milletinin bölünmez bütünlüğünü korumak için canlarını fedan eden tüm Şehitlerimize Yüce Mevladan rahmet diliyorum.Ruhları Şad Makamları Cennet olsun. Yüce yaradan Büyük Türk Milletini Korusun ve Yüceltsin.”