İHD'ye tarihten cevap:

İHD'ye tarihi cevap: Mezalim GerçeğiUnutturulamaz Aşkale Kaymakamı Zeyit Şener ve Belediye Başkanı Ahmet Yaptırmış hakkında “Ermeni düşmanlığını körüklemek” iddiasıyla suç duyurusunda bulunan İnsan Hakları Derneği İstanbul Şube Başkanlığı’na yanıt tarihçilerden geldi. TARİH GERÇEKLER SAKLANAMAZ Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nden Araştırma Görevlisi Ömer Erden, “Ermenilerin kendi yalanlarını dünyaya unutturmamak için her yola başvurdukları bir dönemde, kimse Türk Toplumu’ndan kendisine yapılmış olan mezalim ve soykırım gerçeğini unutmasını bekleyemez.” dedi. İNSAN HAKLARI DERNEĞİNE TEPKİ İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunan İstanbul İnsan Hakları Derneği eski Başkanı Eren Keskin’in; “Ermeni meselesini tarihçilere bırakmak gerek” şeklindeki sözünü anımsatan Erden, “Bu konunun tarihçilere bırakılması gerekliliğini ileri süren İnsan Hakları Derneğine cevap vermeyi mesleki bir sorumluluk olarak görüyoruz.” diye konuştu. ANADOLU ERMENİLERİN YAPTIKLARI ZULÜM İZLERİNİ TAŞIYOR Anadolu’nun birçok bölgesinde, özellikle Erzincan Erzurum ve Kars’ta olduğu gibi Aşkale ve çevresinde de Ermeniler tarafından Müslüman ahaliye insanlıkla bağdaşmayacak katliamlar yapıldığını vurgulayan Araştırma Görevlisi Erden, “Özellikle Bayburdlu Arşak isimli Ermeni ve adamlarının Aşkale’de yaptıkları katliamları kimse gözardı edemez. Tiflis’deki Taşnak Ermeni Başkanlarının yaptıkları soykırım planları doğrultusunda Aşkale Kasabasında yapılan bu katliamlar tüyler ürperticidir. Bayburd-Aşkale, Tercan Aşkale ve Aşkale Ilıca’daki Hitlervari kırımların sorumlusu Ermenilerdir. Bu katliamlarla ilgili arşivlerimizde çok sayıda belge bulunduğu gibi, bölgede yapılan 1986 sonrası kazılarla ve özelikle bu dönemde bölgede görev yapan ve katliamlara şahit olan yabancıların hatıralarıyla ispatlanmıştır.” şeklinde konuştu. İHD’YE KARABEKİR PAŞA’NIN MEKTUBUYLA CEVAP… İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’ne, Kazım Karabekir Paşa’nın 3. Ordu Kumandanlığı’na gönderdiği 3 Şubat 1918 tarihli yazısıyla verilecek cevabın, gerçeklerin tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilmesi anlamında yeterli olacağına işaret eden Erden, “Kazım Karabekir Paşa, kaleme aldığı bu yazıda: ‘Ermeni eşkıyası Erzincan ve civarında irtikap eyledikleri (işledikleri) ve yirminci asır medeniyetiyle Kabil-i telif olmayan envai (bağdaşmaz- çeşitli) hunharlıklarıyla Aşkale’den Erzurum istikametine tard olundukları (sürüldükleri) ve çok daha aşkınını (fazlasını) yaparak engizisyon mezalimine rahmet okutmuşlardır.’ diyerek, Aşkale ve civarındaki mezalimin boyutunu ifade etmiştir” diye konuştu. KARABEKİR PAŞA’NIN TARİHİ TESPİTLERİ Ömer Erden, Kazım Karabekir Paşa’nın, aynı mektubatında şu ifadeleri kullandığını kaydetti: “Merdiven köyünde 45, Aşkale’de 17, Tilki Tepesi’nin iki kilometre güneyinde haritada ismi yazılı olmayan Cinis Köyü’nde 600 küsuru zükur ve inâs (erkek ve kadın) nüfustan on üçü müstesna olmak üzere mütebakisi ihrak edilmek (geri kalanı yakılmak) ve süngülenmek ve hamile kadınların karınları yarılarak çocukları kucaklarına verilmek suretiyle şehit edilmiş olduğunu arz eylerim.” TÜRK TOPLUMU DÜŞMANLIKLARI KÖRÜKLEMEZ Türk toplumunun, Ermenilere karşı tarihin hiçbir döneminde düşmanlığı bulunmadığına vurgu yapan Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nden Araştırma Görevlisi Ömer Erden, sözde Ermeni soykırımının inkar edilmesinin bile bazı ülkelerde yasaklandığı bir dönemde, Aşkale’deki mülki amir ve yerel idarecileri suçlamanın haksızlık olduğunu dile getirdi. Erden, kurtuluş törenlerinde sergilenen temsili gösterinin, geçmişte yapılan mezalimin yanında çok hafif bile kaldığını anlatarak, Aşkale’de yaşanan hunharca katliamın diğer belgelerine de değindi. Erden, Aşkale Nahiyesi Müdiri’nin, Erzurum Vilayet-i Celilesi Canib-i Şamisi’ne başlığıyla yazdığı 343 numaralı mektupta, bölgede yapılan katliamın ayrıntılarıyla aktarıldığını anlattı. İşte o mektup: “Erzurum Vilayet-i Celilesi Cânib-i Sâmîsine Devletlü efendim hazretleri Fî 13 Teşrin-i Evvel sene 1336 tarih ve 8936/679 Numaralı mahrem işâretli irâdelerinin aîza –i cevâbiyesidir. Ahvâl-i zâilede ve hûdud dahilinde Cinis kariyesinde yüz elli hâne, Karahasan’da kırk beş, Topalçavuş’da yüz, Aşkal’a’da/Aşkale iki yüz, Pertin’de yüz yirmi, Karabıyık kâmilen Ermeniler tarafından tahrib olunmuştur. Nâhiye merkezinde otuz bir, Cinis’de altı yüz elli, Merdiven’de elli sekiz, Persor’da on, Karahasan’da dört, Yeniköy’de yüz, Topalçavuş’da on, İrgemansur’da otuz nüfusun katli’ama uğradığı, A’ileleri Ermeniler tarafından şehid edilen ve tarafımızdan toplattırılarak i’aşe ettirilen çocuklar bulunmadığı, Ermeni ve rum çocukları olmadığı, İşbu fecâyi’in üç yüz otuz dört senesi zarfında Ermeniler tarafından îkâ olunduğu ve hududa bu’diyeti hasebiyle bu sene zarfında zarar-dide a’ileler bulunmadığı maruzdur. Ol bâbda emr ü ferman hazret-i men-lehü’lemrindir. (Fi 28 Teşrîn-i Evvel 1336- Aşkal’a/Aşkale Nahiyesi Müdiri- Başbakanlık Osmanlı Arşivi HR. SYS. 2878/54)”