ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
KUDAKA'dan Çat çevre projesine destek
KUDAKA'dan Çat çevre projesine destek
Türkiye FAO Konseyi üyeliğine seçildi
Türkiye FAO Konseyi üyeliğine seçildi
Gökyüzünde istikrar
Gökyüzünde istikrar
Memişoğlu: Seferberlik başlatıyoruz
Memişoğlu: Seferberlik başlatıyoruz
Kacır: Milli gelirimizi 1,3 trilyon dolara yükselttik
Kacır: Milli gelirimizi 1,3 trilyon dolara yükselttik

Zülküf Usanmaz

Dünya Barış Günü: Bir Eylül-1
12 Eylül 2010 Pazar

Ramazan ayı, ardından  bayram derken, sesiz sedasız dünya barış günü olan bir eylülü gözden kaçırdık. Dünyada barışı veya dünya barışını çok önemsediğim için bu konuyu siz değerli okuyucularımın bilgisine gücüm yettiği kadar sunmadan geçiştirmek istemedim.

İnsanlık hayatında barış önemli bir olgu..Gönül ister ki barış günü dünyada bir gün değil,yılın her günü olsun..Barış günü formalite olarak değil, gerçekten barışın bütün dünyada hakim olduğu gün ve günler olsun ama değil..!

Neden formalite olarak diyorum, çünkü barış ilan ettiğimiz günde bile, kim bilir dünyanın değişik coğrafyalarında kaç kişi kavga sonucu veya savaşlar sonucu hayatını kayıpetmiş olacaktır. Barış gününde kavgayla, çatışmayla bir kişinin burnu bile kanasa, buna formalite olarak barış günü demek zorunda kalmıyor muyuz ?

                      BARIŞI KALICI YAPMAK..

            Barışı sağlamak ve hakim kılmak için toplumların tabanlarına barış bilincini yaymak ve oturmasını sağlamak lazım..Bu da ulusal ve evrensel düzeyde düzenlenecek  dizi dizi etkinliklerle ancak yerleşebilecek.

İsterseniz müzik festivallerinden işe başlayın büroşör dağıtımına kadar, televizyon ve radyo kanallarından tutun yerel, ulusal ve küresel gazete, dergi ve diğer yayın organlarına kadar her türlü enstrüman ve materyal kullanılarak görsel ve işitsel sunumlarla barışa hizmet etmek ve barışı yeryüzünde kalıcı ve hakim kılmak mümkün..

               BARIŞ HAYATIN VAZGEÇİLMEZİDİR

            Barış, herkese lazım.. Dünyada yaşayan her bireye, her millete ve her devlete hatta dünyadaki bütün insanlık alemine lazım mı lazım..Tıpkı hayatımızı ayakta tutan su gibi, ekmek gibi, hava gibi hatta güneş gibi..Barışı tesis etmek sadece bir gönül ve gönüllü işi olmaktan çıkarılmalı..Devletlerin, devletlerin kurdukları kuruluşların sürekli ve organizeli işleri olmalı..Barış sadece lafla sağlanamaz, eskilerin " amel " dedikleri eylemli uygulama gerekli uygulama..

Yoksa, birçok yazımda vurgulamaya çalıştığım şu husus hep yaşanmaya devam eder:Yer yüzünde yaşayan insan kadar, şimdiye dek insan öldürülmüş..O da , 10 milyar kişi civarında..

BARIŞI ENGELLEYEN FAKTÖRLER

Barışın tesis edilmesini ve yeryüzüne hakim kılınmasını engelleyen birçok faktör var. Bunların içinden göze çarpan en önemlilerinden birkaç tanesini öne çıkarıp sunmaya çalışalım

                       1- KUVVETLİ-ZAYIF ÇATIŞMASI

Tabiattaki canlılar arasında kuvvetlinin güç bakımından daha zayıf olanı yem olarak kullandığı, fırsat doğdukça hayat hakkı tanımadığı hususunu net olarak biliyoruz..Bunu çok açık biçimde insanlığa sunumu yapılan hayvanat alemine ait belgesellerde görüyoruz :Aslanın ceylanı yakalayıp parçalaması, su kenarına yanaşan hayvanların timsahlar tarafından parçalanıp diri diri yiyilmesi gibi...

Ama bu doğa kanunu hayvanlar içindir. Bunu engellemenin herhangi bir yolu da yoktur. Çünkü hayvanlara barış dersi verilmesi  ve hayvanların hayvanseverlik konusunda eğitilmesi gibi bir lükse insanlık alemi en az şimdilik sahip değil..

Asıl sorunumuz insan.. Önemli olan İnsanlarda kuvvetlinin zayıfı  ezmemesi için öğretiler geliştirmek lazım..Bunun için bir takım ilahi ve beşeri müeyyideler var : En başta dinler ve  kuralları, ahlak sistemleri ve kuralları, gelenek ve görenekler, modern toplumlarda ulusal hukuk ve uluslararası hukuk  ile hukukun cezalandırıcı kuralları bu müeyyidelerden sadece bazıları....

            Bütün bu sistemler, insanlık aleminde güçlü güçsüz ayırımı yapmadan bütün insanlar arasında adaletin, eşitliğin, hak ve hukukun  tesis edilmesi için konulmuş ilahi ve beşeri kurallardır. Gördüğümüz gibi bu müeyyideler bile bu güne kadar yeterli olamamış..

                                                                                ( devamı haftaya)

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Hızlı Tren Haritasında Büyük Bir Boşluk: Erzurum
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Ateş nereden tutuşuyor?
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Erzurum’da Tarih Yürüyüşü yahut 3 Temmuz’un Sırrı
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Yüce kitabımız Gölgesinde
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Sıkıntının Sıkıntısı
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Yapay Zeka'ya yazdırıp "Ben yazdım" demek!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva