ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
FETÖ hükümlüsü yakalandı
FETÖ hükümlüsü yakalandı
İl Tarımdan yangın bilgilendirmesi
İl Tarımdan yangın bilgilendirmesi
Büyükşehir Damal’da halk ekmek fırını açtı
Büyükşehir Damal’da halk ekmek fırını açtı
Hurufat Baskı Müzesi Özel Müze statüsü kazandı
Hurufat Baskı Müzesi Özel Müze statüsü kazandı
Erzurum MEM’de Ekici dönemi
Erzurum MEM’de Ekici dönemi

Ahmet Göksan

Değerin Barışı
29 Temmuz 2025 Salı

Değişik sıkıntılardan geçen adamız 66 yıl önce Kıbrıs Cumhuriyeti ismi ile 19 Şubat 1959 tarihinde imzalanan antlaşmalarla kuruluyordu. Adadaki iki toplumun siyasi eşitliğine dayalı olarak kurulan bu yapı savaşı andıran çarpışmalardan sonra yıkılıyordu.

Halen çevremizde yaşanan kırımlarla karşılaştıracak olur isek savaşta olduğu kırımları yaşadığımızın da unutulmaması ve unutturulmaması gerekiyor. Bu nedenle yakın tarihimizi de unutmamış olacağız. Yaşananları öğrendiğimiz takdirde Barışın ne kadar değerli olduğunu da silinmemek kaydı ile belleğimize de kaydetmiş olacağız. 

Çevremizde yaşanan kırımların özellikle eski İngiliz sömürgelerinde yaşanıyor olması sizlere düşündürücü gelmiyor mu? Son olarak Pakistan ile Hindistan arasında yaşananların tarihi Filistin topraklarında ve Kıbrıs’ta yaşananları bu çerçevede değerlendirmek gerekiyor. Özellikle Filistin’deki kırımların daha uzun sürede sürgit edecek olması bölgede bulunduğu bilinen yeraltı doğalgaz ve petrol yataklarının olmasını savaşın tetikleyicisi olarak okumak gerekiyor. Kıbrıs’taki İngiliz üslerinden de alınan destekler bölgenin uzun süre ile savaş ve çatışma dönemi olmaya adaydır. 

İngiliz sömürge yöneticilerinin kışkırtması ile adanın bölünmesine katkı verenlerin şimdilerde adayı yeniden birleştirmeye çalışıyor olmaları anlaşılır olmanın ötesindedir. 1968 yılında Beyrut’ta başlatılan aracılar aracılığı ile konuya çözüm bulma çabası boşlukta sallandığı için kısa süre sonra terkedilerek yeni yöntemle yola devam şekline dönüştürüldü. Dönüşüm sonrasında başlatılan süreçte adanın konuşulmadık konusunun kalmadığı noktaya evrildi.

Bugüne değin gelmiş geçmiş bütün BM Genel Sekreterlerinin isimleri ile ortalıklara atılan çözüm önerileri de boşlukta sallanmaktadır. Bütün çabalara karşın sonuç alınamaması üzerine BM Genel Sekreteri Antonio Guterres çıkış yolu ararken konunun çözüme belki katkısı olabilir diye Kişisel Özel Temsilcisi olarak Maria Angela Holguin’u müzakerelerin başlatılması için aday gösterdi. Holguin yaptığı çalışmalardan sonra acı gerçekle yüzleşerek taraflar arsında müzakerelerin devam edebilmesi için ortak zeminin olmadığını söylüyor.

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı nedeniyle konuşan (Her zaman konuşuyor) OrtodoksKilisesinin başındaki kişi Yeoryios “Kıbrıs Türklerine bir metre karelik toprak verilmemesini istiyor ve Türkiye’nin çözüme zorlanması gerekliliğini belirtiyor. Rum siyasi partilerinin de benzer doğrultuda açıklamalarda bulunuyor olmaları çözüme ne kadar uzak olduğumuzun da göstergesi oluyor. Bunlarlayetinmeyenler koro halindde iki bölgeli iki toplumlu siyasi eşitliğe dayanan Federal BM kararlarına uyulmasını istiyorlar.

Dillerine pelesenk olan bu yapının uygulanmasına engel koyanların da aynı kişilerin olması adadaki çözümsüzlüğü tetiklemektedir. Kıbrıs Türklerinin uzlaşmadan yana olmadıklarını söyleyenlere Glafkos Klerides’in anılarını okumalarını önermek gerekiyor. 1968 yılında Beyrut’ta başlayan görüşmelerin neden tıkandığını da öğrenmiş olacaklardır.

Kıbrıs Barış Harekâtının 51. Yılında şehitlerimizi her geçen gün artan sevgi ve saygı ile anarken gazilerimize de esenlikler diliyoruz. Askeri alanda gösterilen başarının ekonomik alanda da gösterileceğine inanıldığı takdirde Kıbrıs Türklerinin yollarının esenlik ve mutluluklara açık olacağını da kaydetmek gerekiyor. Yüce Atatürk’ün de Türkiye Cumhuriyetini kurarken askeri başarıları ekonomik kararlarla bugünlere ulaştırdığının da unutulmaması gerekiyor mu ne… 

Adada gerçekten çözüm ve barış isteniyorsa öncelikle BMGK tarafından alınan 186 – 541 ve 550 sayılı kararların ya kaldırılması ya da güncellenmesi gerekirken Rumların da Türkleri görmezden gelen kararlara imza atmalarının barışın ve çözümün anahtarı olmayacağının da unutulmaması gerekiyor. 

SEVGİ ile kalınız…

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Değerin Barışı
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Ruhsal körlük, dijital çağın yeni ilkel hali
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Çamur at, yanına kalsın mı?
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Tost Adaleti ve Diğer Küçük Hesaplar
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Medeniyet mi dediniz?
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Teşekkür Vefadır: Büyükşehir ve Palandöken Belediyesi
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
ERZURUM
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva