Barış için ilk engel olarak gördüğümüz "Kuvvetlinin zayıf olana güç kullanması "faktörünü geçen haftaki yazımızda açıkladık.Şimdi kaldığımız yerden devam ediyoruz..
MEVCUT DURUM
Önce dönüp bir dünyamıza bakalım ; Kuvvetli olan zayıfı eziyor mu ? Eziyor.. Afrika ormanlarındaki aslanın ceylanı parçalaması gibi kuvvetli devletler, zayıf devletleri parçalayıp yem olarak kullanıyor mu ? kullanıyor.. Bunun aksisini iddia eden bir Allah'ın kulu çıkar mı ? Çıkmaz..
Veya güçlü devletlerin isteklerine boyun eğmeyen zayıf devletlerin dururumu aslanla ceylandan farklı mı ? Değil.. ABD ve müttefiklerinin Afganistan'a, Irak'a askeri güç kullanması aynı şey değil mi ?Aynı..!
Bir de güçlüler,Zayıf ülkelerde kaos yaratırlar kaos.. :Sadece ismen geçeceğim şu ülkelerdeki din çatışmasını,mezhep çatışmasını ve etnik çatışmalarını veya menfaat çatışmasını göz önüne getirin..! Sadece bu gün için de değil..Hem de dünden bu güne kadar yanı tarih boyunca bir dikkat edin..! Irak, İran,Afganistan, Pakistan,Bangladeş, Hindistan, Somali, Ruanda, Haiti,Uganda,Filipinler Endonezya,Mısır,Cezayir,Suriye,Türkiye, baştan başa Balkan ülkeleri,Kafkasya ve Orta asya ülkeleri gibi örnekleri göz önüne getirin aynı manzarayı görürsünüz..!
Her birisinde yaşanan şiddet,katliam,bunalım,işkence bu kaos tiyatrosunun birer sahnesinden ibaret değil mi ? Bu tiyatroyu oynatan ve kaos estiren de hep aynı aktörler değil mi,yanı dünya güçlüleri değil mi ?
İşte Onlar..!.Amerika, İngiltere, İspanya, Fransa gibi " G- 8'ler"i oluşturan devletler bu işin baş aktörleri .. Bu ülkelerin başkanları ,başbakanları özel olarak ülkelerinin başına getirilirler..Daha önemlisi uluslararası bankerler, petrol baronları, ilac kartelleri ve uluslararası büyük şirketler de bu güçlülerin emrinde. Ya Birleşmiş Milletler, Dünya Bankasi, IMF, Dünya Sağlik Örgütü gibi teşkilatlara ne oluyor ?Bunlar da maalesef kuvvetlinin yanındalar..
Dünya barışı ve güvenliği için kurulmuş bir çok örgüt var ama, kuvvetliler zayıflara saldırırken bu kuruluşlardan izin bile almazlar..
GELİR DAĞILIMI ADALETSİZLİĞİ
Barışın önündeki en büyük engellerden birisidir gelir dağılımı..Çok kısa bir cümleyle ifade etmek istiyorum :Dünya nüfusunun yüze 10'u dünya gelirinin yüzde 80'nine sahip..Nüfusun yüzde 90 ise,dünya gelirinin sadece yüzde 20'sine sahip..Bu tablonun yorumu tamamen siz okuyucularıma ait olsun isterim..Hanı "Birisi yer,birisi bakar.Kıyamet ondan kopar" diye bir ata sözümüz var..Bu işin kıyameti aslında Fransız ihtilaliyle koptu,Bolşevizm ihtilaliyle koptu.Bu sefer bakalım nasıl kopacak..?
MACARAPEREST DİKTATÖRLER
Dünyayı Ve Ükelerini kana bulayan maceracı diktatörler de dünya barışının önünde başka bir engel teşkil ederler. Bunlardan birkaçını örnek olarak verelim isterseniz..!
*Adolf Hitler : Tarihin en kanlı diktatörlerinden biri. 1934'te Almanya’nın başına geçti.Irkçılık saplantısıyla 2.Cihan savaşının çıkmasına neden oldu, dünya barışını bozdu ve bütün dünyaya büyük acılar yaşattı.Savaşı kayıp edince de Berlin'de saklandığı sığınıkta eşi Eva Braun ile birlikte intihar etti.
* Joseph Stalin :30 yıldan fazla Rusya’nın başında Kremlin sarayında komünizm diktatörlüğünü yaptı.Yaklaşık 35 milyon insanın doğrudan veya dolaylı olarak katili oldu ,milyonlarca insana işkence yaptırdı ve sürgüne gönderdi..Stalin 5 Mart 1953'de beyin kanamasından öldü.
*Benito Mussolini :Avrupa'nın en korkunç diktatörlerinden biri.. Faşist baskılarla hem kendi halkına hem de işgale kalkıştığı ülkelerin halklarına her türlü eziyeti çektirmekten geri durmadı.Her türlü baskı ve sansürü uyguladı. Sonunda sevgilisi Clara Petacci ile birlikte 28 Nisan 1945'te İtalyanlı savaşçılar tarafından öldürüldü.
*Slobodan Miloseviç :Balkanları kan gölüne çevirdi ,savaş suçu işledi. Lahey'deki mahkeme tarafından yargılandı.Yugoslavya'nın eski devlet başkanı olan bu diktatör,11 Mart 2006'da hücresinde kalp krizi geçirerek öldü.
*Nikolay Çavuşesku :Korkunç bir diktatör.. Halk açlıktan kıvranırken o, lüks ve ihtişam içindeydi.Diğer diktatörlerin yaptıklarını yaptı.Ölümle,işkenceyle,sürgünle yoğun baskı kurdu.Sonunda Timaşvar'da gösteri yapan halkın üzerine ateş açtırdı.Burada başlayan devrim hareketi büyüdü ve başarılı oldu. Çavuşesku, 25 Aralık 1989'da kaçmaya çalıştığı karısıyla birlikte bir tankın içinde ele geçirildi ve kurşuna dizildiler.
Daha birçok zalim ve diktatör sıralayabiliriz :Portekiz'de Salazar'ı,İspanya'da Franko'yu,Çin'de Zedong'u,K.Kore'de Sung'u,Uganda'da Amin'i,Zaire'de Seko'yu,Kamboçya'da Pot'u,Liberya'da Taylor'u, Panama'da Noriega'yı ve Irak'ta Saddam gibi daha bir çok diktatörü listeye dahil edebiliriz...
ONLAR…..
Devletlere lider olunca kendi halklarına zülüm ettiler,öldürdüler,öldürttüler,akla hayale sığmayan işkenceler uyguladılar.Amaçları kendi tahtlarını korumaktı.Zulümle işkenceyle ne kadar şiddet estirirlerse makamları o derece sağlam olacak sandılar.Ama yanıldılar.Çünkü zülüm abat etmez..Nitekim hepsinin sonu hüsran oldu hüsran..
Başka gezegenlere ve dünyalara ihtiyacımız yok..Bu gezegen hepimize yeter..Yeter ki insan gibi barış içinde yaşamasını bilelim..