MUAMMER Cindilli, ETSO seçimlerinin ertesine rastlayan 21 Mart 2005 tarihli yazımıza misafir olmuş.
Bakın neler yazmışız o yazımızda?
* * *
MUAMMER Cindilli; (seçim öncesi) yaptığı konuşmalarda her ne kadar “son derece ihtiyatlı ve ölçülü sözler” sarf etmiş dahi olsa, ve hatta bütün bu sözlerini kendisinin “kurtarıcı” olarak görülmemesini sağlamak adına yapmış dahi olsa, yine de gelişmelerin hiç de böyle olmayacağını tahmin etmek zor olmasa gerek.
Çünkü…
Muammer CİNDİLLİ, sıradan bir Erzurumlu değildir:
Kimilerine göre, “sevilen biri”dir.
Kimilerine göre, iyi bir “danışman”dır.
Kimilerine göre, iyi bir “reis”tir.
Kimilerine göre, iyi bir “hatip”tir.
Kimilerine göre, iyi bir “işadamı”dır.
Kimilerine göre, “zenginsever”dir.
Kimilerine göre, “karizma sahibi”dir.
Kimilerine göre, safi “hava”dır.
Kimilerine göre, “fikir adamı”dır…
Velhasıl, -kabul edelim veya etmeyelim- o birçok kimse için “odak”tır.
Girmiş olduğu yarışı kazanmasından ziyade sonuçlardaki “açık ara” da, bunun emarelerinden biridir.
Muammer CİNDİLLİ, ETSO Başkanlığına talip olmakla büyük bir sınava girmiş; birinci etabı da kazanmıştır.
Sıra ikinci etaptadır.
Ya “beklentilere cevap verebilecek seviyede” başarılı bir performans sergileyecek; ya da “odak” olmaktan günbegün uzaklaşacaktır.
“Çıta yüksek!”
Hem de oldukça yüksek!
Muammer CİNDİLLİ; ne Erzurum’da “tanınmamış-bilinmemiş”ler arasından, ne de Erzurumluyu “tanımayan-bilmeyen”ler arasından Erzurum’u temsille görevlendirilmiş “ötekiler”den biri değildir.
Bu yüzden…
“Kıyas” edilirken de, ötekilerin performansı referans alınmayacaktır.
Başarılması zor bir sınav, onun ki.
Allah yâr ve yardımcısı olsun!
* * *
MUAMMER Cindilli ETSO Başkanı olarak görev yapmış olduğu dönemde başarılımıydı değimliydi, hep tartışılacaktır.
Ama…
“Görevden ayrılış biçimi” asla tartışılmayacak; bilakis hep konuşulacak ve “örnek” olarak gösterilecektir.