Sarkıtlarla ilgili dün yazdıklarımızdan sonra bazı serzenişler oldu…
Belediyelerin konuya eğildiklerini ama sonuç alamadıklarını söyleyenler …
Kamu kurumlarına gönderilen yazıları hatırlatanlar…
İşi sadece yöneticilere ihalenin kolaycılık olduğuna vurgu yapanlar…
En nihayetinde de, bilinç düzeyi düşük vatandaşın asıl problem olduğunun altını çizenler.
Hepsi doğru…
Tamamı haklı…
Ancak…
Biz de haklıyız…
Sorun çok çetrefilli değil…
En sıradan insanın dahi anlayabileceği basitlikte…
Kar yağıyor; eriyen kar buza dönüşüyor…
Çatılardan sarkınca da, bir şekilde ya araçları pert ediyor yahut insanlarımızın ölümüne, yaralanmasına sebep oluyor…
Bu kadar açık ve anlaşılabilir bir durum.
Çözüm teklifimiz de öyle…
Dediğimiz neydi…
Kar ve buz eritme sistemlerinin değişik onlarca tarzı geliştirilmiş, bunlar araştırılsın ve en uygunu şehirdeki her çatıya mecburen uygulatılsın!
Hepsi bu…
Örnek de verdik…
***
Bunun neresinde belediyelere yüklenmek var…
Tam tersi…
İşlerini kolaylaştıracak yöntem öneriyoruz…
Elbet vatandaşın da bilinçli olması şart…
Ama, onu da yine toplumun önünde yürüyenler yapacaklar..
Başta Belediyeler…
Yazı çıktıktan sonra arayanlardan bir kısmı da farklı çözüm önerilerinden bahsettiler…
Bir dostumuz ise…
İşyerinin hemen karşısında bulunan bir kamu kurumunu örnek gösterdi…
Toprak Mahsulleri Ofisini…
Dün özetlediğimiz sistemi onlar çatılarına kurmuşlar…
Zerre kadar ne kar ne buz tutuyor…
Eriyen ve su halinde borulardan aşağı inen su da, caddeye değil, direkt kanalizasyona akıyor…
Güzel değil mi?
***
Israrlı olduğumuz husus şu:
Belediyeler bu işi kanuni bir istinat oluşturmak kaydıyla mecburi hale getirecekler…
Aksi halde, ne yapı ruhsatı, nede iskan raporu vermeyecekler…
Maliyeti de öyle çok yüksek değil…
30 kişilik bir kooperatifte şahıs başına bin lira bile yük getirmiyor…
Yıllık masrafı ise, yine fert başına 100 liradan daha aşağı bir rakam…
Kaldı ki…
Bu yöntem değil de, çatının %45 eğimli yapılması cihetine de gidilebilir…
Yani sıfır maliyetli bir alternatif…
Ya da…
Teras sistemini tercih şartı getirilir…
İşin olmazsa olmazı…
Cezai yaptırımın varlığı…
Aksi halde mümkün değil mesafe alamazsınız…
İnsanlarımız bu konularda öylesine bencil ki…
Kendi canını bile hiçe sayıyorlar…
Bu noktada, bize has bir öz değişin yine yeri geldi…
Hatır söz konusu olduğu durumlarda büyüklerimiz çokça dillendirirler…
Derler ki…
İstemem o hatırı ki, içinde zor olmazsın…
NOT: Yazıyı kaleme aldıktan sonra Büyükşehir Belediyesinden aradılar ve şu notu ilettiler…
“Ağustos ayında resmi kurum, alışveriş merkezleri ve yayaların yoğunlukta olduğu konutlara, ısıtma sistemi yaptırmaları gerektiği tebliğ edildi. Pilot bölge Gürcükapı ve Cumhuriyet Caddesi. Isıtma sistemini yaptırmadığı takdirde Büyükşehir Belediyesi, kendisi yaptıracak ve maliyetinin iki katı ücret alacak. Ayrıca da encümen kararıyla cezai işlem uygulanacak. Normalde Eylül ayı itibariyle tebliğ edilen kurum, AVM ve konutlar, gerekeni yapmış olmaları gerekirdi. Önümüzdeki günlerde muhataplarla bir toplantı yapıp, hızlandırılmasını talep edeceğiz.”
Memnuniyet verici bir gelişme… Takipçisi olup, gelişmeleri okurlarımızla paylaşacağız…