“Erzurum’da 2005-2008 dönemi İl Genel Meclisi toplantılarına katılmadan sahte imzalarla oturum başına 5 ila 6 bin lira arasında ‘oturum ücreti’ aldıkları tespit edilen 55 meclis üyesi hakkında dava açıldı. Savcılığın hazırladığı iddianamede 55 meclis üyesinin toplam 166 bin liralık haksız kazanç elde ettikleri belirlendi. ‘Resmi belgede sahtecilik ve kamu kurumu zararına dolandırıcılık’ suçundan 55 meclis üyesi, haklarında 3 ila 7 yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanacak. İçişleri Bakanlığı müfettişleri, Erzurum İl Genel Meclisi’nin AK Parti, MHP ve BDP’li 55 üyesinin birbirlerinin yerine imza atarak katılmadıkları, meclis oturumları karşılığında 5 ila 6 bin lira arasında ücret aldıklarını belirledi.”

Bir Erzurumlu olarak hicap duyup, kızardığımız bir haberi özet olarak dikkatinize sunduk…

Yerel Parlamenter sıfatını almış 55 isim…

Yaptıkları iş haksız kazanç temini…

İddianameye geçen şekliyle ‘Resmi belgede sahtecilik ve kamu kurumu zararına dolandırıcılık’

***

Elbet yargı safhasındayız ve kimseyi peşinen suçluyor değiliz…

Ancak…

Bu durumun haber olarak kamuoyunda paylaşılması dahi fena bir ayıp…

Düşünsenize…

Erzurum’un seçkin ve seçilmiş 55 ismi…

İl adına hizmet takibi yapıyorlar…

Proje sunup, İl’in muhtelif kesimlerine yatırımların gitmesine önayak oluyorlar…

Parti farkı yok…

Her partiden 55 İl Genel meclis üyesi…

***

Büyüklerimizin öğrettiği çok yerinde bir dua var ya…

Allah kötü şeyin fırsatını vermesin diye…

Öyle…

Büyük konuşmamak…

Kimseyi kınamamak…

Olandan ders çıkarmak!

Bize düşen bu…

Ne ki, mesleğimiz gazetecilik…

Olanı biteni takip etmek zorundayız…

Elbet kimsenin ayıbını araştırıyor değiliz…

Ancak, ayıplı durumları da toplum nezdinde gündeme getirip, herkesin bu halden gereken öğüdü almasını da sağlamalıyız…

Bu da toplum adına üstlendiğimiz kutsal bir vazife…

***

Bahse konu durum buna en net örnektir…

Herkes dikkatli olmalı…

Ama…

Seçilmişler, öne çıkmışlar çok daha fazla…

Kılı kırk yararak hareket etme zorunlulukları var…

Milyonlarca insanı temsil ediyorlar..

Bütün bir ülkenin kaynaklarını kullanma gibi bir de, yetkileri var…

Öyle ise…

Helal, haram ayrımı bunlar için herkesten daha önemli olmalı…

Dillere pelesenk olan “tüyü bitmemiş yetim hakkı” bu noktalarda açığa çıkıyor işte…

Yoksa, normal insanlar bireysel kul hakkıyla muhataplar!

Allah herkesi korusun…

***

Tabii, bu durumdan hepimiz sorumluyuz…

Seçilmişleri öylesine kutsuyor, öylesine büyütüyoruz ki…

İnsanlar ne olduklarını şaşırıp, nefislerine gem vuramaz hale geliyorlar…

Basiret körlüğü de bu durumlarda meydana geliyor…

Demiyorum ki, seçtiklerimize saygısızlık yapalım…

Değil, tam tersi saygıda kusur etmeyelim; ancak, yarı tanrı pozisyonuna sokup da, kibir ehli haline de getirmeyelim…

Öyle olunca…

Böyle oluyor!

Göz kararıyor; çok basit hakikatler bile görünmez hale geliyor…

Bir çokları da, yaptıkları hatanın farkında dahi olamıyor…

İşte bu yüzden toplum olarak bu tür olumsuzlukların ortağı durumundayız…

Umuyoruz, mahkeme safhasında bu 55 isim için de aklanma söz konusu olur…

Bu sayede hem siyaset kurumu yıpranmamış; hem de, Erzurum adı böylesi bir leke ile anılmamış olur!

Umarız!