Ülkemiz, 4 mevsimi bir arada yaşayan ender ülkelerden bir ülke..Doğuda kış bütün şiddetiyle kapıya yanaşmışken, Akdeniz yörelerinde insanlar denizlerde ve plajlarda sere serpe..Diğer bölgelerimizde daha farklı hava şartları..Ama sonuçta diğer sezonlar gibi kış sezonu da ülkemizin her tarafında az veya çok yaşanır..İnsanlar konut için,işyeri için yakacak yakarlar ve mekanlarını ısıtarak soğuktan korunurlar..

YÖREYE GÖRE YAKACAK

Yakılan yakacak soğuk şiddetine göre bölgeden bölgeye değişiklik gösterir. Kışı kısa ve hafif geçen bölgelerde köylü kentli usulen çalı çırpı cinsinden hafif ve masrafsız yakacaklarla kışını atlatabilirler.Ama kış sezonu yılın üçte ikisi kadar uzun ve eksi 40derece soğuklara varan şiddette geçen Erzurum gibi yörelerimizde ise,en dayanıklı yakıt çeşitleri yakılarak ancak ısınılır..Ve yakacak masrafları aile bütçesinde en büyük rakamı oluşturur.

Örneğin şimdiye kadar Erzurum ve çevresinde genellikle köylerde odunun yanında hayvan atıklarından elde edilen tezek ve kemre kullanılırken, şehirde ise yine odunun yanında en kaliteli kömürler yakılırdı. Yerli kömür olarak Zonguldak-Demir çelik tesislerinden temin edilen KOK kömürü, son 20 senede ise Rusya'dan getirilen Rus griple kömürü kullanılırdı. Ortalama 120 metrekare konutta oturan bir aile, yıllık ortalama bin beşyüz lirayla sezonu atlatırdı. Varoşlarda ve gecekondu tipi basit konut ve semtlerde oturanlar ise, yıllık yakacak maliyetlerini kullandıkları soba sayesinde daha da aşağıya çekebilirlerdi.

DOĞALGAZ ÇARE OLMADI

Son birkaç yıldır Erzurum çoğunlukla doğalgaza geçti. Ama doğalgaz herkesin hem evdeki hesabını, hem de pazardaki hesabını altüst etmeye yetti. Öyle ki Erzurum gibi çok soğuk şehirler doğalgaza geçince, halkın feryatları da yükselmeye başladı.Doğalgaza her yıl zam yapılması, kuşkusuz bütün ülkeyi baştanbaşa etkiler. Ama sekiz ay boyunca doğalgazı yüksek derecede kullanmak zorunda olan Erzurum ve Erzurum gibi yerler tamamen çaresiz durumuna düştüler. Konutu doğalgaza geçip 650 lira emekli maaşıyla geçinen zavallı yaşlı komşumun halını kim anlayabilir ki ?

Soğuk aylarda sırtlarında battaniyeyle evin içinde kışı nasıl geçirdiklerini bütün konu komşumuz bilir..Ne yapsınlar ki aylık en az yakmaları gereken500 .00 liralık yerine ancak 200.00 liralık gaz yakınca sürekli battaniyeyle yaşamak zorunda kalırlar. Tabii ki buna ısınmak değil,ıssıyı koklayarak yaşamak demek olur..

Ya aylık geliri daha da düşük olanlar, asgari ücretliler veya geliri onun bunun yardımıyla oluşanlar..!İlgili bakan tarafından yapılan açıklamada ocak ayında az, şubat ayında daha fazla doğalgaza zam yapılacakmış..Rakam belli değil..Soğuk yerine, bu zam haberi şimdiden fakir fukarayı titremeye başlamıştır. İnsan düşünmeden edemiyor; yahu şu zamlar diğer sıcak mevsimlerde niye aklınıza bir türlü gelmiyor?

Allah yardım etsin..!

VATANDAŞIN KAFASI KARIŞIK..Vatandaş doğalgazın çare değil, tamamen çaresizlik olduğunu gördü.Bunun için birçoğu eski ısınma sistemlerine dönme eğilimine geçti.Müstakil kullanma imkânına sahip olan konutlar ve işyerleri sobaya veya kömürlü kalorifer sistemine her zaman dönme imkanına sahipler..

Doğalgazın yüksek maliyeti karşısında geriye dönüşler, gün geçtikçe hız kazanacaktır sanırım. Üstelik doğalgaz olamadığı bundan önceki yıllarda alınan sıkı tedbirler sayesinde kentte kalorisi düşük, partikül oranı yüksek olan kömürler kullandırılmazken, doğalgaza geçiş nedeniyle kaldırılan veya en az gevşetilen tedbirler yüzünden artık kalitesiz kömürler de yakılmaya başlanmıştır.Bu yüzden şehir merkezinde kirli hava tabakası, zaman zaman havaya hâkim olma başlar. İşin daha da kötü yanı bu süreç gittikçe ivme kazanmıştır.

GÜZEL BİR MUKAYESE..

Erzurumlu Ahmet, eksi 40 derece soğukta evini ve iş yerini ısıtamadı.Üstelik ödemek zorunda bırakıldığı doğalgaz faturası ise, hayatının en pahalı ve en büyük faturası oldu. Hem ısınamadı, hem de büyük para ödedi.Oysa aynı doğalgazı kullanan ülkemiz komşusu Rusyalı İvan hem ısınıyor,hem de faturasını ödeyebiliyor.. Tabii ki İranlı Haşimi' de öyle..Bu hal, derinden derine içime dokunuyor; Ahmet, İvan kadar veya Haşimi gibi neden daha rahat bir şekilde bu nimetten yararlanmasın.!

Ahmet, ücret olarak aldığı parayla sadece doğalgaz faturasını ödemiyor ki..Hele oturduğu ev kiraysa buna elektrik, su, telefon faturasını ilave ediyorsa... Ve eğer öğrencisi varsa servis, dershane,harçlık deyip para ayırmak zorundaysa...

Ya aylık olarak tencere kaynatacak gıda malzemesi, sebzesi, meyvesi ile temizlik giderlerini bir tarafa atmıyorsa...Bir de konu komşunun olup " Bizim yok" diyebileceğimiz koltuk kanepeden tutun beyaz eşyaya kadar olan ihtiyaçlar, her gün aile içinde karı-koca için tartışma konusuysa...

Siz gelin de bu işin içinden çıkın ve bu hayattan zevk alın..!

İşte Moskovalı İvan veya İranlı Haşimi bütün bunlara sahip..Ama Erzurumlu Ahmet, sadece aylık doğalgaz faturasını bile artık ödeyemiyor, haklı olarak kömürlü soba sistemine dönmek zorunda kalıyor..

ÇOK BASİT...

Yılın üç ayını kış sezonu olarak bütün bölgeler için kabul edilerek doğalgaz fiyatını normal tarifeden , üç aydan fazla doğalgaz yakmak zorunda kalan Erzurum ve benzeri bölgeler için fazla sürelerine de düşük tarifeler uygulanmalıdır..

Yoksa.. Yoksa doğalgaz bazı bölgeler için sıkıntı olmaktan öteye asla geçmeyecektir.