MÜSİAD, Doğu Raporu’nun açıkladı
DOĞU’DAN 10 YIL VERGİ ALINMASIN
MÜSİAD Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat, bölgeler arasındaki gelişmişlik farkını ortadan kaldırabilmek amacıyla hazırlanan “Doğu Raporu”nu Erzurum’da açıkladı. MÜSİAD Erzurum Şubesi’nin 4. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat, kısa bir süre sonra tamamlanacak olan “Doğu Raporu”nu anlattı. Türkiye’nin kişi başına düşen milli gelir bakımından en fakir bölgesinin Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi olduğunu söyleyen Bolat, hazırlanan raporda, bölgeden 10 yıl boyuna vergi alınmaması, SSK primi ve enerji indirimleri ile bedelsiz arazi tahsisi gibi önemli taleplerin bulunduğunu bildirdi.
YATIRIMCIYA SAHİP ÇIKILMALI
Bolat, “Marmara Bölgesi’nde kişi başına düşen milli gelirle Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi’nde kişi başına düşen milli gelir arasında dağlar kadar fark vardır. Bu yüzdendir ki, her iki bölgenin mali girdileri arasında da fark bulunmalıdır. İşte biz hazırladığımız bu raporda, bu farkın olması gerektiğini işaret ettik. Bölgenin cazibe merkezi olabilmesi, beyin ve sermaye göçü alabilmesi için girişimciye, yatırımcıya, işverene ve işletmelere sahip çıkılsın dedik. Hükümet’in, hazırlanan bu rapor doğrultusunda Doğu Anadolu Bölgesi’nde ekonomik kalkınmayı sağlayacak tedbir alacağını ümit ediyoruz” dedi.
YATIRIMCILAR ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILMALI
Bölgedeki KOBİ’lerin desteklenmesinin ve bürokrasinin ortadan kaldırılarak girişimcilerin önünün açılmasının, kalkınmada en büyük gereklilik olduğunu dile getiren Dr. Bolat, “KOBİ’lerin rekabet edebilecek güce kavuşturulması ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi, bu işletmelerin içinde bulundukları sorunları aşmalarında önemli bir dönüm noktası olacaktır” diye konuştu.
MÜSİAD’ın Erzurum’un kalkınma noktasında, mülki idareler, yerel yönetimler, siyasi partiler ve sivil toplum örgütü temsilcileriyle koordinasyon içerisinde olduğunu, bölgenin sorunlarının çözümüne yönelik olarak sık sık raporlar hazırlandığına dikkati çeken Bolat, “Çırpınışımız, iş ve aş gayesidir. Mücadelemiz, yoksulluğu geride bırakıp, kalkınma yarışında en ön sıralarda var olabilme mücadelesidir” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE’DEKİ SİYASİ İSTİKRAR
Türkiye Cumhuriyeti’nin 85 yaşında olduğunu ve 85 yıllık süre zarfında 60 hükümetin göreve geldiğine vurgu yapan Dr. Ömer Bolat, bu durumun oldukça manidar olduğunu kaydetti. “Tükiye’de 1990-2001 ve 2002-2007 dönemleri yaşanmıştır. Her iki dönem arasında büyük farklılıklar göze çarpmaktadır. 1990-2001 döneminde özgürlükler askıya alınmış, ekonomik krizler yaşanmış, yıllık büyüme hızı yüzde 2,8’le sınırlı kalmış, enflasyon ise yüzde 73.5 civarlarında seyretmiştir. 2002 ve 2007 dönemlerinde ise, siyasi istikrar sağlanmakla birlikte, temel hak ve özgürlüklerin elde edilmesi bağlamında önemli mesafeler kat edilmiştir. Bu dönemde yıllık büyüme hızı yüzde 7 olmuş, yüzde 25 ihracat artışı gerçekleştirilmiş ve enflasyon da yüzde 15’lere kadar düşürülmüştür. Fark budur, istikrar budur” diye konuştu. Siyasi istikrarın, beraberinde ekonomik istikrar ve kalkınmayı getirdiğini anlatan MÜSİAD Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat, bu yüzden iş çevreleri olarak siyasi istikrardan yana olduklarını kaydetti.
TÜRBAN SORUNU
MÜSİAD Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat, konuşmasında son günlerde yaşanan türban tartışmalarına da değindi.
“Türkiye’de türban sorunu yoktur, sadece başörtüsü sorunu vardır” diyen Başkan Bolat, tuzu kuru bazı çevrelerin gerilim oluşturma amacını taşıdıklarına vurgu yaparak, “Diyorlar ki, hükümet bu işleri bıraksın, ekonomiyle ilgilensin, ekonomiyi yönetsin. Adama sormazlar mı, ekonomiyle uğraşılacak alan mı bıraktınız, diye. Mesele türban meselesi değil, birilerinin bu işten duyduğu endişe ve rahatsızlıktır. Ve tırmandırılmaya çalışılan gerilim, halkın iktidarı ile, kendisini halktan soyutlamış elit kesimin iktidar mücadelesidir” diye konuştu. Hükümet’in görevinin, vatandaşın sorununu çözmek olduğunu söyleyen Başkan Ömer Bolat, “AK Parti le MHP’nin ortaklaşa başlattığı bu girişim, hayırlı bir teşebbüstür. İtiraz eden çevrelerin derdi tasası da, kendi yaşam tarzlarını insanlara empoze edebilmektir” dedi.