Tarihi belgeler, Erzurum’da bugün yaşanan birçok sorunun, son 100 yıla da damgasını vuran problemlerden oluştuğunu ortaya koydu. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Erzurum Valiliği görevine atanan Mehmet Emin (Yurdakul) tarafından hazırlanan bir rapor, bölgenin ticaret ve yol durumuna ilişkin önemli bilgiler aktarırken, kentteki ulaşım sorunlarının bir asır boyunca çözülemediğini ise, adeta gözler önüne serdi.
YURDAKUL’UN ERZURUM RAPORU
8 Eylül 1911 tarihinde Erzurum Valiliği görevine tayin edilen Mehmet Emin Yurdakul’un, Dahiliye Nezareti’ne gönderdiği ‘Erzurum Raporu’, Erzurum’un, bugün bile yaşamaya devam ettiği sorunlara yönelik bir çözüm niteliği taşırken, o gün dile getirilen birçok öneri, günümüze kadar hep kağıt üzerinde kaldı. Bölgenin yol durumunu yakından inceleyen ve özellikle de, Erzurum-Trabzon, Erzurum-Rize yollarının üzerinde duran Vali Mehmet Emin Yurdakul’un, raporunda, Doğu Anadolu Bölgesi ile Karadeniz Bölgesi arasında kurulacak kısa mesafeli yol bağlantısının, her iki bölgenin kaderini değiştirmek için önemli bir adım olacağına vurgu yaptığı görüldü.
ERZURUM ULAŞIM RAPORU”NDAN AYRINTILAR
Dahiliye Nezareti’ne gönderdiği 11 Mart 1912 tarihli ‘Erzurum Raporu’nda Vali Mehmet Emin Yurdakul, bu raporda sadece Erzurum’un değil, Erzurum’la bağlantılı olan bütün bölgenin yol durumu hakkında önemli bilgiler aktarırken, raporun büyük bir bölümü ise, Anadolu’nun kuzeyi ile doğusunu birbirine bağlayan yollara ayrılıyor.
Raporunda, Erzurum-Trabzon ve Erzurum-Rize bağlantısının, Erzurum Vilayeti için hayati bir öneme sahip olduğunu yazan Vali Mehmet Emin Bey, önce Erzurum-Rize yolunu gündeme getirirken, her iki bölgenin de, sefalet, yokluk ve perişanlık içerisinde olduğuna dikkat çekiyor. Bu bölgelerin her türlü yenilikten uzak ve yokluk içerisinde bulunuyor olmalarının, kalkınmaya da engel teşkil ettiğine işaret eden Mehmet Emin Yurdakul, bu bağlantıların en kısa sürede yapılmasını tavsiye ediyor.
YURDAKUL’UN ERZURUM VURGUSU
Erzurum Valisi Mehmet Emin Yurdakul, raporunda şöyle diyor: “Bir tarım bölgesi olan Erzurum’da yetişen ürünlerin dışarıya satılamaması, vilayetin ekonomisini oldukça frenliyor. Yetişen ürünler ise, bereketli mevsimlerde çürüyor, kıtlık zamanlarında kıymete binip pahalılaşıyor. Düzenli bir yol şebekesi bulunmayan Erzurum vilayeti, ithalat ve ihracat zorluğu nedeniyle potansiyellerini kullanamamaktadır. Vilayette yetişen ürünler, ancak dışarıda kıtlık olduğunda veya asker tedarikine başlandığı zamanlarda sadece Rusya’ya sevk edilebilirken, buna mukabil Karadeniz sahilindeki Osmanlı vilayetleri gıda ihtiyaçlarını Avrupa veya Amerika’dan ithal etmektedirler. Bu durum, iktisadi anlamda yabancı çiftçilerin esiri olmaktan başka bir anlam taşımamaktadır. Meselenin halli ise, bahse konu yol sorunlarının çözüme kavuşturulmasıdır.”
MİLLETİN PARASI ZAYİ EDİLMEMELİ
Hazırladığı raporda, Trabzon ilinin, tarım ürünlerine her zaman şiddetle ihtiyaç duyacağına vurgu yapan Vali Mehmet Emin Bey, bölge için Erzurum’da yetiştirilen tarım ürünlerinin bir kurtuluş niteliği taşıdığını kaydederek, Erzurum Vilayeti için de, Karadeniz sahillerinin yakın, güvenli ve eşsiz bir pazar konumunda bulunduğunu belirtiyor. İki bölge arasındaki bağlantı yollarının bir türlü hayata geçirilememesinin, ülkeyi ve bölgeyi ithalata mecbur bıraktığına dikkat çekilen ‘Erzurum Raporu’nda, Osmanlı’nın paralarının, ithalat yüzünden dış ülkelere çıkarıldığının altı çizilerek, Dahiliye Nezareti’ne; “İktisadi alanda varlık gösteremeyen bir devlet, siyasi alanda da mahkum olacaktır.” uyarısında da bulunuluyor.
“ERZURUM-RİZE BAĞLANTISI”
Raporunda Erzurum-Rize yolunun bir an önce yapılması ve hayata geçirilmesi çağrısında bulunan Vali Mehmet Emin Bey, şu ifadeleri kullanıyor: “Bu yolun açılması halinde Lazistan Sancağı ile Erzurum, Van, Bitlis, Harput vilayetlerinde yaşayan birkaç milyon kişinin hayatı değişecektir. Bu işten herkes kazançlı çıkacak, ekonomi, inanılmaz derecede canlanacaktır. Bu yol, diğer vilayetlere göre Erzurum ile Lasistan sancağının menfaatine olmakla birlikte, iki bölgenin kurtuluşu da, yine bu yoldan geçmektedir. Erzurum, Karadeniz Bölgesi’ne bu yol sayesinde sadece ihracat yapmayıp, kendi ihtiyacı olan ve kışın yakmak üzere kullanacağı odun ve keresteyi de temin edebilecektir.”
PROJELER, BUGÜN DE BEKLEMEDE…
Erzurum-Trabzon transit yolunun tam manasıyla gelişmiş bir yol olması, Erzurum-Rize arasında bir transit yolun açılması ve Erzurum Trabzon demiryolu hattının yapılması, İkinci Meşrutiyet döneminde bölge ve halkı ve idareciler tarafından sık sık dile getirilirken, ekonomik sıkıntılar ve savaşlar nedeniyle bu düşünceler hayata geçirilemedi.
Günümüzde ise, Erzurum’la Trabzon arasında yapılması arzu edilen demiryolu bağlantısının, Erzincan’la Trabzon arasında sağlanması kararlaştırılırken, Erzurum-Rize Karayolu ise, İl Genel Meclis Üyesi Tahsin Bayramoğlu’nun girişimleri dışında akıllara bile getirilmiyor. Tahsin Bayramoğlu, söz konusu bağlantının sağlanabilmesi hususunu devamlı gündeme getirmiş, hatta Başbakan Erdoğan’a birbirinden ayrı 3 mektup yazarak, söz konusu yolun akıbetini sormuştu.