ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Kafkas Üniversitesi öğrencilerinden İsrail’e tepki
Kafkas Üniversitesi öğrencilerinden İsrail’e tepki
Emniyet öğrencileri bilgilendirdi
Emniyet öğrencileri bilgilendirdi
Bingöl’den Gazze’ye un yardımı
Bingöl’den Gazze’ye un yardımı
BEÜ öğrencilerinden, Filistin için oturma eylemi
BEÜ öğrencilerinden, Filistin için oturma eylemi
ATAUNİ’de Eğitimde Kalite gündemi
ATAUNİ’de Eğitimde Kalite gündemi

M.Tevhit Gülseven

Kandilimiz Yükselsin!
1 Kasım 2020 Pazar

Allah dinini indirmiş ve tamamlamıştır. Dinde eksik bir şey bulamazsınız. Hiç kimsenin sonradan bir şey ilave etmesine, yeni ibadetler icat etmesine gerek yok. İhtiyaç da yok!

Kutlu doğum haftası gibi! Kutlu doğum haftası, Hz. Peygamber’den üçyüz elli sene sonra icat edilen Mevlit kandili gibi. Fatımiler hayata geçirdiler. (909 -1171). 1550 yıllarında bize gelmiş!

Sonra gelen mesajlardan yeni ibadetler, kandil namazları, mevlit, selatuselam zincirleri, Kuran’dan bazı sureleri bilmem kaçar defa tekrar ederek okumak tavsiye ediliyor. Hatta kaç sevap alınacağı, okuyanlara cehennemin haram olunacağı, Peygamberimizin şefaatinin vacip olacağı vaat ediliyor. Hızını alamayanlar ise Allah’ın bu ibadetleri yapanları cehenneme atmaktan hayâ duyacağı da vaat ediliyor.

Bunların bütünü bidattir.

(Bidat, Hz. Peygamberimiz (SAV) ebediyete göçtükten sonra İslam’a ilave edilen her adet, ilave, ekleme demektir.)

Bize Kuran’da emredilen yaklaşık üçyüz seksen muhkem ayeti kelime var! Bu ayetlerin gereğini yapmakla, yasak edilenleri yapmamakla yükümlüyüz.

İslam’ın ilk emri Kuran’ı okumaktır! Fatr suresi 29. Ayet ve daha birçok ayette Kuranı anlayarak okumamız, üzerinde düşünmemiz, emredilmiştir.

Niçin din adamları diye tanımladığımız resmi veya gayri resmi insanlar bu ayetleri bize söylemiyorlar. Kuranı mutlaka kendi dilimizde okumamız gerektiğini, bunun farz olduğunu, üzerinde düşünmemiz gerektiğini söyleyen yok!

Allah’ın emri yerine bir takım dini hikâyeler, tefrikalar, ashabın hayatından örnekler anlatılıyor? Ashabın önünde rehber olarak Hz. Muhammed (SAV) vardı, soruyorlardı, uyuyorlardı! Sonra nakiller başladı. Daha sonra tahminler, sonra kişilerin fetvaları önem kazandı.

Başımızı kaldırıp İslam dünyasına bakalım; işgaller, huzursuzluklar, savaşlar, terör musallat edilmiş ülkeler, gözyaşları! Çünkü Allah’ın emrettiği birliği kendi aramızda sağlayamadık. Siyasi kavgalar, mezhep kavgaları, öteleştirmeler, ayrılmalar, kopmalar, siyasallaşmaların günlük hayatımıza girmesine elbirliği ile izin verdik, veriyoruz.

Tekfir*1 yapan yapana! (Tekfir = karşısındakini kâfir ilan etmek, kâfirlikle suçlamak).

“Emrolunduğun gibi dosdoğru ol” Hud 112. Ayeti hiç kimseye bir şey anlatmıyor mu? Hz. Peygamber’in saçlarını ağartmış! Bize hiç etki etmiyor mu?

Nedir bu hırsımız, kazanmak, biriktirmek isteğimiz; makam,  mevki hevesi nefsimizden mi sadece?

Birbirimize neden dürüst olmamız gerektiğini, Kuranı okuyup anlamamız gerektiğini, helallere,  haramlara, kişisel bütün haklara uymamız gerektiğini niçin söylemiyoruz?

Önce kişi adaletli olacak, sonra devlet adaletli olur! Kişiler rüşvet, adaletsizlik batağında!

İnsanlarda kandırılma korkusu, hele gıda tüketirken. Şahsen her nerede et yesem domuz eti mi acaba diye korkuyorum; at ve eşeğe razı olur duruma geldim, nasıl İslam ülkesi olabilir burası? Peçeteden yoğurt kaymağı icat edildi! Sütsüz yoğurt, sütsüz peynir yapılıyor!

Mihir terk edildi, miras bölmelerden kimse razı değil, şiddet, cinayetler niye bu kadar güncel, hepsi vakayı adiyeden oldular?

Yalan, dolan, iftira, zan, gıybet, ayak oyunları, hülle, kızgınlıklar, kırılan kalpler, çocukların gözyaşları, kadın cinayetleri, kin, nefret hangi dinle izah edilebilir ki?

Deprem oluyor, bu depremlerde canlar ölüyor, enkaz altında kalıyor, bu binaları yapanlar da acaba belli bir inanca sahipler midir?

Dinden para kazananların hali harap; Bakara 174. Ayet Bunu bize söylüyor. Birkaç hocaya hatırlattım; okuduğum gibi değilmiş(!), tefsirine, hadislere bakmalıymışım!

Müslümanlığımız belli ki yetmiyor, daha çok Müslüman olmak gerekiyor!

Her Müslüman söyleyerek değil, anlatarak değil yaşayarak tebliğ yapmalı; örnek olmalı!

Bunun için Kuranı kendi dilimizde okuyarak üzerinde düşünmeliyiz, anlamalıyız!

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Bir başarı Hikayesi: ‘Erzurumspor’
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kibirli Siyaset Aktörleri ve AK Parti'nin Değişim İhtiyacı
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Ayağın Sürünmesi
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva