Erzurum ile batı illeri arasında çok sık gündeme gelen, teknoloji, kültür, yaşayış şekli, yöneten ve yönetilenin algılamaları bir takım farklılıklar gösterebilir!
Batıdaki otobüs şirketlerinde artık her koltukta bir mini televizyon ve kulaklık bulunmakta, istediğiniz kanalı açıp kimseyi rahatsız etmeden televizyon seyredebiliyorsunuz! Aynı zamanda isterseniz elektronik oyun da oynayabilirsiniz.
Televizyondaki bir kanal da, otobüsün seyrettiği yolu görebilmenize imkân sağlıyor. Çok güzel!
Kesintisiz internet kanalı var, istediğiniz kadar internet kullanabiliyorsunuz!
Sabah servisiyle yolculuk yapıyorsanız; günlük gazete okumak isteyenler için gazetelerden servis yapılıyor. Bazı illerde de daha çok yerel gazeteler tercih ediliyor!
Cep telefonlarının kapatılması istenmiyor. Arkanızda bıraktıklarınızdan sizi merak edenler –varsa- size istediklerinde ulaşabiliyorlar.
Ve bu hizmetler yanında kahve-kola- bisküvi çeşitlerinden de isteğe bağlı servis ediyorlar. Bir çeşit bisküviyi “Al, istersen; yersen” diye getirip atmıyorlar.
Erzurum’un sayılı, tanınmış toplu taşımacılık yapan şehirlerarası otobüs şirketlerinden bir otobüs sahibiyle sohbet ediyoruz.
Yukarıdaki hizmetleri sayıp, döktüm.
Bana bunun şimdi mümkün olmadığını söyledi.
Sebebini de; bizde televizyonların çabuk kırılacağını, çünkü yolcunun kültürünün batıyla bir olmadığını söyleyerek izaha çalıştı.
Cep telefonları için de bazı yolcuların istismar ettiğini, diğer yolcuları rahatsız ettiğini söyledi. Aslında nezaket göstermeyen bir -iki yolcunun olacağına katılıyorum, ancak o iki yolcunun da diğer yolcuların konforlarına engel olması daha kötü.
Ve kaptanının, muavinin cep telefonları açık, vatandaşa yasak! Ve vatandaşa da mazeret olarak fren aksamlarını olumsuz etkilediğini söylüyorlar.
Erzurum’dan seyahat eden yolcuların, yolculuk süreleri daha uzun ve haliyle yolculuk daha sıkıcı olacagından; daha çok internete, televizyona, gazeteye, ikrama, cep telefonuna, güler yüze, hizmete ihtiyaç duyacaklarından eminim.
Doksanlı yılların başlarında da gene bir otobüs sahibiyle sohbet ederken, “Batıda otobüslerde kahve, çay kola ikram ediyorlar, siz niye yapmıyorsunuz” dediğimizde; “Bizi kurtarmıyor” demişlerdi.
Ve o zamanlar diğer otobüs şirketleri Erzurum’dan yolcu almaya başladıklarında sistem bizde de istemeye, istemeye değişti.
Erzurumluyu, batıdan ayırtıp, koparacak bir eksiğinin olduğuna ne bir kimse, ne bir şirket karar vermemelidir.
Artık günümüzde haritaların çok önem arz etmediğini, hizmet sektörünün de anlaması ve kendilerini güncellemesinin de zamanı gelmiştir diye düşünüyorum.
Bizden dile getirmesi; insanlarımızın da istediklerini dillendirmeleri, aksayan yönlerde şikâyet haklarını kullanmaları, olmazsa da tercihlerini gözden geçirmeleri, teknoloji ve hizmetten mahrumiyet ile cezalandırılmayı kabul etmemeleri gerekir!
İnsanlarına, müşterilerine daha fazla değer veren, hizmet eden, yatırım yapan, saygı duyan şirketin önce kendisine sonra da vatandaşına, insanına saygısı var demektir.
Ben böyle algılıyorum; hizmet vermeği, nezaketi.