ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik 
Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik 
Hainlere ait EYP ve çok sayıda mühimmat ele geçirildi
Hainlere ait EYP ve çok sayıda mühimmat ele geçirildi
Erzurum’un şirketleşme performansı düşüşte
Erzurum’un şirketleşme performansı düşüşte
MEB’den Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
MEB’den Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
Hainler Avrupa’nın başına bela oldu
Hainler Avrupa’nın başına bela oldu

Ahmet Göksan

Çözümün Planlanması
3 Temmuz 2022 Pazar

“Ada’da 1931’de Rumların isyanı olmuştur. Müstemleke Hükümeti mukabil hücuma geçerek kısa bir zamanda elebaşlarını yakalamış asayişi iade etmeye muvaffak olmuştu. Fakat neticede anayasayı yırtarak diktatörlüğünü ilan etmişti. Vali, Adanın mutlak sahibi olarak vazife görmeye başladı. Kanun yalnız o idi. Rum halkının izlediği kanun dışı hareketin vebalini ne yazık ki Rum’dan fazla Türk halkı çekmeye mahkûm edildi”. 1970 Dr. Fazıl KÜÇÜK

Rusya ile Ukrayna arasında yaşanmakta olan adına savaş denen olgu çok sayıda insanın bir hiç uğruna yaşamdan koparılmasının nedeni oluyor. Savaş sırasında yaşamdan koparılan Rus asker sayısının 32 bin olarak duyurulmasına karşın en az o kadar da Ukrayna askerinin yaşamdan koparıldığını kaydetmek gerekiyor. Son günlerde sivillerin oturduğu bölgelere Rus askerlerinin saldırılarında da yaşamdan koparılanların sayısı bilinmiyor.

Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Yönetimi’nden Mihayla Podolyok günde 200 civarında Ukrayna askerinin öldüğünü 1000 civarında ise askerin yaralandığını açıklıyor. Açıklanan bu sayılar bile savaşın kazananının olamayacağının da göstergesi oluyor.

Türkiye ile Yunanistan’ın NATO’nun Güneydoğu kanadının öncü ülkeleri olduğu biliniyor. Buna koşut Amerika’nın adı geçen ülkelere farklı davrandığı yadsınamaz bir gerçektir. Bu noktaya gelinmiş olması NATO’nun işlevini de tartışma konusu yapıyor. Buna koşut bazı çevreler Türkiye’nin NATO üyeliğinin sorgulanmasını gündeme taşıyor. Kıbrıs uyuşmazlığının gündeme taşınması nedeniyle tartışmaların alevlendiği biliniyor.

NATO’nun iki ortağı arasında anlaşmazlıklar yaşanırken Yunanistan’ın görüşme masasına Amerika ve AB’ni arkasına alarak gönülsüz olarak katıldığı hemen herkes tarafından kabul ediliyor. Bu mantıkla görüşme masasına oturulmaya devam edildiği sürece iki ülke arasındaki uyuşmazlıkların çözümünün yıllar değil asırlar alacağını söylemek olasıdır. Buna koşut Kıbrıs Rum kesiminin AB üyeliğine kabulü ile uluslararası toplantılarda Türkiye’nin iki adet Yunanistan ile mücadele etmek durumunda kalacağı ayrı bir talihsizlik olarak karşımızda duruyor.

Öncelikle Rum kesiminin Yunanistan’ın arkasına saklanma gereği duymadan Türkiye’yi suçlamayı sürgit etmesi eğer kaldı ise iyi komşuluk ilişkilerine de ters gelen bir yaklaşım oluyor. Geçtiğimiz günlerde bir araya gelen bu ikili bölgede yaşanan uyuşmazlıkların çözümü konusunda ortak strateji belirleyerek ortak hareket etme kararını aldıklarını açıkladılar. Bu birlikteliği bölgenin istikrarını sürdürebilmek için yapacaklarını belirtiyorlar.

BM Genel Yazmanı Bay Antonio Guterres 1964 yılından beridir adada konuşlu bulunan Barış Gücü’nün görev süresinin uzatılması için hazırladığı taslak metinde Maraş’ın kapalı bölümünde yapılan çalışmaları eleştiriyor. Ayrıca Kıbrıs Türklerine uygulanan izolasyon konusuna değiniliyor. 2004 yılından beridir Kıbrıs Türklerinin zor koşullar altında oldukları kaydediliyor. Raporda ayrıca “iki toplum arasında doğrudan görüşmelerin tanınma anlamına gelmediği” söylemine yer veriliyor.

Bu çerçevede günlük sorunların çözümü için ÇÖZÜM MEKANİZMASININ oluşturulması fikrine de değiniliyor. Anastasiyadis ise “Kıbrıs sorunun da müzakereler yoluyla adil ve kalıcı çözüme ulaştırmak istediklerini” belirtiyor. Gerek BM’in gerekse bütün garantör ülkelerin bir araya gelerek çözüm mekanizmasının kurulması ise çözümü sonsuzluğa bırakmak olacaktır. Genel Yazmanın bu önerisinin bugüne değin yapılanların hiçbir değerinin de olmadığının göstergesi oluyor.

Merhum Başbakan Bülent Ecevit Türk Yunan ilişkilerinin çözümü konusunda “Büyük devletler araya girmese, iki ülke baş başa görüşürse bütün sorunlar çözülür” görüşünü dillendiriyordu.

Adada çözüm için projeler hazırlayıp planlama yaparak ne istediğimizi bilerek dünya kamuoyunun önüne çıkmamız gerekiyor mu ne…

SEVGİ ile kalınız…

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kibirli Siyaset Aktörleri ve AK Parti'nin Değişim İhtiyacı
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Ayağın Sürünmesi
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva