Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103. Yıldönümünü kutlarken Afrin’den gelen zafer haberiyle gururlandık, mutluluğun doruğuna ulaştık.

Tesadüf asla değil, olsa olsa tevafuk. Şanlı Çanakkale şehitleriyle cennetin en ihtişamlı köşklerinde buluşan Afrin şehitlerimizin pâk ruhları oradan bize tatlı tatlı gülümsüyorlar, cümlesine rahmet olsun!

Zaman akıp gidiyor, devir değişiyor. Değişmeyen tek şey bu yüce milletin ruhu, sağlam karakteri, üstün seciyesi.

“Eyvah halk ne hale geldi, maneviyatı bozuldu, töresi zedelendi, hele şu gençlerin perişan hallerine bak.” Diye dizlerimizi dövüp, ensemizi karartmışken bu asil millet 15 Temmuz destanıyla mahcup etti bizi.

İşte dosta sürur ve gurur veren, düşmana korku ve dehşet salan bir destan daha. Çanakkale’de 103 sene önce yedi düveli Osmanlı tokadıyla dize getiren kahramanların torunları, bugün ABD şeytanının başını çektiği kanlı terör ordularına dünyayı dar etti, CONİYİ, YANKİYİ, PKK’YI, PYD’Yİ derdest edip mağlubiyet ve mahcubiyet çöplüğüne atıverdi çok şükür.

“Ne alakası var Çanakkale ile Afrin, Mümbiç, Tel Abyad ve Ayn el Arab'ın” demeyesiniz. Evet, Çanakkale tarihimizin en büyük savunma zaferi. Afrin savunma değil mi saki, beka davamız değil mi yani?

“Ne yapıyor Türkiye, ateşle oynuyor, hiç asrın yücesine(!) baş kaldırılır mı? Süper güce saldırılır mı? Aman Allah’ım, diyelim dağı tepeyi fethettiniz de Afrin’in merkezine girilir mi hiç.”

İşte buyurun, çevresini de dolandık,  merkezine de dikiverdik al bayrağımız, zafer sancağımızı. Hepinize geçmiş olsun!

Milletçe gurur doluyuz. Dost düşman anladı, Çanakkale’yi geçilmez kılan ruh, milletin bedeninde aynı haşmetiyle, asaletiyle yaşıyor, ebediyen de yaşayacak.  Yeri, zamanı geldiğinde bu milletin her ferdi Koca Seyit olacak, yediden yetmişe her evladımız ‘ana ben gidiyom düşmana karşı’ deyip cepheye koşmaya devam edecek.

Milletin, asrın küffar ittifakı karşısındaki zaferi her türlü takdirin üzerindedir. Bir ‘iman ve imkân izdivacı’nın eseridir bu galibiyet.

Çok şükür ordumuz ileri teknolojiyle üretilmiş yerli silahlarla, cihazlarla, sistemlerle donatıldı son yıllarda. İHA’LAR, SİHA’LAR, Fırtına obüsleri, tanklar, yerli piyade tüfekleri, mühimmatlar düşmana göz açtırmıyor. E, bu imkânlarla Mehmetçiği buluşturunca, düşman da kaçacak delik arıyor. İman dolu göğüs zaten Türk’ün Allah vergisi hazinesi. Onu yerli sistem ve silahlarla buluşturdun mu al sana dünyanın yenilmez süper ordusu… Yerli ve Millî savunma sanayimizi bu seviyeye eriştiren herkesten Allah razı olsun. Tarih işte böyle yazılır, kuru lafla, hamasetle değil.

Bu gurur verici zaferi millete armağan eden ordumuza; bu uğurda şehadetle şereflenen evlatlarımıza minnettarız.

Vizyon ve güçlü iradesiyle bu neticede mühim payı bulunan Sayın Cumhurbaşkanımıza, Yüce Meclise, Hükümetimize, milli birlik ve beraberliğin tesisine imkân veren siyasi partilerimize de kalbi şükranlarımızı iletmeyi borç biliyoruz.