(Güncel olan Fransa, ama önce Hollanda’yı ele alalım)
Son zamanlarda dünyaya karşı başımızı dik tutmamız, birçok kimsenin beklediği gibi bizi yalnızlığa itmedi. Aksine bize saygınlık kazandırdı. Büyük devlet profilimizi ortaya koydu. Davos çıkışı dünya için “ İsrail’e kafa tutulabilirmiş “ mesajı olurken, İsrail’den o güne kadar korkan güçlü devletlere de cesaret verdi.
HOLLANDA
Geçenlerde Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Toplantısında Hollandalı Irkçı milletvekili Barry Madlener’in kalkıştığı karikatür krizi skandalında, bizim AB Bakanı ve Baş müzakereci Eğemen Bağış , herkesin gönlüne su serpen “ Münasip..!” cevabı yine çok onurlu bir çıkış olmuştur.
Avrupa ülkeleri arasından Hollanda’nın ayrı bir özelliği var. Yasalarında dine ve dini değerlere yapılan saldırılar için cezai müeyyideler yoktur. Üstelik nüfusunun yüzde 23’ü resmen dinsiz ve ateisttir. Bu yüzden buradan dinimize ve değerlerine zaman zaman saldırılar yapılıyor.
DAHA ÖNCE YİNE HOLLANDA
Daha önce de aşırı sağcı siyaset adamı ve Özgürlükçü Partisi ( PW) mensubu Greet Wilders halkı Müslümanlara karşı kine ve nefrete tahrik etmekten mahkemeye verilmiş, İslam Dini için “Faşist “ derken, Kur’anı Kerim’i Hitlerin “ kavgam “ adlı kitabıyla karşılaştırarak denk tutarak aşağılamaya çalışmıştır. Bu kişi bunlara benzer toplam beş ayrı suçtan mahkemeye şikâyet edilmiştir.
Wilders, Mahkemede verdiği savunmasında “ Hollanda İslami tehdit altında olduğu ve Hollanda’ya Müslüman göçün engellenmesi gerektiği için sesimi yükseltim” demiştir..
Yargıç Van Oosten ise “ İslam, şiddeti teşvik ediyor ve Müslüman göçün engellemesi gerekiyor. Sanık bu kapsamda söylediği için beratına..” karar vermiştir.
AVRUPA’NIN MÜSLÜMAN ÜLKELERE KARŞI TAVRI
Uzmanların tespitlerine göre Avrupa kıtasında yaşayan Müslümanların çoğu,
-Kötü barınma şartlarında yaşıyorlar,
-Eğitimdeki başarıları, ortalamanın altındadır,
-İşsizlik oranları, ortalamanın üstündedir.
RAPOR
Avrupa ırkçılık ve Yabancı Düşmanlığı İzleme Merkezi Raporun da tespit edilen bu hususları doğruluyor. Avrupa’daki Müslümanlar eğitim, konut ve istihdam alanlarında korkunç bir ayrıcalıkla karşı karşıyalar. Bu ayrıcalık, genç kuşaklar üzerinde olumsuz ve kalıcı etkiler oluşturuyor ve kendilerini güvensiz ve yabancı saymak zorunda kalıyorlar.
Genelde genç kuşaklara şu soru soruluyor “ Ne zaman dönüyorsun? Alınan cevaplar ise ” Ben Rotterdam’da doğdum, büyüdüm, nereye gideyim?”
MÜSLÜMANLARA BAKIŞ TARZI FARKLI VE DÜŞMANCA
150 sandalyelik parlamentolarında 29 Haziran 2011 de İslami icaplara göre kurban kesimini resmen yasakladılar. Bu da Hollanda’da yaşayan bir milyon Müslüman ile 40 bin Yahudi’nin inancına aykırı..Yahudilerde de kurban edilen hayvanın bilinci yerinde olması şart..Oysa Hollanda, hayvanlar tamamen uyuşturulduktun sonra kesimine yol veriyor.
Hollanda’nın Müslümanlara karşı bir cürümü de Bosna-Hersekte yaşandı. Birleşmiş Milletler Barış gücü bünyesindeki Hollandalı birliğe koruması için Serebrenitza kasabasını teslim etmişti. Onlar da 3 bine yakın Müslümanı Sırplara kurbanlık vererek katliamı seyretmekle yetindiler.
BU ÜLKEYİ TANIYALIM
Komplike bir ülke..Belçika ve Lüksemburgla birlikte” Benelüks” ülkelerinden biri..
Krallık ve meşruti monarşi ile yönetilir.
Nüfusun yüzde 23’ü dinsizdir. Diğeri Katolik ve Protestan mezheplerine bağlı Hıristiyan’dır.
Okuma-Yazma oranı yüzde 98’dır. Etnik yapı saksonlar, Franklar ve Frizyeliler olmak üzere üç gruptur.
Nüfusu 15.346 milyon olup, yüzölçümü 41,526 km2.dir. Nüfus yoğunluğu km2/353 kişidir.
GSMH’si 30.500 USD..Para birimi Euro’dur.Topraklarının yüzde 72 tarım içindir.Nüfusun yüzde 40 sanayide çalışır.
Tersane sanayi ile Tarım ve hayvancığa dayalı sanayi çok gelişmiştir.