ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
AİÇÜ’den Filistin’e destek yürüyüşü
AİÇÜ’den Filistin’e destek yürüyüşü
Maden işçileri gözyaşlarıyla uğurlandı
Maden işçileri gözyaşlarıyla uğurlandı
Akpunar: Hiçbir partiye geçmeyi düşünmüyorum
Akpunar: Hiçbir partiye geçmeyi düşünmüyorum
‘7 terörist etkisiz hale getirildi’
‘7 terörist etkisiz hale getirildi’
‘Türkiye’de alanında bir ilk’
‘Türkiye’de alanında bir ilk’

Erdal Güzel

M. Akif Ersoy: Şerefli Bir Hayat
1 Ocak 2016 Cuma

          79 yıl önce bu gündü, hafif kar yağışı altında Beyazıt Camii’nin musallasına çıplak bir tabut konulmuştu.

          Etraftakiler bir fukaranın cenazesi olduğunu zannetmişlerdi. Bir müddet sonra, naaş’ın milli şairimiz M. Akif ERSOY’a ait olduğu duyulunca coşkulu ve inançlı guruplar bir anda Beyazıt Camii’nin avlusunu doldurdular.

          Ömrünü milletine adamış, örnek insan M. Akif’i son yolculuğuna bayraklar içinde, eller üstünde tekbirlerle uğurladılar.

          Son gününde olmamıştı ne çelengi, ne top arabası, ne de devlet töreni, zaten bu tür seremonileri ömrü hayatında hiç sevmemiş ve tasvip etmemişti.

          Mütevazi bir kişiliğin elbette ki böyle bir arzusu olamazdı.

          Aldı götürdüler onu, inanmış insanlar. Kendisi de böyle bir uygulamayı arzu ederdi diye düşündüler.

          Ne mutlu bana ki: “Peygamber’in ölüm yaşında (63) öleceğim” demişti.

          Son zamanlarında serilmiş görünen gölgesine imrenmekteydi.

          Ömrünü yüksek değerler uğrunda geçiren sarsılmaz bir dava adamıydı.

          Ahlâki meziyetleri, insani vasıfları şairliğinden ve bilgeliğinden daha yüksekti.

          İnandığı gibi yaşayan, yaşadığı gibi dünyayı terk eden insan-ı kâmil ender bir kişilikti.

          O Türk-İslam kültürünün tüm fevkaladeliklerini yaşamına sığdırma ve bunları gelecek nesillere aktarma gayretinde olan idealist bir insandı.

          “Türk eriyiz, silsilemiz kahraman …

          Müslüman’ız Hakk’a tapan Müslüman.”

          Mısralarında bu düşüncesini ne güzel ifade etmişti.

          Düşünmez başlar, aldırmaz yürekler, paslı vicdanlar, kirli yüzler, secdesiz alınlar en nefret ettiği kişiliklerdi.

          Taassuba, cehalete ve sapıklığa hiç tahammülü yoktu.

          Zulmü alkışlamadı, zalimi asla sevmedi, siyasetten Allah’a sığındı. 

          Çökmekte olan bir imparatorluğun sıkıntılarına çareler arıyordu.

          Bağımsızlık savaşımızda büyük görevler yaptı.

          Şu anda millet olarak okuduğumuz İstiklâl Marşımızın yazarıydı.

          Onu sadece bu özelliği ile tanımak ne kadar büyük bir eksikliktir.

          Hurafelerin, örf ve geleneğin hâkim olduğu, cahillerin yönlendirdiği eksik bir İslami anlayış onu çok rahatsız ediyordu.

          “Peygamber’e atf ile binlerce yalan uydurdun / Yıktın da dini mübini, kendine yeni bir din kurdun” diyerek bu endişesini dile getiriyordu.

          Gelişmeye engel gördüğü bu Kuran dışı anlayış karşısında asrın idrakine İslam’ı söyletmeye çalışıyordu.

          Gelişen yeniliklere karşı direnen bağnazlara “ Eski, eski olduğu için atılmaz, fena olursa atılır. / Yeni, yeni olduğu için alınmaz, iyi olursa alınır” düşüncesiyle kalemini kullandı.

          Kuran kaynaklı, aslından sapmamış gerçek İslam’ın arayışındaydı.

          “Ah o din nerede, o azmin dini, o yerin gökten inen dini, hayatın dini?” mısraları kesinlikle bu özlemin ifadesiydi.

          Kaderci ve teslimiyetçi bir din anlayışını “Ölüler dini değil, sende bilirsin ki; bu din, diri doğmuş duracak! Dipdiri durdukça zemin” diyerek eleştiriyordu.

          Kuran’ın evrensel mesajlarının Müslümanlarca yeteri kadar bilinmemesi, onu son derece rahatsız ediyordu.

          “İbret olmaz bize, her gün okuruz ezbere de, yoksa bir maksat aranmaz mı bu ayetlerde? / Lâfzı muhkem yalınız, anlaşılan Kuran’ın / Çünkü kaydında değil hiçbirimiz mana’nın / Ya açar Nazmı Celil’in bakarız yaprağına / Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına / İnmemiştir hele Kuran bunu hakkıyla bilin / Ne mezarlıkta okunmak, nede fala bakmak için” dizeleriyle şairlik yeteneğini kullanıp İslam Âlemini Kuran-ı anlamaya davet ediyordu.

          Ülkeyi içinde bulunduğu, karanlık günlerden aydınlığa çıkaracak, yeni bir nesil peşindeydi.

          Namusunu çiğnetmedi ve çiğnetmeyecek Asım’ın nesliydi o nesil.

          M. Akif ismi geçtiği anda; hangi birimizin yüreğinde ve hafızasında saygınlık, onur, erdem, fazilet vs. gibi müspet kavramlar oluşmaz ki.

          Genellikle çocuklarımıza M. Akif ismi vermemizin altında yatan ideal bir kişilik arzusu değil midir?

          Onun istediği bir nesil oluşturabildiğimizi söylemek oldukça güç olsa gerek.

          Akif’in aziz hatırasına yeterince sahip çıkmadığımızı utanarak ifade etmek durumundayız.

          M. Akif’in çocuklarından ve torunlarından ne kadar haberimiz oldu.

          Akif’in emanetleri olan bu insanlara vefa borcumuzu ödeyebildik mi?

          İlelebet payidar olacak bir ülkeye, İstiklâl Marşı’nı kazandıran bu ulvi kişiliğin manevi mirasına sahip çıkmadığımız ortadadır.

          Riyakârlık ve dalkavukluk M. Akif’in hayatında olmayan kavramlardı.

          Onun düşüncelerini ve şiirlerini siyasetlerine alet eden yalakaların, sahte Akif sevgileri de; ne yazık ki şahit olduğumuz bir durumdur.

          1967’de bir çöp bidonunun yanında cesedi bulunan beş parasız Emin ERSOY ile 1985 yılında cenazesi Üsküdar Belediyesi tarafından kaldırılan Tahir ERSOY’un, M. Akif’in çocukları olduğundan, 1991 yılında kirada oturdukları bir Gayri Müslim’in evinden sokağa atılan Akif’in kızı ve torunlarının durumlarından ne kadar haberdarız?

          Bu utanç tablosu karşısında; M. Akif’e verdiğimiz kıymeti sorgulamak durumunda değil miyiz?         

          M. Akif’in manevi mirasına nasıl sahip çıktığımız, ahde nasıl vefa gösterdiğimiz ortadadır.

          Bu tabloya bakıldığında riyakârlık, münafıklık, dalkavukluk, korkaklık gibi kavramları görmekteyiz.

          Özellikle son yıllarda yapılan Akif’i anma toplantılarında bu samimiyetsizliğin en somut örneklerine şahit olmaktayız.

          Büyük üstat, seçkin kişilik, milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy,  toplum olarak sana helâl edecek bir hakkımızın olmadığını biliyoruz.

          Yalnız senin uğrunda bir ömür tükettiğin bu topluma, hakkını helâl edeceğinin endişesini taşıdığımızı da söylemek isteriz.

          “Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince, günler şu heyhûlâyi da er geç silecektir/ Rahmetle anılmak, ebediyet budur amma; sessiz yaşadım, kim beni nereden bilecektir?”

          Bu şafaklarda yüzen al sancak olduğu müddetçe, sen milletinin kalbinde ebediyen yaşayacaksın.

          Nur içinde yat! Büyük insan…

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Ülkü Ocakları Mektebi ve Yiğido Şarkışla
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Güvenin Verilmeyeni
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Bir başarı Hikayesi: ‘Erzurumspor’
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kibirli Siyaset Aktörleri ve AK Parti'nin Değişim İhtiyacı
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva