ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Erzurum’un şirketleşme performansı düşüşte
Erzurum’un şirketleşme performansı düşüşte
MEB’den Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
MEB’den Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
Hainler Avrupa’nın başına bela oldu
Hainler Avrupa’nın başına bela oldu
Şimşek: 'OVP arzulanan sonuçları veriyor'
Şimşek: 'OVP arzulanan sonuçları veriyor'
'Türkiye ekonomisine çok güçlü bir güven var'
'Türkiye ekonomisine çok güçlü bir güven var'
HABERLER>GUNCEL
26 Ağustos 2015 Çarşamba - 15:15

‘Malazgirt, Dünya Tarihinin dönüm noktası’

Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, Anadolu’nun kapılarının ardına kadar Türkler’e açıldığı 1071 Malazgirt Zaferi’ni anlattı.

‘Malazgirt, Dünya Tarihinin dönüm noktası’

Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, Anadolu’nun kapılarının ardına kadar Türkler’e açıldığı 1071 Malazgirt Zaferi’ni anlattı.

1071 yılında Selçuklu ve Bizans arasında yaşanan Malazgirt Meydan Savaşı’nın zafere ulaşmasındaki dikkat çeken gelişmeleri irdeleyen Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, Malazgirt Zaferi’ni kaleme aldı.

Eğilmez şunları kaydetti; “Türkler, Malazgirt Meydan Muharebesinden yıllar önce, Anadolu içlerine gaza akınları tertip ettiler. Bu akınlarda, Anadolu’nun, Türklerin yerleşmesine uygun ve zenginliklere sahip olduğu tespit edildi. Selçuklu Türklerinin Anadolu’ya yaptığı bu akınlar, Bizans Devletini telaşlandırdı. Doğu sınırındaki olayları dikkatle takip eden Bizanslı idareciler; gittikçe büyüyen tehlikeye karşı tedbir almaya başladılar. Bizans İmparatoru Romanos Diogenes (Romen Diyojen) iyi bir savaşçıydı. Türklere karşı, tahta çıkışından, 1071 yılına kadar her yıl sefere çıktı. 1068’de Pozantı’ya, 1069’da Palu’ya kadar geldi. 1070’te de Kayseri’ye ordu gönderdi. Bu seferlerle, Bizans ordusunun muharebe kabiliyeti ve tecrübesi arttırılıp, disiplinli olması sağlandı. 1071’de Şii-Fatımi Devletinin, İslam ülkeleri ve Abbasi Halifeliği için tehlike arz etmesi üzerine, Mısır Seferine çıkan Selçuklu Sultanı, Suriye’de bulunuyordu. Türklerin Suriye topraklarındaki harekâtını haber alan Bizans İmparatoru Diyojen, doğuya hareket etti. Hareketinden önce verdiği nutukta azmini şöyle belirtiyordu: ‘Doğu hudutlarımızda büyük bir İslam tehlikesi belirmiştir. Bu tehlikeyi büyümeden ortadan kaldırmalıyız ve ben bu tehlikeyi kesin olarak kaldırmaya gidiyorum’. Romen Diyojen, komutasında bulunan 200 binden fazla bir askerle, 13 Mart 1071’de İstanbul’dan Anadolu’ya geçti. Bütün kaynaklarını seferber ederek hazırladığı ordusuna çok güvenen Diyojen, Bizanslılara büyük zaferle dönmeyi vaad ediyordu. Sivas’a gelen Diyojen, bu bölgedeki Ermeni Prensleri ile ahalisini, katletti. Ermenilerin mallarını askerlerine yağma ettirdi. İmparator, yalnız Anadolu’yu elinde bulundurmak ve Türkleri yok etmek değil, bütün İslam ülkelerini de almaya karar vermişti. Bizans ordusunun doğuya hareketini haber alan Büyük Selçuklu Sultanı Alp Arslan, Mısır Seferinden vazgeçti. Suriye’den geri dönüşte, önce doğuya yönelerek, gerekli savaş hazırlıklarını yaptı. Bu arada karakulakları (casus) vasıtalarıyla da Bizanslılara, Türklerin Rey’e çekildiği haberlerini yaymakta idi. Nihayet Diyarbakır’dan kuzeye yöneldi ve Bizans’ın beklemediği bir anda, Malazgirt’in doğusunda ordugâhını kurup savaş hazırlığına başladı. Alp Arslan, Bizans ile büyük bir savaşa gireceğini, Bağdat’taki Abbasi Halifesine bildirdi. Abbasi Halifesi, camilerde cuma hutbesinde Alp Arslan ve ordusunun muzaffer olması için okunacak hutbe metni gönderdi. Selçuklular, Bizanslı safında bulunan Türk asıllı birliklerle temas kurdu. Onların, Bizans ordugâhından ayrılarak Selçuklu ordusuna katılmalarını temin etti. Selçuklu Sultanı Alp Arslan, alim ve devlet adamlarının tavsiyesiyle, muharebeyi Cuma günü yapmayı tercih etti. 26 Ağustos Cuma günü askerlerini toplayan Alp Arslan, beyazlar giydi. Atının kuyruğunu bağlayıp, eline er silahı olan gürzü alıp, şöyle hitap etti: ‘Askerlerim! Şehit olursam, bu beyaz elbise, kefenim olsun. O zaman ruhum göklere çıkacaktır. Benden sonra oğlum Melikşah’ı tahta çıkarınız ve ona bağlı kalınız. Zaferi kazanırsak, istikbal bizimdir’. Cuma namazından sonra başlayan muharebede Sultan Alp Arslan, mükemmel bir savaş taktiği uyguladı. Bozkır çevirme hareketiyle, Türk ordusu hilal şeklinde yayıldı. Muharebenin başlamasından iki saat sonra, Peçenek ve Uz Türkleri, Bizanslılardan ayrılıp, Türk Sultanına tabi oldular. Savaş sonunda, Bizans İmparatoru Diyojen, yaralı halde bütün maiyeti ile birlikte esir edildi. Malazgirt meydanındaki mücadeleden yenik çıkan İmparator, Sultan’ın huzuruna getirildiğinde, utancından başını kaldıramıyordu. Sultan Alp Arslan, onu nezaketle kabul edip oturttu, gönlünü aldı. Diyojen, muharebe öncesi, muazzam ordusunun Türkleri muhakkak yeneceğine inandığını itiraf etti. Sultan Alp Arslan; ‘Eğer zafer sizin olsaydı, bana ne yapardın?’ diye sordu. Diyojen, ‘Kamçılardım’ cevabını verdi. Alp Arslan; ‘Benim size ne yapacağımı düşünüyorsunuz?’ diye sordu. ‘Ya öldürtürsünüz, yahut İslam memleketlerinde bir esir gibi dolaştırır, süründürürsünüz. Belki de, affedersiniz!’ dedi. Alp Arslan, Bizans İmparatorunu affetti. Ağır şartlarla antlaşma imzaladı. Fakat Romen Diyojen, dönüşünde Bizanslılar tarafından, Türklerden görmediği hakaretlere uğrayıp öldürüldü. Yeni Bizans İmparatoru VII. Mikhail Dukas, Diyojen’in Türklerle yaptığı anlaşmayı kabul etmedi. Türklerin yeni yurt edinmesini sağlayan Malazgirt Zaferinden sonra, on beş yıl içinde, Anadolu ele geçirildi. Bu zaferle, Anadolu’nun tapusu, Türklerin eline geçti. İslam ile müşerref olan Türkler’in açık denizlere ulaşmaları Selçuklular zamanıdır. Ve Malazgirt savaşı bu genişlemede çok önemli ve kilit noktalardan biridir. Sadece Türk tarihine değil, İslam ve dünya tarihine de yön vermiştir. Bu zaferle kendini iyice sağlama alan Selçuklu Türkleri, İslam sınırlarını genişletmekle yetinmemiş, kültür ve medeniyet alanında kurdukları külliyelere ve sosyal müesseselerle, geliştirdikleri hastaneler ve tedavi şekilleriyle, kervansarayları ve ticaret sistemleriyle ve açtıkları Nizamiye medreseleriyle, İslamiyeti bir muhafaza içine almışlar ve dünya tarihinde mümtaz bir yere ulaşmışlardır. Malazgirt Zaferi ile büyüyen ve sonra gelişen Selçuklu medeniyeti, Osmanlı teşkilatı içinde temel olmuştur. Bu zafer, çok büyük bir coğrafyanın ve birçok milletin kaderini tayin etmiştir. Sonuçlarını etkisi günüme kadar devam etmiştir”

 
Dadaş taksicilere övgü yağıyor
 
2 dolandırıcı tutuklandı
YORUMLAR
 Onay bekleyen 1 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Sekmen: ‘Öncelik altyapıda’
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, İhlas Haber Ajansı Erzurum ...
Atama kararları Resmi Gazete’de yayımlandı
Başbakanlık ile Başbakan Yardımcılığı, Adalet, Aile ve Sosyal Politikalar, ...
Erzurum milli coşkuya hazırlanıyor
30 Ağustos Zafer Bayramı kutlama törenlerinin provası nedeniyle yarın ...
 
Bakan Eroğlu Sel Bölgesinde
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Artvin’in Hopa ilçesinde yaşanan ...
Dadaşlık böyle olur
Erzurum’da bir taksi durağı, bir şehit yakınının parasının çıkmadığını ...
Erzurum Mendi Paşa’yı ağırladı
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi Erzurum Valiliğini ziyaret etti.
 
Kurbanlık piyasası açıldı
Kurban Bayramı yaklaşırken Erzurum’daki hayvan pazarında hareketlilik artmaya başladı.
Baba Doğan’ın feryadı yürek parçaladı
Erzurum’da, serinlemek amacıyla gölete giren iki kişiden birisinin cesedine ...
Altınok Yılmaz çiftinin sevincini paylaştı
İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, memleketi Erzurum’da kayın biraderinin ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kibirli Siyaset Aktörleri ve AK Parti'nin Değişim İhtiyacı
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Ayağın Sürünmesi
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva