ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Trendyol 1. Lig: Keçiörengücü: 1 - Altay: 1
Trendyol 1. Lig: Keçiörengücü: 1 - Altay: 1
Trendyol 1. Lig: Giresunspor: 1 - Ümraniyespor: 2
Trendyol 1. Lig: Giresunspor: 1 - Ümraniyespor: 2
3.6 kilo uyuşturucu madde ele geçirildi
3.6 kilo uyuşturucu madde ele geçirildi
Başıboş köpek kazaya sebep oldu
Başıboş köpek kazaya sebep oldu
Aranan 8 kişi yakalandı
Aranan 8 kişi yakalandı
HABERLER>TÜRKİYE
13 Aralık 2012 Perşembe - 07:23

Görmez’’den sert tepki

Diyanet işleri Başkanı Görmez, “Başkanlığımızı ve fedakâr din görevlilerimizi, milletimizin sırtında bir yük gibi göstermeye kimsenin hakkı yoktur…” dedi.

Görmez’’den sert tepki

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Afyon’da düzenlenen İl Müftü Yardımcıları Seminerine katıldı. Seminerde konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, son günlerde basında Diyanet bütçesine ilişkin yöneltilen eleştirilere yanıt verdi. Diyanet İşleri Başkanı Görmez, “Başkanlığımızı milletimizin dini manevi hayatına hizmet eden, fedakâr din görevlilerimizi sırtında bir yük gibi göstermeye çalışmak hiç kimsenin haddi de değildir, hakkı da değildir. Ülkemizin tarihine baktığımızda hem din hizmeti hem de yaygın din eğitimi amacıyla kurulan vakıflarımızın mal varlığını düşündüğümüzde aslında Diyanet İşleri Başkanlığı devlete hiçbir şekilde borçlu değildir.” dedi.
Afyon İl Müftü Yardımcıları Seminerinde konuşan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, 2013 yılında Diyanet İşleri Başkanlığına ayrılan bütçeye ilişkin son günlerde devam eden tartışmaların hiçbir surette gerçeği yansıtmadığını ifade ederek şunları söyledi;
“BAŞKANLIĞIMIZI MİLLETİMİZİN SIRTINDA BİR YÜK GİBİ GÖSTERMEYE ÇALIŞMAK HİÇ KİMSENİN HADDİ DE DEĞİLDİR, HAKKI DA DEĞİLDİR…”
“Ülkemizde, belirli zaman dilimlerinde değerli basınımızın ve bazı siyaset adamlarının Diyanet İşleri Başkanlığımızla ilgili geleneksel hale gelmiş, klişeleşmiş, yanlış değerlendirmeleri olmaktadır. Bunlardan bir tanesi her yıl Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurumların bütçeleri tespit edilirken plan bütçe komisyonu aşamasından itibaren yapılan 'Bütçede aslan payı Diyanet’e', 'Diyanet’e on bakanlığın bütçesi' gibi değerlendirmelerdir. Bu değerlendirmeler aslında her sene Başkanlığımızı ve camiamızı üzmektedir. Her şeyden önce Başkanlığımızı milletimizin dini manevi hayatına hizmet eden, fedakâr din görevlilerimizi sırtında bir yük gibi göstermeye çalışmak hiç kimsenin haddi de değildir, hakkı da değildir.Üstelik bu değerlendirmeler hiçbir surette gerçeği yansıtmamaktadır.”
Diyanet İşleri Başkanlığına ayrılan bütçenin neredeyse tamamının personel giderlerine ayrıldığını belirten Başkan Görmez’in konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle;
“BAŞKANLIĞIMIZ KADAR DEVLETE YÜK OLMAYAN VE HAYIRSEVER HALKIMIZIN DESTEĞİ İLE AYAKTA DURAN BAŞKA BİR KURUM YOKTUR…”
“Diyanet İşleri Başkanlığına ayrılan bütçenin neredeyse tamamı personel maaşlarından ibarettir. Nitekim bu yılki bütçenin yüzde 95,7’sini tamamıyla personel giderleri oluşturmaktadır. İkincisi, Diyanet İşleri Başkanlığı kadar devlete yük olmayan ve hayırsever halkımızın desteği ile ayakta duran başka bir kurum yoktur. Camileri, Kuran kurslarını, müftülük binalarını yapan hayırsever halkımızdır. Bu camilerin, Kuran kurslarının, müftülük binalarının bakım ve onarımı, burada yatıp kalkan öğrencilerin ibatesi, iaşesi de tamamıyla halkımız tarafından karşılanmaktadır."
“DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ YURT DIŞI HİZMETLERİ İÇİN BÜTÇEDE AYRILAN TEK BİR KURUŞ DAHİ YOKTUR VE HİZMETLERİ DİYANET VAKFI MARİFETİYLE YÜRÜTMEKTEDİR…”
"Üçüncüsü, ise Başkanlığımız yüzü aşkın ülkede hizmet yürütmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinde bu hizmetler için ayrılmış tek bir kuruş ödenek yoktur. Bu hizmetler tamamen yine hayırsever halkımızın desteği ile Türkiye Diyanet Vakfı marifetiyle gerçekleştirilmektedir. Türkiye’den yurt dışına hizmet götüren bütün sivil toplum örgütlerinin götürdüğü hizmetlerin yüzde ellisini TDV götürmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı da yurt dışı hizmetlerini hayırsever vatandaşlarımızın desteği ile yürütmektedir."
“DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI İLE DİN EĞİTİMİ VE DİN HİZMETİ AMAÇLI VAKIFLARIMIZIN BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKİR…”
"Dördüncüsü, Diyanet İşleri Başkanlığına yasaların verdiği iki büyük görev vardır. Bunlar; din hizmeti ve yaygın din eğitimidir. Din hizmeti ve yaygın din eğitiminin kamu hizmeti sayılıp sayılamayacağı elbette tartışılabilir. Ancak eğer bu tartışılacaksa Diyanet İşleri Başkanlığı ile din eğitimi ve din hizmeti amaçlı vakıflarımızın birlikte değerlendirilmesi gerekir."
“DİN EĞİTİMİ VE DİN HİZMETİ AMAÇLI KURULAN VAKIF VARLIĞIMIZI DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDE DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI DEVLETE HİÇBİR ŞEKİLDE BORÇLU DEĞİLDİR…”
"Aslında ülkemizin tarihine baktığımızda hem din hizmeti hem de yaygın din eğitimi amacıyla kurulan pek çok vakıflar mevcuttur. Din eğitimi ve din hizmeti amaçlı kurulan bu vakıf varlığımızı düşündüğümüzde aslında Diyanet İşleri Başkanlığı devlete hiçbir şekilde borçlu değildir."
“BÜTÇEYLE İLGİLİ ATTIĞI MANŞETLER DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞINI VE ÇALIŞANLARINI, DEVLETİN, MİLLETİN SIRTINDA YÜK GİBİ GÖSTERME ÇABA VE GAYRETLERİ SON DERECE ÜZÜCÜDÜR…”
"Beşincisi, Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiye’nin en ücra köşelerine, her köyüne, mezrasına hizmet götüren tek kurumdur. Bütün bunları dikkate aldığımızda her sene değerli basınımızın Diyanetin bütçesiyle ilgili attığı manşetler Diyanet İşleri Başkanlığını, çalışanlarını, devletin ve milletin sırtında yük gibi gösterme çaba ve gayretleri son derece üzücüdür ve doğruları yansıtmamaktadır.”

 

 
Kur’an aşkı engel tanımıyor
 
Judocular 5 madalyayla döndü
YORUMLAR
Toplam 10 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Yoncalıkı reddiye-2 14 Aralık 2012 Cuma 19:43

Ben belli bir yaştaki insan olarak hiçbir camide vaazlarınimam hatipllerin ne cuma hutbesi ve vaazları, ne ne ramazan vaazlarında helal kazanmayı anlattıklarını görmedim. Hiç ama hiç, temizliği anlatan yere tükürmeyin, elinizle burnunuzu temizlemeyin, evinizi, işyerinizi, üstünüzü başınızı temiz tutun diye böyle bir vaazını temizliğe hasreden hocaya rastlamadım. Helal kazancı, başkalarının kazancına göz dikmemeyi öğreten bir vaaza rastgelmedim. Faizin haram olduğunu haykıran, özellikle ibadetlerini bilhakkın eda edenlerin faizden kaçınmaları gerektiğini belirten bir hoca dinlemedim. Namaz, oruç, cennet ve cehennem..bu kadar. Helal kazanmak gibi islamın temelinden bahsetmeyenlerin mihraplarda kalması ne kadar doğru. Hala muhammediye üzerinden vaaz verenlerin kürsileri işgal etmesi ne kadar doğrudur? islamı asrın gerçeğiyle, asrın idrakiyle anlatacak yaşayacak imam hatiplere ihtiyaç var. Bunda hem fikiriz. ancak, böyle değil diye mevcut çalışanları da gereksiz görmek ne derece doğru yaklaşım olur. Bir seviyeye talip olmak, buradaki hizmet norm, anlayışını yükseltmek lazım. önce Görmez hocya destek sonra da talep, daha akli değilmidir

Yorumu oyla      6      5  
Yoncalık'ı reddiye 14 Aralık 2012 Cuma 19:36

Camilerimizde mihrabta, minberde kürsüde genç ilahiyat fakültesi mezunları, aydın din adamları görev alsa kötü mü olur..Bunun yolu Görmez'in haklı çıkışına tepki değil, bir aydınlanma hareketine öncü olacak destekler sunmaktır. artık camilerimizde elindeki kağıttan hutbe okumaya çalışan imamhatipler yerine, önünde artık günün ihtiyaçlarına garip kalmış vaaz kitaplarından halkın anlamadığı bir şekilde vaaz veren hatipler yerine, namaz, oruç gibi şahsi ibadetler dışında helal kazanmak, temiz olmak, dürüst kalmak gibi islami temelleri hiç aktarmayan natıklar yerine dinin mana ve lisanına en yüksek seviyede vakıf ilahiyat mezunları olsa fena mı olur.

Yorumu oyla      7      4  
yoncalik, 14 Aralık 2012 Cuma 15:11

Sabahin 7 sinden aksamin 8-9 kadar, günde 12 saat calisanlarin vergisini AL, sonra günde 2-3 saat bile calismayanlara VER, sonrada utanmadan, bu parayi al sonrada verenlere: "Aldigimiz parayi sorgulamak,Kimsenin haddine degil" tarzi cümleler kur...Ordu revioze edilmeye basladi, milletin sirtina kambur olan bu "güruh" unda en kisa zamanda revize edilmesi gerek...Daha az, daha vasifli kisiler !

Yorumu oyla      7      4  
çaykolik 13 Aralık 2012 Perşembe 23:52

Taha Tuğlular,yazınızı bir kaç kez okudum.Buradan böyle yorum yapan birine rastladım ya şükürler olsun.ekseriye yağ çekerler,pöhpöhlerler,okur ama anlamadan din içerikli motifler ekleyerek yorum yapar. Görünen o ki en çok parada, geliride burada.Allahtan korkarlar.Artık anlatırlar,şeffaf olsun kimse töhmet altında kalmasın.Doğru olanıda sanarsam yaparlar.

Yorumu oyla      8      4  
feride 13 Aralık 2012 Perşembe 23:37

sayın başkanım bu kadar kızmaya gerek yok.Allah korkusu, haram ve helali,doğmamış yetimin rızkını şu alemde en iyi sizler hesaplarsınız ,bilirsiniz.Daha eline maaşı geçmeden kesilen vergilerin nerelere gittiğini soran ,bütçelerden gelip gideni merak eden bu sahapsız kullara kızmayın.En ince noktasına kadar açıklayın bence.Sizden beklediğimiz bu.Allah hepimize helal lokma yemek nasip etsin.Amin

Yorumu oyla      7      5  
Laedri 13 Aralık 2012 Perşembe 20:12

'Sana derim ey hoca/Sırat köprüsü nice/kıllardan dahi ince/geç derlerse ne dersin'Y.emre

Yorumu oyla      7      4  
Ercandem 13 Aralık 2012 Perşembe 17:38

Mehmet Nas kardeşim acaba gerçekten din görevlilerinin ne kadar maaş aldığını bilmiyor mu?Hemen belirteyim din görevlileri öğretmenlerden daha fazla maaş almakta,çoğunluğu beş kuruş ödeme yapmadan camii lojmanlarında yaşamakta ve yine çoğu zaman vakit namazlarında ya namaz öncesinde camiye gelmekte ya da hiç gelmemektedir.Günde iki ya da üç saat görev yapan "Kuran Kursları"hocaları tam ücret almakta ve yeterince hizmet verememektedirler.Diyanet teşkilatıda diğer devlet kutumları gibidir ve hatta daha önemlidir ki çok iyi denetlensin.

Yorumu oyla      8      4  
Mehmet NAS 13 Aralık 2012 Perşembe 15:27

Görmez hocanın tepkilerini paylaşıyorum. Din görevlileri asgari ücret dolaylarında maaş alıyorlar. Camilerin giderleri, Diyanetin etkinlikleri hep vkaıf desteğiyle hayırseverlerin katkısıyla yapılıyor. Diyanet teşkilatı bir yük değil aksine kamunun rahmet yüzüdür. Bu teşkilat yerileceğine, üniversitelerde dört yılda bir tez yazarak milyarlarca maaş alanlar, üst düzeyde bürokrat olup hiçbir iş yapmayanlar tentik edilsin. üniversitede bir asistanın maaşı iki imam hatip maaşı. Üç kayyum maaşıdır,.

Yorumu oyla      7      8  
salim 13 Aralık 2012 Perşembe 14:27

Taha beyin harika yorumuna aynen katılıyorum. sahiden bu muazzam bütçenin nerelere harcandığı devlet sırrı mıdır? vatandaş olarak merak ediyoruz işte. bir de diyanetin buz gibi ve kuru yüzü daha sevimli olamaz mı acaba? sanki kendi içinde bir imparatorluk. çok geri kalmış.ciddi bir yenilenmeye ihtiyacı var. bütçe problemi de yok nasılsa.

Yorumu oyla      8      4  
Taha Tuğlular 13 Aralık 2012 Perşembe 10:15

Sayın Başkan, böyle öfkelenmeye hiç mi iç gerek yok.Diğerleri gibi sizin bütçeniz de bu ülkenin bütçesinden ödenmektedir.Sizin bütçeniz başka bir ülkenin bütçesinden mi ödenmektedir kiböyle kızıp öfkeleniyorsunuz? Acaba sizin bütçenizin bir mahremiyet karinesi mi vardır ki buna sığınıyorsunuz? Bu millet çalışacak üretecek kazanacak birileri de milletin bütün bu değerlerini, bu millete hesap vermeden kendi parası gibi, istediği gibi, harcayacak ve kullanacak öyle mi? Halbuki demokrasilerde halk her konuda söz sahibidir. Halbuki, demokrasilerde herşey şeffaf ve saydamdır. Vatandaşın parasının nereye, nasıl ve ne kadar harcandığını bilmesi gerekir. Çağdaş ve modern ülkelerde bu hep böyledir. Eğer bir ülke, kendi kurumlarını denetleyemiyorsa o ülkede hukuktan ve demokrasiden bahsedilemez. Zaten yaptığınız çok bir şey de yok.Alışılmış,klasik devlet zihniyetinde gidiyorsunuz.Şu anda sizin bütçeniz 10 bakanlığın bütçesinden büyük.Sağlık ve Enerji Bakanlıkları,sıra ile 3 milyar,500 milyon TL,Enerji Bakanlığı3 milyar TL.Sizinki ise 4.630 milyar TL'dir.Camiyi vatandaş yaptırır,ısınma,elektrik,su ve diğer giderlerini vatandaş karşılar, camileri Vakıflar onarır ve tamir eder,siz de bu bütçeyi har vurup harman savurur, vatandaşa layıkıyla hizmet edemezsiniz. Rüşvet,su-i istimal,fuhuş,içki,ahlaksızlık, dinin reddettiği envai türlü haramlar alenen işlenir,devlet bölünme noktasına gelir,siz bütün bunların karşısında hiç bir şey yapamazsınız.Evi camiye yakın olan imam,terlikle camiye gelir ve eve terlikle gider,imam ve müezzinler ticaretle uğraşır,camilerin kapısını bir ticarethane gibi açıp kaparlar.Siz bunlarla vatandaşa din hizmeti sunduğunuzu mu zannediyorsunuz?Bu milletin bu hale gelmesinde sizin vebaliniz çok büyüktür.Bugün bu ülkede Fil Suresi'ni,"Elemterâ" değil de "Elemtere" okuyan onbinlerce imam var.Din hizmetini yapamıyorsunuz.Geçende bir cami imamı,Cuma günü vaazda,Hadis'i yanlış okudu dedi ki"Sevgili Peygamberimiz,bir cenaze namazına katılana (aynen yazıyorum)bir kıraat,cenazeyi mezarlıkta teşyi edene de iki kıraat sevap verilir. Bir kıraat sevap, Cebel-i Nur kadardır." Halbuki bu kıraat değil,ölçü anlamına gelen,dirhemin onaltıda birini ifade eden eski bir ağırlık ölçüsü anlımındaki" kırat"dır.Kıraat ise namazda kıyam halinde iken Kur'an'dan en az bir ayet okumaktır.Hadis'de bahsedilen dağ ise Nur Dağı değil,Hira Dağı'dır.Ne yazık ki birçok imam,halen dünyanın kendi etrafında döndüğünü bilmemekle,Nur Suresi'nin 44. ayetinden bî-haberdirler.Daha neler neler...Mesela Erzurum'da bir Hizmetiçi Eğitim Merkesi olduğu halde,burada çok iyi uzmanlar olduğu halde,15-20 müezzinin dışında, Sabah ezanını Saba,Öğleyi Rast, İkindiyi Hicaz,Akşamı Segah,Yatsıyı Uşşak, Cuma içi ezanı bazen Hicaz,bazen Rast bazen de Hüseyni makamında okuyan bir tane müezzin bulamazsınız.Neden bunlar kendilerini sürekli yenilemiyorlar?Neden bunları takip etmiyorsunuz?Bir çok camide beş vakit ezanı tam olarak okuyan bir müezzine rastlayamazsınız.Neden bunlar görevlerini ihmal ederler? Aldıkları para helal mıdır? Bizim, cennet-mekan Solakzâde Hazretleri 1958 yılında yani ölümünden iki yıl önce "Eğer bu ülkedeki din adamları görevleri bihakkın yapsalar bu millet bu halde olmaz" buyurarak sizin görevinizi tam olarak yapamadığınızı,taa o zaman tespit ve teşhir etmiştir.Acaba o mübarek insan bugün kalksa size ne der? Sayın Başkan bu 80 yılda, tüm kurumlar az çok kendilerini yenilediler ve halka iyi hizmet etmekteler. Üniversiteler, okullar, hastahaneler vb.Ama sizde halen daha" TIK" yok.Bu aziz ve yüce TÜRK MİLLETİ'ne bihakkın dinini tam öğretiniz. Bir şeyler yapınız.Kendinizi yenileyiniz ve iyi hizmet ediniz.İslamiyet cami ve ev arasında gidip gelmek değildir. Vatandaş paranızı veriyorsa sizi denetleyecektir.Görevini yapanda öfke yoktur.Görevini yapamayan kızar ve öfkelenir.Burası demokratik bir ülkedir. Burası İran,Suriye,Irak değildir.Öyle "kimsenin hakkı yoktur" diyemezsiniz. Aklınızı başınıza alın ve ne söylediğinizi kulağınız duysun.Bu aziz Millet her kuruma sorduğu gibi size de hesap sorabilir.Hesap sorulmasını istemeyenler,görevlerini savsaklayanlardır.Göreviniz layıkıyla yapınız ve aziz Milleti bu durumdan kurtarınız.Selam ve saygılarımla.

Yorumu oyla      13      4  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Selahaddin Üniversitesi'nden Asimder’e şilt
Irak'ın Erbil kentinde bulunan Selahaddin Üniversitesi tarafından, Uluslararası ...
‘Karneyi Millet verir’
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Bugün, bizim ekonomide elde ettiğimiz ...
‘Dokunulmazlıklar yeniden ele alınmalı’
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, isim vermeden BDP’lilerin dokunulmazlıklarının ...
 
‘İşsizlik kötülüklerin anasıdır’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ...
Zaim Hoca’ya vefa
“Hocaların Hocası” olarak tanınan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de hocası ...
Başbakan'a bir ödül daha
Hazar Strateji Enstitüsü tarafından düzenlenen Hazar Forumu kapsamındaki ...
 
Başbakan'dan 'Muhteşem' tepki
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Muhteşem Yüzyıl" adlı televizyon dizisine ...
Erdoğan’dan tarihi tespit
Başbakan Erdoğan, Kürt kökenli vatandaşlara seslenerek PKK terör örgütünün ...
Erdoğan partililerine seslendi
Başbakan Erdoğan, Filistin'in 29 Kasım'dan itibaren tarih sahnesindeki ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Konunun Mülkiyeti 
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Ülkü Ocakları Mektebi ve Yiğido Mehmet Şarkışla
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Bir başarı Hikayesi: ‘Erzurumspor’
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kibirli Siyaset Aktörleri ve AK Parti'nin Değişim İhtiyacı
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva