ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Erzurum’da 104'üncü yıl gurur ve coşkusu
Erzurum’da 104'üncü yıl gurur ve coşkusu
Uzundere 23 Nisan coşkusuyla şenlendi
Uzundere 23 Nisan coşkusuyla şenlendi
ETÜ’lülerden çocuklara 23 Nisan armağanı
ETÜ’lülerden çocuklara 23 Nisan armağanı
 Atatürk Üniversitesi’nde 23 Nisan gündemi
 Atatürk Üniversitesi’nde 23 Nisan gündemi

Ahmet Göksan

Zeminin Kayganı
5 Mayıs 2021 Çarşamba

“Tamamen ecdat malımız olan Evkafın kayıtsız şartsız halka devri gecikmemelidir. Bütün ada halkına geniş haklar tanımayı prensip edinmiş Hükümet, Türk Evkafının üzerindeki haksız ve fuzuli müdahalesine derhal son vermelidir. Aksi halde Hükümetin niyetlerinden şüphe etmek hakkımız mahfuz kalır”. 1955 Dr. Fazıl KÜÇÜK

 

                Bazı anlar vardır ki kuyuya atılan bir taşı çıkarmak bir hayli zamanımızı alabilir. Bay Trump’ın giderayak bütün kuyuları doldurduğu zannedilirken bazı kuyuları boş bıraktığı anlaşılıyor. Biden’ın Ermenilere ilişkin yaptığı açıklamasını bu çerçevede okumamız gerektiğini düşünüyoruz. Bugüne değin alınmış bir mahkeme kararının olmamasına karşın Biden’ın suçlayıcı tavrı uluslararası hukuk kurallarına aykırıdır. Aynı zamanda insanlık suçudur.

1960’lı yıllardan itibaren diyaspora Ermenileri İngilizler tarafından yayınlanmış olan ve MAVİ KİTAP olarak bilinen yargı kararı olmayan yalanları ile yola çıkarak Türkiye’yi suçlamayı sürgit ediyorlar. Daha sonra 1980’li yıllarda ortalıklara çıkan terör örgütü Asala Türk diplomatlarının sürek avına çıkarak 30’un üzerindeki görevlimizi katlettiler. Şu anda iş başında olan Amerikalının seçim alanlarında söylediklerini uygulamaya koyması bir anlamda suça ortaklık etmektir. Ülkesinin 50 eyaletinde Ermenilere soykırım yapıldığına ilişkin derslerin de okutulmakta olduğu biliniyor.

Günümüzde yaşamakta olduğumuz tek konu yalnızca Ermeni konusu olmayıp Kıbrıs uyuşmazlığının da Türk dış politikasının önündeki engel olduğu da biliniyor. Her iki konuda da donanımlı olmadığımızın kabul edilmesi gerekiyor. Çünkü her iki konuda da üniversitelerde araştırma merkezlerinin olmaması büyük eksikliğimizdir. Bir elin parmaklarını geçmeyecek üniversitelerde Kıbrıs Araştırma Merkezlerinin de ödenek eksikliği nedeniyle gerekli çalışmayı yapamadığı acı bir gerçek olarak karşımızda duruyor. Bu merkezlerin ötesinde hepimizin bu konularda donanımlı olmamız aklına gelenin Türkiye’yi suçlamak için zemin bulamayacağının göstergesidir.

Dört yılı aşkın süredir gündemde kendisine yer bulamayan Kıbrıs uyuşmazlığı sonunda BM öncülüğünde Cenevre’de  yer buluyor. BM Genel Yazmanı tarafları ortak noktada buluşturabilmek için böyle bir toplantıya gerek duymuş oluyor. Buna karşın tarafların bugüne değin ortalıklara koydukları tablonun değişmediği gerçeği ile yüz yüze gelindiği görülüyor. Taban tabana zıt önerilerin bulunduğu bu ortamda BM Genel Yazmanının bu zıtlıklardan nasıl etkileneceğini sonuç bildirisinde göreceğiz.

Karşımızdakilerin Federasyon Trenini rayda tutmak istemesine karşın Kıbrıs Türkleri iki devletli bir yapıdan ve var olan yapının korunmasından yanalar. Rum Dışişleri Bakanı Bay Hristodulidis ise “ ayrı bir devletin tanınması gerektiği için konfederasyon da iki devlet de kabul edilemez. Cenevre’ye müzakerelerin zemini üzerinden yeniden başlaması hedefiyle geldiğini” söylüyor. Bu öneriden esinlenerek başlatılacak yeni sürecin yıllarca süreceğinin bilinmesi gerekiyor. Karşımızdakiler oyunu kendi alanlarında oynamakta ısrar ederlerse bu konunun İngiliz anahtarının dışında maymuncuk ile de çözülemeyeceğinin bilinmesini istiyoruz.

Görüşmelere geçilmeden önce Bay Nikos Anastasiyadis Cenevre görüşmelerinde “esas bulmaca Genel Yazmanın ‘yöntem ilerlesin’ diye yapacağı hareketlerdir” demiştir. Böyle bir açıklama ile odunlarının parasını istemeye devam edeceğinin işaret fişeğidir. İngiltere’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanıyacağına ilişkin Rum basınında uçurulan haberi dikkate alacak olur isek, bu  konuya ilişkin olarak açıklanan raporların sayısının dahi unutulduğu bir gerçektir.

Tarihte yaşanan olaylar konusunda gerekli dersleri çıkararak alacağımız gıda ile geleceğe güvenle bakmamız gerekiyor mu ne…

SEVGİ ile kalınız…

 

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kibirli Siyaset Aktörleri ve AK Parti'nin Değişim İhtiyacı
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Ayağın Sürünmesi
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva