ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Erzurum çocuk nüfus oranında ortalamaları geçti
Erzurum çocuk nüfus oranında ortalamaları geçti
Kartlı ödemeler 1,18 trilyon liraya ulaştı
Kartlı ödemeler 1,18 trilyon liraya ulaştı
Erzurumspor bu kez ceza almadı
Erzurumspor bu kez ceza almadı
Tarım-GFE yıllık yüzde 49,92 arttı
Tarım-GFE yıllık yüzde 49,92 arttı
Ücretli çalışan sayısı yıllık yüzde 4,1 arttı
Ücretli çalışan sayısı yıllık yüzde 4,1 arttı

M.Tevhit Gülseven

Yeni Öğretim Yılı Açılırken!
16 Eylül 2014 Salı

Eğitimi tarif ederken eğitilmişten ne anladığımıza bağlı olarak tarif ederiz.
Eğitmek bir duruş, şahsiyet, özgüven kazandırmak mıdır, eğitmek bilgi yüklemek midir?
Finlandiya da eğitimde sınav yok, günde dört saat okul, bütün eğitim oyunla öğreniliyor. Çocuklar yeteri kadar oyun oynuyorlar.
Başarılı öğrencilerin öncelikle annelerinin sonra ailelerinin payları büyüktür.
Doğan Cüceloğlu’ndan iki anekdot nakledeceğim:
Başarılı bir çocuğun annesine psikologlar çocuğuna nasıl davrandığını, ders çalışırken nasıl yardımcı olduğunu soruyorlar. Annesi “Çocuğum her eve geldiğinde; bugün yeteri kadar oyun oynadın mı, oyun oynayabildin mi diye sorarım” diyor!
Diğer bir anekdotta: Nobel Barış ödülünü alan bir fizik profesörüne bir gazeteci: “ABD’de yüzlerce fizik profesörü varken, siz bu Nobel Ödülünü nasıl aldınız?” diye sorar! Profesör de “Bu ödülü aslında annem almıştır” der! “Çünkü annem ben her okuldan geldiğimde bana; Oğlum, bugün öğretmenlerine güzel bir soru sorabildin mi diye sorardı. Ben de öğretimimde her zaman kendimi soru sormaya yönlendirerek devam ettim”, diye gazeteciye cevap vermiş.
Oyun oynamak ve soru sormak!
Burada elbette şımartılmış çocuklardan söz etmiyoruz!  
Alfred Adler de, Doğan Cüceloğlu da şımartılmış çocukları eğitimde kaybedilmiş olarak görüyorlar!
Çocuklarımızı asla şımartmamalıyız!
Ve çocuklarımızı asla yarış atı gibi sınavlarda ve okulda, sınıfta birinciliğe hazırlamamalıyız! Böyle bir beklenti içinde olmamalıyız!
Hayvanlar âlemine baktığımızda yavrularının yetişkinliğe erinceye kadar hep oyun oynadıklarını görürüz. Öncelikle yabani hayvanlar avlanmadan, korunmaya kadar bütün gerekli olan hayat şartlarını oyun oynayarak öğrenirler!
Bizim ülkemizin eğitim sistemine girmek istemiyorum!
Biz eskiden beri çocuklarımızı eğitmek üzerine planlar yapıp, hedefler koyup hayatımıza geçirmedik.
Türkiye’de eğitim sistemi hep kapitalist oldu. Dershaneler hep kapitalist oldu; parası olmayan okumasın mantığı taşıdı. Veliler büyük para harcamak zorunda kaldılar! Sistem bir türlü kurulamadı, kurdurulmadı!
Hâlâ daha velilere çocuk okutmak için bütçelerine büyük yük yüklenmektedir.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ilk defa duymak istediğim bir konuşma yaptı. Çocuklarımızı çok az sınav yapmaktan ve oyun oynamaktan söz etti.
Diğer duymak istediğim iş de tahsil hayatını devletin üstlenmesidir. Fırsat eşitliğidir, eğitimde adalettir. Devlet eğitimin ücretsiz olduğunu söylerken; sadece bina yapmak ve kitap vermekle işin çok düşük bir kısmını devlet üstlenmiş oluyor. Özel okul sistemine ise adaletsiz bir sistem gözüyle bakıyorum.
Eğitimde fırsat eşitliği bu ülkede hiç olmadı, olmayacak gibi de görünüyor!
İş annelere düşüyor, iş aileye düşüyor!
Bu yüzden kadınların okuması şart!
Bu yüzden kadınları eğitmek şart!
Kadını okumayan milletler yükselemezler.
Bu yüzden öğretmenlerimizin, kadınlarımızın kitap okumaları şart!

Evde çocuklarımızı motive etmek, oyun oynamaya teşvik edip, oynayanlara kızmamak, soru sormayı öğretmek, düşünmeyi öğretecek eğitimler almak ve vermek şart; bunun için daha çok ve illa kitap okumalıyız! Çocuklarımıza kitap okuma alışkanlığı kazandırmalıyız!
Okumuyorsanız bir, okuyorsanız bin fikriniz olabilir! Okumadan ufuk açılmıyor!
Öncelik bayanlarda!

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Öğretmen Nazli GÜL 29 Eylül 2014 Pazartesi  12:08

Sayın GÜLSEVEN.... Güzel özetlemiş...Yemeklerin tad ve lezzetini ayarlayan tuz tanesi kadar ilave edelim.. Okullar ilmin mekanlarıdır..İlim öğrenmek kadın ve erkek için şarttır. Beşikten mezara kadar ilim öğrenmek şarttır. İlim Çin'de bile olsa gidip alacağız...İlim peygamberlerin mirasıdır..KPSS sıvanlarında sorulan soruların ilim ilgi olan geometri ve matematik konularıdır..Diğer konular öksürüklü felsefenin yorumlarıdır..İlmin çeşmesi hikmettir. Hikmet Allah (c.c) muradıdır..O halde ilim nedir? İlim adamı kimlerdir? İlim, evrensel doğruları,güzelleri,iyileri bize tanıtan aziz vasıtanın adı.. İlim adamı,öğreten,öğrenen,dinleyen veya bu güzellikleri seven insanlar... Yunus EMRE bize şiirleri ile çok şeyler öğretmiştir..Mimar SİNAN bize ilmin mermerlere nasıl kazınacağını öğretmiştir...Savaşları değil,Fetihleri bize Fatih öğretmiştir... Fetihlerde,çocuklara,kadınlara,yaşlılara,bağ ve bahçelere zerar vermek yoktur...Ftihlerin mekanlara taşıdığı ilimdir.Adalettir.Huzurdur.Güvendir.

Yorumu oyla      7      4  
misafir 23 Eylül 2014 Salı  00:18

Anneler baş tacimizdir.hersemizle ilgilenen anneler değil midir zaten? Annelerden sonra aile gelmez baba gelir.annenin ilgisi kadar babanın ilgisi de çocugun egitimi için çok önemlidir. Ufuklarimizin açılması için öncelik tartışması yapmadan hep birlikte okuyalim.

Yorumu oyla      7      4  
misafir 18 Eylül 2014 Perşembe  13:24

oynamayan tay at olmaz.aileler gürültü yaptın çok konuştun döktün saçtın dememeli temizlik hastası düzen düşkünü kurallı olmamaı ki çocuk gelişebisin.okullarda da eğlence olmalı günde yarım saat bile eğlenceli müzik olabilir fıkra olabilir oyun olabilir etkinlik olmalı öğretmenlerde aşırı disiplinli olmamalı ki çocuk okulu sevsin nefret etmesin.hükmetme bastırma herkesi aynı şekle sokma çabası kişiliğe yönelik eleştiriler insanların güvensiz şiddete meğilli olmasına yol açıyor.ailede ve toplumda serbestlik çok önemi.ödül ceza sistemide çok kısıtlı herkesin ödüllendirilecek bir yanı vardır.gülmek ve güdürmek karşımızdakine hayattan ümit vermek içini ferahlatmak lazım karamsarlık değil.önce mutlu ve ümitli olacakki çocuk bir şey olabilsin.

Yorumu oyla      7      4  
Aydın Yılmaz 18 Eylül 2014 Perşembe  11:09

Sevgili Tevhid seni bu yazından dolayı kutluyorum.Yıllardır Türkiyede 3 şey ihmal edilmiştir.1-Sağlık Sağlıklı olmayan insandan hiç bir şey beklenemez. 2- Eğitim Türkiye'de eğitim yerlerde Batı Uazayda araştırmalar yapıyor biz hala Osmanlıyı taklit etmeye,Arapça öğrenmeye çalışıyoruz.Din adamları Kuaranı Türkçe okumamak içinde bahaneler yaratıyorlar.3- DİNİMİZ 12 Bakanlığın bütçesine sahipler Dünya kadar yardım toplanıyor hala gözleri doymuyor.İnançsız bir nesil yetişiyor.Örnek istersen Camilere bakın kaç tane genç göreceksiniz.Her zaman söylerim beni yönetecek insanların IQ sü benden yüksek olacak.Ahlaklı, onurlu çalmayan ,Adeletli olan yöneticiler tarafından yönetilmeliyizki bu ülke kalkınabilsin.Sevgilerimle

Yorumu oyla      8      4  
Mami 16 Eylül 2014 Salı  20:23

8 yıl 10 işsiz bırakıp sonra atadığınız öğretmenlerden kitap okumayı beklemek ayıp olmaz mı? Sınıfın başında dursunlar yeter.

Yorumu oyla      9      6  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kibirli Siyaset Aktörleri ve AK Parti'nin Değişim İhtiyacı
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Ayağın Sürünmesi
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva