Bu hafta komşumuz Suriye’yi konu olarak seçtim ve diğer Arap ülkelerinde meydana gelen yönetim çökmeleri Arap Baharı değil, başka bir adıyla BOP projesi olduğuna ve Suriye’nin de bu projenin bir halkası olduğuna sananlardan biriyim.
Ancak Bu ülkenin başına gelen iç savaş felaketini ,Allah hiçbir ülkeye nasip etmesin..İç savaşlar, felaketlerin en korkuncu en yıkıcısı, en acımazsızı olur..Aynı ülke insanları bir birlerini kırıyor, en ağır silahlarla birbirlerinin sahip oldukları değerleri yerle bir ediyorlar..
ORTAK DEĞERLERE SAHİBİZ..
Gel gör ki bu ülke yanı başımızda..Ve ortak olduğumuz bir çok değer ve varlık var..Uzun ortak bir sınır var. Ortak kültürel değerler, tarihi eserler, yandaşlıklar, dindaşlıklar ve soydaşlıklar var. Bu yüzden Suriye, milletimizin her ferdi için çok önemlidir. Suriye’de akan kan, yüreğimizi ve ruhumuza acıtır.
Suriye yönetimi de, Arapların geçirdiği siyasal ve yönetimsel depremin içinde olan bir Ortadoğu ülkesi..Komşusu İsrail’e baka baka o da dünyayı ve dünya kuruluşu Birleşmiş Milletler kararlarını dinlemiyor.Hatta oyalıyor, bildiğini okumaya devam ediyor.Oluk oluk kendi vatandaşı olan halkının kanını akıtmaktan sakınmıyor, ağır silahlarla kendi ordusu, kendi halkına orantısız güç kullanmaktan çekinmiyor.
LİBYA FARKLIYDI
Suriye asla Libya’ya benzemiyor. Libya’da mezhepler arası ayrışma ve çatışma yoktu. Suriye’de bu ayrışma ve çatışma adeta zimmen iç savaş sebebi haline gelmiş, Libya’da etnik yapı yoktu. Suriye’de yapı çok parçalıdır; Araplar, Kürtler, Türkmenler… var. Gruplar arasında üstelik yeterli güven kalmamıştır. Diğer tarafta bu grupları destekleyen ve provoke eden devletler var.. Babadan oğla Aile devleti yapısı artık kamuoyu baskısına dayanmıyor. Dolaysıyla Suriye’nin işi Arap Baharı havasından gittikçe uzaklaşıyor, demokrasi, özgürlük ve insan hakları yerine vahşet, intikam ve iç savaşın acımazsızlığı alıyor, bu da sonuçta ülkeyi günden güne parçalanmaya ve yok olmaya doğru sürüklüyor.
Libya’nın iç savaşında NATO müdahalesi oldu. İşi sonuca götürdü. Ama Suriye için aynı şey olmadı. Çünkü Suriye yönetiminin arkasında Rusya var, Çin var,İran var ve Lübnan’a kadar uzanan bir destek ve yandaş topluluğu var..
DESTEKLEYEN ÜLKELER
ABD ile AB ve Türkiye diğer Arap ülkeleri gibi Suriye lideri Beşşar Esad'in da bir an önce iktidardan uzaklaşmasını isterken Rusya, Çin ve İran da iktidarda kalmasını istiyor.
İzvestiya Gazetesine göre, Rusya’nın Suriye’yi desteklemesi altında şu üç önemli neden var,
1- Moskova Suriye'yi İsrail ile barış yapmaya ikna edebilecek kapasitede,
2-Suriye sahilindeki Tartus, Rusya'nın Akdeniz'de donanmasına ev sahipliği yapan tek üs,
3- Şam'ın Sovyet döneminden kalma ( 12 milyar dolar ) borcunu ödemeye hazır olduğunu ifade etmesi.
Ayrıca Rusya, dostlarından Saddam’ı, Kaddafi’yi, Mısır’ı, Yemen’i ve Filistin gibi bütün dostlarını kayıp etti. Şu anda ellinde sadece Suriye kaldı. Onu da kayıp etmek istemiyor.
Çin ise, içinde Suriye’ye benzer muhalif gruplar var; bunların hareketi sonucu Suriye durumuna düşmekten korkar, hele Obama’nın “ Atlantik’ten Pasifik’e dönüşüm “ şeklindeki açıklamasıyla kendi hegemonyasının dayatmasından çekiniyor..Demek ki plan sadece Orta doğuyla sınırlı kalmayacak, Çin gibi dev ülkeleri de kapsayacak genişlikte bir proje..Ama önce Ortadoğu ve çevresindeki ülkeler sonra bütün dünya..!