ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Güler: ‘Varlığımızın en büyük teminatı TSK’dır’
Güler: ‘Varlığımızın en büyük teminatı TSK’dır’
Tekin’den sistem eleştirisine tepki
Tekin’den sistem eleştirisine tepki
 'Filistinli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayacağız'
 'Filistinli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayacağız'
'Rantsal dönüşüm yapanın Allah cezasını versin'
'Rantsal dönüşüm yapanın Allah cezasını versin'
Bahçeli: Dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum
Bahçeli: Dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum

İstemihan Bulutlar

Ne Mutlu Abdullah Olanlara..
13 Eylül 2021 Pazartesi

“Ameller niyete göredir. Herkes sadece niyetinin karşılığını alır. Kim Allah ve Resûlü için hicret ederse, hicreti Allah ve Resûlü’nedir. Kim de erişeceği bir dünyalık veya evleneceği bir kadından dolayı hicret ederse, onun hicreti de hicretine sebep olan şeyedir.”

Allah Resulünün hayattaki amacı tarif eden Hadisindeki vurguya dikkat.

Eylemlerimiz niyetimizin tarifi.

Yaptıklarımız hayat serüvenimizdeki rotanın takdimi.

Dadaş Ziya Paşa;

‘Kişinin görünür rütbe-i aklı eserinde’ diyor ya.

Hayatımızı adadığımız şeyler, her ne iseler hem kalitemizi, hem niyetimizi, hem de şahsiyetimizi ortaya koyuyor.

Söze hacet yok.

Eylem yetiyor.

Mevla, Şura suresinde: ‘Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.’ buyuruyor.

Yani elimizde olanlar hayat tasavvurumuz, yaşam tasarrufumuz..

Tabi ki gailemiz..

Tabi ki endişelerimiz..

Tabi ki dikkat ve hassasiyetlerimiz.

Önümüze koyduğumuz hedefe varmak odağında bir de kırıp, döktüklerimiz var..

Yıkıp geçtiklerimiz..

Hiçe saydıklarımız..

Önemsizleştirdiklerimiz, ötekileştirdiklerimiz.

Mevla, ‘Başınıza gelen yaptıklarınızdandır’ uyarısını yapıyor.

Hak divanında halk içindeki gayretlerimiz önümüze çıkacak.

İnancımız odur.

İslam dininin kırmızı çizgisidir bu.

Yasin Suresinde:’ O gün onların ağızlarını mühürleriz; yapmış olduklarını elleri bize anlatır, ayakları da tanıklık eder.’ uyarısına dikkat.

O gün, Hak Divanına çıktığımız o gün kaçış yok..

Yaptıklarımız yani niyetlerimiz ortaya çıkacak.

Mesela evim, arabam olsun diye faize yönelenler..

Mesela helva bana deysin de ölü gor ba gor olsun diyip, işini gördürmek için torpil, tavassuta koşanlar..

Mesela, dünyevi bir makam için her türlü yola tevessül edenler..

Mesela..Mesela..

Sakın yanlış anlamayın..

Aklımız ancak kendimize yetiyor.

Ne kimseye akıl veriyoruz, ne de nasihat çekiyoruz.

Sadece sesli düşünmek bizimki..

Yazıya dökülmüş haliyle..

Kimsenin yaptığının yanına kalmayacağı hatırlatması..

Tabi önce nefsimize bu sorgu..

Hak divanına varmadan bir muhasebe nefsimize.

Bir namazlık saltanatımızın olacağı taht misali musalla taşı önünde, cemaatin ‘Biz razıyız’ demesiyle kimse kurtulduğunu zannetmesin.

Dünyada nasıl kamu davası varsa, ahiret yurdunda da öyle..

Her anımızın hesabı var..

Paranın, pulun, makamın, kalabalıkların sözünün geçmeyeceği gün.

İnanan için hesap günü kesin..

İnanmayanla işimiz yok zaten.

Helalleşmeyle de hesaptan kurtulmak yok aslında.

Hiçbir nefis kendine yapılanı unutmaz..

Hele Allah..Hele Allah..

Mesela bu aciz, kimsenin kendisine hakkını helal etmesini istemez.

Kimseye de hakkını helal etmez..

Niyesi açık..

Hesabı Allah görür de Ondan..

Hatır için, küsme, darılma olmasın diye helallik kendimizi kandırmaktan başka bir şey değil.

Çünkü Allah var..

Zİlzal suresindeki hüküm açık:

‘Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu (karşılığını) görür.

Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu (karşılığını) görür.’

Şimdi bir tefekkür..

Meselemiz nedir?

Hedefimiz nedir?

Muradımız ve niyetimiz nedir?

Kendimize soralım..

Hepimizin maksudu muhtelif..

Kimimiz para peşindeyiz..

Kimimiz makam..

Kimimiz ünü kovalıyoruz..

Kimimiz…

Ardımızda yıkıp geçtiklerimiz..

Peşimizde kırıp döktüklerimiz..

Ne için?

Nefsimize sualimiz bu..

Ne için?

Şimdi bir tevessül..

Şöhret mi, para mı, makam mı?

Yoksa..

Meselemiz Abdullah olmak mı?

Doğrusu, işin doğrusu Abdullah olmak..

Ne mutlu Abdullah olanlara..

Ne mutlu Abdullahlık şuurunu taşıyanlara..

Ne mutlu..

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Vahdet Nafiz Aksu 19 Eylül 2021 Pazar  17:10

Ne mutlu...

Yorumu oyla      1      1  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Riskin Güveni
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Ölülerin arkasından konuşmak ahmaklıktır!
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva