Fikrimiz, zikrimiz ne olursa olsun, liderimizi ne kadar seversek sevelim; Türk Milletinden olduğumuzu unutmamalıyız! Liderler, cemaatler göçüp giderler, dağılırlar, yenisi kurulur ama milletler ebedi kalırlar! Millet yıkılırsa devlet yıkılır!

Siyasi kutuplaşmaların altında elbette bilgelik hikâyeleri yatmaz. Bu hikâyelerin arkasında yabancı haber alma örgütlerinin başarıları vardır! Ülkede başarılar yalnızca kişisel olarak hayat bulur!

Islak ıslak şarkısını söylerken Cem Karaca’nın kıyafetini bir gün giyinerek sokağa çıksam; dönüp bakarak garipsemeyen insan ya giyim hakkında bir şey bilmiyordur, ya uç zevkleri olan birisidir. Ama Cem Karaca gibi bir ustaya eleştiri getirmeyiz. Cem Karaca’yı sevmeyen insanlar ise zaten ya ilgilenmez ya değersizleştirici bir iki kelam ederler! Oysa ne göklere çıkaracak ne yere batıracak bir şeydir ortada eleştiri konusu olan! Sadece bir şahsın kıyafetidir.

Karaca bu dünyadan göçmüştür ve artık her şeyiyle bizimdir! Biz kimiz; biz Türk Milletiyiz!

Biz milletiz! Ve bizim değerlerimiz vardır!

Fikirlerimizde de, düşüncelerimizde de Türk Milleti olduğumuzu unutmamalıyız! Değerlerimiz, ülkülerimiz, sanatçılarımız, düşünürlerimiz, dava adamlarımız bizim kıymetimizdir. Türk Milletinin değerleridir. Kanla irfanla temel bulmuştur!

Afganistan bunu yapabilseydi bugün emperyalist çizmeler altında kalmayacaktı! Yapamadı! Doğruyu yalandan ayıramadı! Emperyalist güçleri tanıyamadı! Cumhuriyet denen yönetimin çatısını kuramadı!

Afganistan’ın şeriat devleti olduğunu söyleyenler var; bu İslam adına talihsiz bir yapıştırmadır! İslam’la hiçbir ilgisi yok! Ancak İslam’a zarar verecek, insanları dinden nefret ettirecek kadar o denli şiddet var ki! Afganistan’ı anlayabilmek için; ABD’yi ve haber alma örgütlerini iyi tanımalısınız, yoksa boş konuşmuş olursunuz!

Fikirler önemlidir, çok önemlidir. Tuttuğumuz, beğendiğimiz bir liderimiz varsa; onun sözlerini düşünmeden kabul ederiz, savunuruz, başkaları eleştirirse de avukatlığını yaparız! Yapmamalıyız.

Okumadan, bilgiyi arayıp bulmadan, araştırmadan, realizme, matematiğe vurmadan fikir fikir olamaz!

Fikirler derken, daha çok dar ve dikte fikirlerden söz ediyorum.

Düşünceden çıkan fikirler de marka ürünler gibi kendisini belli ederler, ağırlıkları vardır. Bir düşünüre dayanırlar genelde ve kökleri vardır, tarihte yaşanmış acı mazileri vardır! Fransa’da binlerce kelle düştü; amaç cumhuriyetti!

Kendisi düşünmeyen, dikte fikirlerle donanarak milletine hakaret eden çocuk; sen, hangi renklerin ve kimlerin ekmeğine yağ sürüyorsun?

Hakaret, etmenin altında cevap veremeyecek olmanın ezikliği vardır!

İnsanlarımızın arasındaki fikir ayrılıklarının, düşünce ayrılıklarının olması doğaldır, ancak derinleşen siyasi kinlerin, derin taraftarlığın getirdiği ayrılıklar, bir milletin ayağına balta vurması kadar derin yaralar açarlar!

Millet olmadan, milleti ayakta tutmadan maalesef ki devlet olunamıyor!

Fikrimiz, zikrimiz ne olursa olsun, liderimizi ne kadar seversek sevelim; Türk Milletinden olduğumuzu unutmamalıyız! Liderler göçüp giderler, cemaatler kapanırlar, dağılırlar, milletler ebedi kalırlar! Millet yıkılır, dağılırsa, devlet yaşayamaz!

Yalanı doğrudan ayırabilen insanlar kandırılmada uzun zaman kalmazlar, kalmamalılar! Mesela ben ekonomik olarak düşünürüm, paranın kimde olduğunu düşünürüm, konuşanların paralarının kaynağı çok önemlidir benim için! Yalanı doğrudan ayırabilmenin yolu ise kendi menfaatinden bağımsız, öğrenmek, okumak, araştırmak, düşünmekle olur!