236 oyu tutanağa 1 oy olarak geçmek ne demektir ve nasıl bir cürettir?

Bunun konuşulması, tartışılması, gündemde tutulması lazım.

Örnek bir tane değil, onlarca.

Türkiye İstanbul’daki seçimlere yoğunlaşmış.

Sandık sonuçlarındaki fahiş hatalar, ya da karartmalar konuşuluyor.

Tutanak faciaları dizi dizi.

Niye, niçin?

Ve en önemlisi suçlu kim?

Ve yine bir soru, tüm hatalarda, ya da kasıtlarda hedef aynı: AK Parti.

Ve yine bir soru: bu hataları kim, niye ve hangi kasıtla yaptı?

Ve vurgulu bir soru, bu hataları yapanlardan yasal hesap sorulacak mıdır?

Ağrı Belediye Başkanı Sayan bu hale dair net bir saptama yaptı:

‘"Ben ülke genelini çok yakından takip ediyorum. Daha önce de ben bu işlerde uzman bir kardeşinizim. Ben şunu söylüyorum. İstanbul ve Ankara seçimlerinde yüzde yüz hile var. Bakın yüzde yüz diyorum, hiç ihtimalsiz"’

Ve ekliyor Sayan:

‘Gezi de nasıl ki mesele dört ağaç meselesi değilse, bugün Ankara ve İstanbul seçimleri de sadece İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın seçimi değildir. Çok daha büyük bir fotoğraf vardır. Maalesef bunu görmüyoruz ya da görmek istemiyoruz. Olay şudur. Bakın, eğer 15 Temmuz’da Ankara da Mansur Yavaş, İstanbul’da İmamoğlu Belediye Başkanı olsaydı, biz bu darbeyi önleyemezdik ve bunu bizi dizayn etmek isteyen, yok etmek isteyen dış güçler anlamış. Dolayısıyla iki kritik mevziiyi, Cumhurbaşkanı’nın iki ikametgâhını, İstanbul ve Ankara’yı ele geçirmeden Türkiye’yi bölemeyeceklerini, darbeler yapamayacaklarını anladılar. Dolayısıyla bu seçim de bu tezgâhı kurdular. Bu kumpas i kurdular. Bizim içimize de hainler yerleştirdiler..’

Sayan olayın faili olarak FETÖ’yü, PKK’yı gösteriyor..

Aklı selim sahibi her vatandaşın bu noktadaki görüşü de bu doğrultuda.

Mesele Yıldırım ya da İmamoğlu’nun kazanması, ya da kaybı değil.

Mesele milli irade tercihi üzerinde kasıtlı bir oyun oynanmasıdır.

Mesele birilerinin özellikle seçimlerle kaydedilen güven ortamının yok edilmek istenmesi, acabaların çoğalmasıdır.

Bir zannı seslendirelim: ‘Bu olayların ardında FETÖ parmağı var.’

Sayın Sayan’ın tespitlerini herkes okumalı.

'Gezi olayları yenilenmek isteniyor’ tespitine dikkat edilmeli.

FETÖ, büyük bir mücadeleye rağmen yine sahnede mi?

Kendini 15 Temmuz’da lanet yağmuruyla haki yeksan eden milli iradeyle hesaplaşmaya mı kalkıyor?

Dikkatler bu noktaya çevrilmeli.

FETÖ ile yeniden ve 15 Temmuz kararlılığıyla mücadele edilmeli.

Neredeyseler, nereye sindiyseler ve hangi kılıf içindeyseler.

Tolerans müessesi asla işletilmemeli.

31 Mart seçimlerinde kaydedilen fahiş hatalar bunu gösteriyor.

Aslında hata sözü, meseleyi hafifletmek olur..

Doğrusu şudur: hata yoktur, milli iradeye kasıt vardır.

Halkın görüşü budur.

Kahır ekseriyet, FETÖ’ye her ne şekilde olursa olsun kenarından köşesinden yamanan, yaklaşanların yeniden irdelenmesini istiyor.

Yüksek öğretimden kamuya..

31 Marttaki olaylar, yeni bir tehlikeyi haber veriyor gibi.

FETÖ yine oyunlar peşinde..

FETÖ iblisliğinden vazgeçmiş değil.

Sandık başlarında bile bile yanlış tutanak tertip edenlerle, yeni bir tezgahın peşinde.

Vatandaş, FETÖ ile yeniden bir mücadele istiyor.

Bu hainlerin okullarından, ekonomik kuruluşlarından kimler yararlanmışsa..

Bu iblislerin çalıp çırptıklarından kimler pay almışsa..

Bu şerefsizlerin KPSS, ÖSYM hilelerinden kimler yararlanmışsa…

Hepsi tekrardan kontrol edilmeli..

Burada bir vatandaşın bize aktardığı bir beklentiyi seslendirelim:

‘TBMM’de FETÖ ile mücadeleye yönelik bir yasa çıkarılmalıdır’

Vatandaş böyle diyor.

Bu mücadelede en hafif ihmal ya da merhametin faturası ağır.

İşte 31 mart seçimleri..

Milli iradeye kefen biçmeye kalkışan, adaletten savunmaya, bilimden eğitime her kurumu ele geçirmeye çalışan FETÖ iblislerinden her dem hesap sorulmalı.

ÖSYM hilesi ile üniversite bitirenler, KPSS hilesiyle işe girenler yeniden araştırılmalı..

Ve iblise acınmamalı..

31 Mart seçimlerinde, Sayan’ın kaydıyla ortaya çıkan hile bize bunu söylüyor.

FETÖ’ye acınan acınacak duruma düşer.

Zira onların Allah korkusu yok, kuldan utanmaları yok.

Her kılığa bürünüyor ve her surette görünüyorlar.

Hala mı, diyeceksiniz?

Maalesef, Sayan’ın da tespit ettiği gibi hala tezgah peşindeler.

Artık kamuda da çok ciddi yeni bir araştırmaya ihtiyaç vardır..

Milli Eğitimden, Üniversitelere..

FETÖ’ye karışmanın masumiyeti yoktur.

Çünkü bu güruh içine giren, yamanan herkesin bir hesabının olduğu ortada.

Yetkilileri milli irade adına uyarıyoruz..

31 Mart seçimlerinden ders çıkarılmalıdır..

Milli iradeye kast edenlere fırsat verilmemeli, tutanak facialarına yol açanlar adalet önüne çıkarılmalıdır.

Yazmayı sürdüreceğiz..

FETÖ ile mücadele milli bir mücadeledir.

Vurgumuz budur.