ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Tavlaşoğlu projelerini paylaştı
Tavlaşoğlu projelerini paylaştı
Tekin: ‘Öğretmenlerin önerileri çok önemli’
Tekin: ‘Öğretmenlerin önerileri çok önemli’
İspir’de feci kaza: 1 ölü
İspir’de feci kaza: 1 ölü
Seçim güvenliği masaya yatırıldı
Seçim güvenliği masaya yatırıldı
AK Parti Oltu’da iftarda buluştu
AK Parti Oltu’da iftarda buluştu

Kadir Sabuncuoğlu

Definecileri Dolandıranların Öyküsü
15 Ekim 2016 Cumartesi

Erzurum'da 'Organik Nazmi'yi ya da Nazmi Ilıcalı'yı tanımayan yoktur.

Yaklaşık 40 yıldan bu yana organik tarımla, hayvancılıkla uğraşır.

Neyse şimdi konumuz, organik tarım ya da hayvancılık değil.

Nazmi Ilıcalı'nın anlattıklarıyla ilgili.

Ilıca'da Karasu'nun kenarında Organik Nazmi'nin tarlaları var.

Son zamanlarda define arayıcıları, tarlanın yanındaki tarihi Karaz Köprüsüne dadanmış.

Defineciler, geceleri haritalara bakarak son sistem cihazlarla, her taşın altını kontrol ediyorlar.

Sonra da kazıcılarla derin çukurlar açıyorlar.

Bir cenaze töreni sırasında şehir yöneticilerine bu konuyu anlatmış.

Aldığı 'Ben ne yapabilirim?' yatını karşısında şaşkına dönmüş Ilıcalı.

 

BAHA- GÜZİN İKİLİSİNİN TANIŞTIRDIĞI YAZAR

Güzel bir atasözümüz var: Dertli söylegen olur.

Nazmi Ilıcalı da definecilerin  yaptıklarını Horasan eski Belediye Başkanı Dursun Şen'e aktarır.

Aynı heyecanı duyan ve bundan rahatsızlık duyan Dursun Başkan telefon açtı:

- Haydi gidelim o vicdansızların tarihi esere verdiği tahribatı yerinde görelim, deyince biz de olaya dahil olduk.

Köprüye doğru yol alırken Nazmi Ilıcalı, 30 yıl kadar önce yaşadığı bir olayı anlattı:

Nazmi Hoca, Pancar Kooperatif Başkanı olarak İstanbul'a ortak  oldukları Pancar Motor'un genel kuruluna gider.

O toplantıda o dönemin sanatçıları arasında yer alan karı- koca 'Baha- Güzin Boduroğlu' çifti ile karşılaşır.

'Gençlik başımda duman' şarkısı ile ünlenen Baha- Güzin ikilisi, Ilıcalı'ya şöyle der:

- Senle tanıştırmak istediğimiz bir tarihçi yazar var. Erzurum'un tarihini yazacak. Ona yardımcı olur musun?

Ilıcalı da Baha'ya yardımcı olacağı sözünü verir.

Bunun üzerine soyadı '...yan' ile biten bir tarihçi ile tanıştırılır.

Anadolu'daki yaşamı araştırdığını anlatan Türk vatandaşı yazar, 10-15 gün sonra bir otomobille Erzurum'a gelir ve Ilıcalı'yı bulur.

Birlikte Erzurum'un köylerinden bazılarını dolaşırlar.

Köylerde yaşlılar ile sohbet edilir.

Yazar köylerle ilgili notlar, bilgiler alır ve sonra da İstanbul'a döner.

 

DEFİNE BULMA HAYALİ İLE YAŞAYAN KÖYLÜ

Aradan birkaç yıl geçer.

Nazmi Ilıcalı, otobüs ile İstanbul'a giderken, önceden tanıdığı bir köylü ile karşılaşır.

İstanbul'a inince ısrar üzerine, Nazmi Ilıcalı köylü ile birlikte bir taksiye biner ve Kapalıçarşı'ya giderler.

Kuyumcu dükkanına girince köylü sakladığı sırrı açıklar:

- İşte altınları getirdim, define yerini gösteren haritayı ver, der.

Kuyumcu ise, "Siz oturun bir çay için ben gidip getireyim haritayı" karşılığını verince Ilıcalı devreye girer:

- Hayır biz de gelelim.

Bunun üzerine kuyumcu, Nazmi Ilıcalı ve köylü ile birlikte haritayı almaya giderler.

 

DEFİNE HARİTALARINI SATAN SÖZDE YAZAR

Ilıcalı, haritayı almaya gittiklerinde, Baha ile Güzin'in tanıştırdığı ve Erzurum'a gelen sözde tarihçi yazarı karşısında bulur.

İkisi sarılır öpüşür, bu duruma kuyumcu gibi yanındaki köylü de şaşırır.

Sözde yazar, meğerse haritaları Kapalıçarşı'daki kuyumcu aracılığı ile pazarlayandır.

Dolandırıcılık olayını hemen fark eden Nazmi Ilıcalı, tepki gösterir:

- Yahu ayıp ediyorsun. Demek ki köyleri gelip gördün. Ağaç, dere, okul gibi sabit yerlerin krokisini çıkardın.  Sonra da bunu define bulma hayali ile yaşayanlara altın karşılığı satıyorsun.

Köylü, Ilıcalı'nın harita işini bozan konuşmasından dolayı rahatsız olmuştur.

- Sen karışma bizim işimize. İşte altınlar, verin o haritayı.

Köylü öylesine inanmıştır ki, defineyi bulacağına, mendilinde getirdiği tüm altını vermeye hazırdır.

Nazmi Ilıcalı ile sözde yazar, güçlükle köylüyü bu işten vaz geçirirler.

Sonunda köylü, altınlarla birlikte köyüne döner, Ilıcalı da rahat bir nefes alır.

Nazmi Ilıcalı, anlattığı olayı köprünün çevresinin kazılma olayına getirdi ve şöyle dedi:

-Yok mu tarihi eserleri ortadan kaldıranlara 'dur' diyecek biri?

 

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Oyunun Müzakeresi
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Ölülerin arkasından konuşmak ahmaklıktır!
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva