ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Emniyetten gerçeği aratmayan tatbikat
Emniyetten gerçeği aratmayan tatbikat
Karagöbek yolunda trafik kazası: 4 yaralı
Karagöbek yolunda trafik kazası: 4 yaralı
ASHM’den Şehitlerin Aziz Hatıralarına vefa projesi
ASHM’den Şehitlerin Aziz Hatıralarına vefa projesi
İrfan Meclisi’nde turizm ele alındı
İrfan Meclisi’nde turizm ele alındı
Şehit yakınları ve gaziler iftarda buluştu
Şehit yakınları ve gaziler iftarda buluştu

Yavuz Öztürkler

Çevreye Dair Bir Antrparantez
26 Ocak 2022 Çarşamba

Korona pandemisi ile birlikte plastikle kirletilen Dünya’mızda “Tebdili mekanda ferahlık vardır” diyerek bazen yaşamın girift ve bunaltıcı ortamından bir süreliğine çıkıp kendinizi doğanın müşfik ve ferahlatıcı kollarına atmak istersiniz… İstersiniz istemesine peki bunu başarabilir misiniz?

Yaşadığınız bazı ortamlarda olduğu gibi, orada da nefesinizi daraltacak ve oksijeninizi azaltacak bir şeyler bulursunuz …  

Ben de yoğun gündeme rağmen çevre bağlamında bir “Antrparantez” yaparak çevre kirliliğinin önemli konularından biri olan çöp atma alışkanlığı” ile ilgi olarak biraz içimi dökeyim dedim.

Geçen yıl,  Akdeniz bölgemizin güzel bir ilinin şirin bir ilçesinin sahilinde gezerken sahilin birçok açıdan güzelleştirilmeye çalışıldığını gözlemledim. Hayvanlara barınak, yem ve su duraklarından tutun, engellilerin yaşamını kolaylaştıracak bir çok uygulamadan, spor tesislerine kadar çeşitli imkanların  sunulmaya çalışıldığını gördüm. Ancak diğer taraftan tüm uyarı ve önlemlere rağmen sahile fırlatılan birçok şişe, ambalaj ve zararlı çöpler özenle harcanan emeklere bir hakaret gibiydi…

Yine Ardahan ilimize bağlı Çıldır ilçemizin Akçakale adasında, ailece dostlarımızla yaptığımız bir piknikte gördüğümüz eşsiz ve güzel manzaralar büyüleyici idi. Öte yandan kamusal olanaklarla güzelleştirilmeye çalışılan adada birçok çöp konteynerine ve uyarı yazılarına rağmen, bazı evsel atıklarla oluşturulan çirkinlikler üzücüydü (Dayanamadım bazılarının fotoğrafını çekerek bu yazıma ekledim.). Kuşkusuz hepimizin gözlemlerinden de bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.

Oysa kültürümüzde suya pis şeylerin akıtılması, hane dışına su dökülmesi, suların aktığı yerlere tükürülmesi ve hayvanlara eziyet çektirilmesi gibi doğaya zarar veren eylemlerin cezasız kalmayacağı mit ve inancı yerleşiktir. Biz insan, doğa ve çevreye saygılı bir milletiz.

Peki doğada ve çevremizde çok fazla yaşadığımız bu empati yoksunluğu ve duyarsızlığın nedeni nedir? Bunun için fazla eğitime gerek var mıdır?  Bir insanda zaten kendisini başkasının yerine koyabilme refleksi veya içgüdüsü yok muydu? Bazı şeyleri doğuştan veya yaşam içerisinde otomatik olarak öğreniyoruz ya, “Çöp atmama veya empati” de onlardan biri olamaz mıydı? Bu soruların etkisiyle küçük bir araştırma yapınca yalnız olmadığımı anladım, bu soruların birçok insan tarafından sorulduğunu ve uzmanlar tarafından araştırılarak yorumlandığını gördüm.

Bazı örnekler vermek gerekirse… Yere neden çöp atıyoruz ve tükürüyoruz? Yada dünyada her yıl 4.5 trilyon izmarit neden yere atılıyor? Piknik yaptığımız yerlere ve ormanlara neden çöp bırakılıyor? Çöp (Son zamanlarda  maske.)  atma alışkanlığından neden bir türlü vazgeçilmiyor?... İstersek başarabiliriz pekala, kapalı mekanlarda sigara içme alışkanlığından vazgeçtiğimiz (?) gibi…

Yine küçük bir araştırma yapınca, gördüm ki bu çok derin ve geniş bir husus. Daha ziyade, Devletimizin uzman kişilerle ele alması gereken bir mesele…

Mesele derin ve geniş olsa da ortaya çıkan görüntünün en önemli nedenlerinden birinin, en azından bazılarımızda ki “Yakıcı bir vurdumduymazlık ve empati yoksunluğu” olduğu sonucuna varılabilir. Ortak bir çevrede yaşamak zorunda olduğumuz bazı insanlar fiziksel ve ruhsal hayatımızda kötü izler bırakarak (Gürültü kirliliği de buna dahildir.) hayatımızı çekilmez hale getirebilmektedirler.  

Bu mesele bir sayfalık bir yazı ile ortaya konulamayacağından yazımı burada kesiyor ve kardeş ülkemiz Azerbaycan’da bir piknik yerinin girişinde okuduğum veciz bir söz ile bitirmek istiyorum:

“Çalışın burada deyil, heyatta iz koyun!!!”…

Sağlıklı günler dileği ile…

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Riskin Güveni
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Ölülerin arkasından konuşmak ahmaklıktır!
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva