ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Güler: ‘Varlığımızın en büyük teminatı TSK’dır’
Güler: ‘Varlığımızın en büyük teminatı TSK’dır’
Tekin’den sistem eleştirisine tepki
Tekin’den sistem eleştirisine tepki
 'Filistinli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayacağız'
 'Filistinli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayacağız'
'Rantsal dönüşüm yapanın Allah cezasını versin'
'Rantsal dönüşüm yapanın Allah cezasını versin'
Bahçeli: Dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum
Bahçeli: Dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum

Baki Gezmiş

‘Anlamlı Etkinlik’ Yanlışı ya da Güzel Türkçemiz
8 Ocak 2022 Cumartesi

Biz, ‘Gel otur’la, ‘Geç otur’un farkını bilen bir milletiz.

Kelimeler önemlidir bizim için.

Güzel Türkçemiz’in gereğidir bu dikkat ve emsalsiz hassasiyet..

Onlardan mana çıkarırız.

Her kelimenin bir hikayesi ve sebebi vardır da ondan.

Millet olarak hareketlerimize olduğu gibi kelimelere de özel manalar yükleriz.

Bizi tarif eden vurgu budur.

Hani sözden söz çıkarmak deriz ya..

Cümlelerin yalnız manasına değil, söylenişindeki eda, vurgu ve mimikten de mana çıkarırız biz.

Türkçe nezaketidir bu..

Türkçe terbiye..

Şimdi..

Son zamanlarda..

Birkaç yıldan beri haber dilinde birkaç yanlışı tekrar edip duruyoruz.

Özellikle de bunu kurumlar ya da şahıslar adına açıklamalar yapanlar, mesajları kaydedenler yapıyor..

Bunlardan birisi ve belki de en önemlilerinden birisi ‘anlamlı etkinlik’

Herhangi bir teşekkülün yaptığı faaliyeti biraz özelleştirme, biraz da güzelleştirmek niyetiyle ‘anlamlı’ sözcüğü kullanılıyor.

Amma..

Bu kelimeyi kullanırken, o kurumun diğer faaliyetlerden bazısı veya çoğunluğunun da ‘anlamsız’ olduğu sonucu çıkıyor.

Dil mantığı bunu söylüyor..

Yani anlamlı etkinliğiniz varsa, anlamsızınız da vardır, demek bu.

Kelimenin başına ya ‘özel’ kelimesini ekleyeceksiniz, ya da kullanmayacaksınız.

Türkçemizi zayi etmeyeceksiniz..

Her haberinizin ya da mesajınızın genç nesillerin zihnine yerleşeceği ve bir yanlışın ‘galat’ şeklinde nesilden nesle geçme tehlikesinin olduğunu bileceksiniz.

Öyle serbest alan değil bu.

Kafamıza göre kelime ya da vurgu icat etmek yok..

Zira Türkçe bizim, zira Türkçe hepimizin.

Bir diğer yanlış ‘kınama’ sözcüğünün kullanımında yapılıyor.

Okurlarımız hatırlayacaktır bu hatırlatmayı yıllar önce de yapmıştık.

Kınamak, ‘Bir toplumsal kümede yaptırıma bağlanmış davranış ölçülerine aykırı düşen davranışlar karşısında kümece takınılan olumsuz yönde eleştirici ya da suçlayıcı tutum.’

Telin etmek, ya da lanetlemek ise tepki verilen olay ve müsebbiplerinin Allah’ın merhametinden uzak kalması niyazıdır.

Dikkat ediyorsunuzdur mutlaka..

Hainler bir güvenlik görevlimizi ya da bir masumu katlediyor, ya da toplumsal nefreti mucip bir olayı tezgahlıyorsa, tepkilerin çoğunda ‘kınama’ kelimesi kullanılıyor..

Bazen de toplumsal değerlere saldıranlara karşı duranlar ‘kınamak’ sözcüğünü sarf ediyor.

Net açılımı şu bunun: ‘Sen, ya da siz bunu yapıyorsunuz ama bir daha yapmayın’

‘Katliam yaptınız ama bir daha yapmayın lütfen’ gibi..

Böyle bir şey olabilir mi?

Terör kınanır mı?

Cinayet kınanır mı?

Katliam kınanır mı?

Elbette hayır..

Lanetlenir, telin edilir..

Neti bu.

Kınama kibarlığı, ya da kibarcılığı neyin nesidir?

Diplomat ağzıyla kınıyorum kelimesini kullanmak, aynı zamanda çekimserlik manasına da gelir.

Türk nettir, Türkçe nettir..

Hain, katil, saldırgan kınanmaz, lanetlenir.

O kadar.

Lüzumsuz kibarlık değerlerimizi ve hassasiyetimizi incitir.

Güzel Türkçemizi katleder.

Lütfen dikkat, lütfen hassasiyet, lütfen…

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Ömer 10 Mart 2022 Perşembe  18:32

Güzel bir yazı olmuş dersem olmaz . Güzel bir makale olmuş demem gerekir . Ne yazık ki Türkçeyi mahvettiler ya uydurukça doldu ya da yabancı kelime . Okulda hocası sözcük demiş öğrenci ( eskiden talebe idi) hocam sözün küçüğü mü anlamadım . Yok demiş kocası kelime . Aman hocam çok şükür anlaştık niye kelime demediniz . Yarı şaka da olsa şu Türkçemin hali böyle . Yeni moda yaptırım sözcüğü pardon kelimesi ne kadar zorlama eğreti duruyor uyduruk olduğu belli . Yaptırım ne demek ambargo , karşılığı tamam yabancı kelime müeyyide var bunu niye kullanmıyoruz . Ona da Arapça derler . Desinler uydurukçadan iyidir .

Yorumu oyla      0      0  
Vahdet Nanafiz Aksu 16 Ocak 2022 Pazar  15:19

Harika bir yazı. ??????

Yorumu oyla      0      0  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
"Devlet Adamı” olmanın somut örneği: Vali Mustafa Çiftçi
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Riskin Güveni
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Cumhurbaşkanımıza Minnettarız
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Alan Var Alamayan Var ve Ayıp Hassasiyeti
Kadir Sabuncuoğlu
Kadir Sabuncuoğlu
‘Muhalif’
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Ölülerin arkasından konuşmak ahmaklıktır!
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’da Belediyelerin Önceliği Ne Olmalı?

a.Kentsel Dönüşüm
b.Kent içi Ulaşım
c.Altyapı
d.Sosyal Belediyecilik
e.Kültür, Turizm ve Sanat
f.Sosyal Katılımcılık
g.Mahalle Kültürüne dönüş


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva